Logo
Bu sayfayı yazdır

بسم الله الرحمن الرحيم

Yahudi Varlığı Savaş Uçaklarının Bazı Rejimlerin Hava Sahasını Kullanarak İran’ı Bombalaması ve Ardından Bu Rejimlerin Tek Bir Kurşununa Bile Maruz Kalmadan Güvenli Bir Şekilde Üslerine Geri Dönmesi, Gerçekten Büyük Bir Utançtır!

Trump, sosyal medya hesabı Truth Social’dan yaptığı paylaşımında, “İran ve İsrail bir anlaşma yapmalı ve yapacaklar da, tıpkı Hindistan ve Pakistan’ı anlaşmaya vardırdığım gibi.” ifadelerini kullandı. Trump, ayrıca paylaşımında “Aynı şekilde, İsrail ve İran arasında da yakında barış olacak. Şu anda birçok görüşme ve toplantı yapılıyor.” ifadelerine yer verdi. (15.06.2025 Sky news) Yahudi varlığı ordu sözcüsü, pazar günü X platformu üzerinden yaptığı paylaşımında, “İran’da nükleer askeri silah üretim tesislerinde bulunan tüm sivil ve askeri personele yönelik acil tahliye çağrısında bulundu... Yahudi varlığı ordu sözcüsü AvichayAdraee, İsfahan’daki nükleer tesisi vurduklarını, buna karşılık olarak İran’ın, pazar günü şafak vakti itibariyle İsrail’e yönelik yeni füze saldırıları başlattığını, saldırılarda ölenlerin ve onlarca yaralananların olduğunu, ayrıca evler ve binalarda büyük hasar meydana geldiğini, buna karşılık Tahran’ın da İsrail’in saldırılarına maruz kaldığını belirtti. (15.06.2025 El Cezire)

Yahudi varlığı, 14 Haziran 2025 Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ülkeye düzenlediği hava saldırılarında İran’ın nükleer programında çalışan 9 bilim insanı ve uzmanın öldürüldüğünü duyurdu. Böylece bu açıklamayla birlikte daha önce duyurulan ölü sayısı da yükselmiş oldu. İran’ın yarı resmi haber ajansı Tasnim tarafından da doğrulanan açıklamada orduya göre, cuma günü düzenlenen saldırılarda mekanik, fizik ve malzeme mühendisliği alanlarında uzman olan Ali Bekvi Kerimi, Mansur Askeri ve Said Burci hayatını kaybetti. Yahudi varlığı, 13 Haziran 2025 Cuma günü sabah saatlerinde İran’a yönelik eşi benzeri görülmemiş bir saldırı başlatarak, İran’ın nükleer programının kalbini ve üst düzey askeri komutanları hedef aldı. Öte yandan İran, Cuma akşamı saldırılara misilleme olarak İsrail’e yüzlerce füze fırlattığını duyurdu.” (14.06.2025 CNN)

Yahudi varlığının saldırısının hemen ardından, ABD Başkanı Donald Trump 13 Haziran 2025 Cuma günü yaptığı açıklamada, “İsrail’in İran’a yönelik saldırısı mükemmel” ifadelerini kullandı ve İran’ı nükleer programı konusunda bir anlaşma yapmaya çağırdı. Öte yandan Trump, ABC televizyonunun “ABD’nin saldırılara dahil olup olmadığı sorusuna ise “Bu konuda yorum yapmak istemiyorum” yanıtını verdi. Trump, Truth Social platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “İran, geriye hiçbir şey kalmadan önce bir anlaşma yapmalı ve bir zamanlar İran İmparatorluğu olarak bilinen şeyi kurtarmalıdır,” görüşünü paylaştı. Trump, ABD’nin en gelişmiş ve ölümcül silahları ürettiğini, İsrail’in bunların çoğuna sahip olduğunu ve kullandığını İran’a ilettiğini kaydetti. Trump, “İki ay önce İran’a ‘anlaşma yapması’ için 60 günlük bir ültimatom vermiştim. Bunu yapmalıydılar. Bugün 61. gün. Onlara ne yapmaları gerektiğini söyledim ama bir türlü yapamadılar. Şimdi belki de ikinci bir şansları var” dedi. (13.06.2025 El Cezire)

Bu olaylar dikkatle incelendiğinde şu sonuçlar ortaya çıkmaktadır:

1- Yahudi varlığının İran’a yönelik saldırıyı, ancak ve ancak Donald Trump yönetimindeki Amerika’nın teşvikiyle gerçekleştirdiği apaçık ortadadır. Nitekim Trump’ın açıklamaları da bu durumu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde doğrulamaktadır... Zaten bu, bilinen ve beklenen bir şeydir. Çünkü Yahudilerin tek başına ayakta duracak ne gücü ne de cesareti vardır; onlar savaşçı bir millet değildir! Kaviyy ve Azîz olan Allah doğru söylemiştir:

لَنْ يَضُرُّوكُمْ إِلَّا أَذًى وَإِنْ يُقَاتِلُوكُمْ يُوَلُّوكُمُ الْأَدْبَارَ ثُمَّ لَا يُنْصَرُونَ * ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ أَيْنَ مَا ثُقِفُوا إِلَّا بِحَبْلٍ مِنَ اللهِ وَحَبْلٍ مِنَ النَّاسِ وَبَاءُوا بِغَضَبٍ مِنَ اللهِ وَضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الْمَسْكَنَةُ “Onlar size eziyetten başka bir zarar veremezler. Eğer sizinle savaşmaya kalkışsalar, size arkalarını dönüp kaçarlar. Sonra onlara yardım da edilmez. Nerede bulunsalar Allah’ın ve inanan insanların himayesinde olanlar müstesna onlara alçaklık damgası vurulmuştur.” [Ali İmran 111-112] İşte böyle. Onlar, ilk çağlardan beri peygamberlerinin döneminden sonra Allah’ın ipini kesmişlerdir... Onların bu karakteri modern çağda da hiç değişmemiştir. Zira Birinci Dünya Savaşı’ndan itibaren İngilizlerin kanatları altına girmişler. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından ise efendi değiştirerek soluğu Amerika’nın kucağında almışlardır... Bugüne kadar girdikleri tüm savaşlar bu gerçeği dile getirmektedir. Zira bu savaşlar hep insanların ipiyle gerçekleşmiştir... Aklı olan veya hazır bulunup kulak veren kimseler, Trump’ın yukarıdaki açıklamalarından, İran’a yönelik saldırılarında Yahudilere destek verdiğini rahatlıkla anlayabilirler.

2- Ancak bundan daha büyük ve daha vahim olan ise, Yahudi varlığına ait savaş uçakların, Yahudi varlığına komşu Müslüman ülkelerin hava sahasını kullanarak İran’da yıkıma ve can kaybına yol açması ve ardından herhangi bir engelle karşılaşmadan işgal altındaki topraklara güvenli bir şekilde geri dönmesidir. Ne Şam diyarındaki, ne Irak’taki, ne Mısır’daki, ne de Türkiye’deki o gafil yöneticilerden tek bir tanesi bile bu uçaklara bir kurşun sıkma onurunu göstermemiştir! İşte böylece, saldırılarını güvenli bir şekilde gerçekleştirdiler; gidişleri de güvenliydi, dönüşleri de... Müslüman ülkelerdeki yöneticiler ise, olan biteni kılını bile kıpırdatmadan seyrettiler. Sessizliklerinin ne büyük bir cürüm olduğunu ve bu suçun hesabının ne kadar ağır olacağını ya unuttular ya da bilerek unutmuş numarası yaptılar!

سَيُصِيبُ الَّذِينَ أَجْرَمُوا صَغَارٌ عِنْدَ اللهِ وَعَذَابٌ شَدِيدٌ بِمَا كَانُوا يَمْكُرُونَ “Suç işleyenlere, yapmakta oldukları hilelere karşılık Allah tarafından aşağılık ve çetin bir azap erişecektir.” [Enam 124] Şüphesiz, Yahudi varlığı uçaklarının ajan yöneticilerin hava sahasını kullanarak saldırılar gerçekleştirmesi ve bu yöneticilerden hiçbirinin engellemesiyle karşılaşmadan üslerine geri dönmesi, gerçekten büyük bir utançtır!

3- Ayrıca, aklıselim sahibi herkes, Yahudilere karşı en iyi savunma yönteminin saldırı olduğunu bilir. Yahudiler, uzun zamandan beri ve özellikle de son günlerde İran’ı vurmakla tehdit ediyorlardı. Hatta Trump, Yahudi varlığının İran’daki nükleer tesislere saldırı düzenleyeceğini yalnızca ima etmekle kalmamış, açıkça bunu dile getirmiştir. Buna rağmen İran, İran’ı savunmak ve Amerika’dan ve Yahudilerden gelen o tehditlerden sakınmak için Yahudilere karşı herhangi bir önleyici saldırıda bulunmamıştır. İşte bu, gerçekten hayret verici bir durumdur! İran, tesisleri vuruluncaya ve bilim insanları öldürülünceye kadar sessiz kalmış, sonra karşılık vermeye başlamıştır... Tüm bu art arda yaşanan saldırılara rağmen Trump hala çıkıp, “İsrail ve İran arasında yakında barış olacak. Şu anda çok sayıda telefon görüşmesi ve toplantı yapılıyor’ diyebiliyor. (15.06.2025 Sky news) Biz, bu savaşın Yahudi varlığı ile herhangi bir barış anlaşmasına yol açmasına karşı uyarıda bulunuyoruz. Halbuki Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

فَإِمَّاتَثْقَفَنَّهُمْفِيالْحَرْبِفَشَرِّدْبِهِمْمَنْخَلْفَهُمْلَعَلَّهُمْيَذَّكَّرُونَ “Eğer onları savaşta yakalarsan, bunlar(a vereceğin ceza) ile arkalarındakileri de dağıt ki ibret alsınlar.” [Enfal 57]

4- Yürek burkan asıl mesele ise, özellikle Filistin topraklarını işgal eden Yahudi varlığının çevresinde bulunan Müslüman ülkelerdeki Ruveybida yöneticilerdir. Bu yöneticiler, Yahudilerin etrafındadırlar. O halde Yahudi varlığına ait savaş uçaklarının başlarının üstündeki hava sahasından geçip Müslüman beldelerini bombalamalarını ve ardından tek bir kurşun bile sıkılmadan emniyetli ve güvenli bir şekilde üslerine geri dönmelerini nasıl olur da görmezler? Bu yöneticiler, adeta tarafsız bir gözlemci gibi davranmakta, olup biteni sanki Müslüman ülkelerinde değil de uzak, alakasız bir coğrafyada yaşanıyormuş gibi izlemektedirler! Şüphesiz bu yöneticilerin düzeni yıkılmaya mahkûmdur; Ve bu durum onlar için hiç de şaşırtıcı değildir! Çünkü onlar, sömürgeci kâfir devletlerin, özellikle de Amerika’nın elinde birer kukladırlar; onların iki dudağının arasından çıkacak emre bakarlar... Ağababaları ne derse onu papağan gibi tekrar ederler, efendileri ne emrederse onu sorgusuz sualsiz yaparlar... Ataletlerini türlü türlü bahanelerle meşrulaştırmaya çalışıyorlar, sınırları mukaddes sayıyorlar! İster dünyanın en uzak köşesinde isterse en yakınında olsun Müslüman ülkelerin bir ve bütün olduğunu ya unutuyorlar ya da unutmuş gibi yapıyorlar! Müminlerin barışı da birdir, savaşı da. Müslüman oldukları sürece mezhep ayrımına gidilmesi doğru değildir. Zira Müslümanlar tek bir ümmettir:

إِنَّ هَذِهِ أُمَّتُكُمْ أُمَّةً وَاحِدَةً وَأَنَا رَبُّكُمْ فَاعْبُدُونِ “Şüphesiz bu, tek ümmet olarak sizin ümmetinizdir. Ben de Rabbinizim. Onun için sadece bana kulluk edin.” [Enbiya 92] O halde düşman uçakları, Müslüman ülkelerdeki yöneticilerin hava sahalarından geçerek başka bir İslam ülkesini bombalarken bu yöneticiler nasıl olur da sessiz kalabiliyor? İçlerinde en aklı başında olanı ise, düşman uçaklarının gidişini de gelişini de, sanki tarafsız biriymiş gibi, hatta belki de kalben Yahudilere daha yakın birisiymiş gibi pişkin pişkin izlemekle yetiniyor! Dahası, Trump’ın ağzından, Yahudi varlığının Amerika’nın ipiyle, onun tam desteği ve emriyle, onun silahıyla savaştığını imayla falan değil, açık açık duydukları halde içlerinden bir tanesi bile en azından Amerika ile ilişkileri kesme cesaretini gösterememektedir!

أَلَا سَاءَ مَا يَحْكُمُونَ “Ne kadar kötü hüküm veriyorlar!” [Ankebut 4]

5- Bütün bunlara rağmen, bu Ruveybida yöneticiler saltanatlarıyla birlikte yok olup gideceklerdir! Ve Allah’ın izniyle, dünyada adalet ve iyiliği yayacak olan Raşidi Hilafet, dünyanın bir numaralı devleti olarak geri dönecektir! Yahudilerle savaş ve işgallerinin ortadan kaldırılması da Allah’ın izniyle mutlaka vuku bulacaktır. Zira Müsned Ahmed’de Huzeyfe’den rivayetle es-Sâdiku’l-Masdûk (doğru ve doğrulanan) SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.” Aynı şekilde Buhari de, Abdullah bin Ömer’den (Allah her ikisinden de razı olsun) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ben, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i şöyle buyururken işittim:

تُقَاتِلُكُمُ الْيَهُودُ فَتُسَلَّطُونَ عَلَيْهِمْ “Yahudiler sizinle savaşacaktır! Fakat neticede siz onlara musallat kılınacaksınız!” Müslim ise bu hadisi İbn Ömer’den, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’den şu lafızla rivayet etmiştir:

لَتُقَاتِلُنَّ الْيَهُودَ فَلَتَقْتُلُنَّهُمْ “Yahudilerle savaşacaksınız ve onları alabildiğine öldüreceksiniz.” Sonra yeryüzü Güçlü, Aziz ve Hâkim olan Allah’ın zaferiyle aydınlanacaktır.

إِنَّ فِي ذَلِكَ لَذِكْرَى لِمَنْ كَانَ لَهُ قَلْبٌ أَوْ أَلْقَى السَّمْعَ وَهُوَ شَهِيدٌ “Şüphesiz ki bunda kalbi olan yahut hazır bulunup kulak veren kimseler için bir öğüt vardır.” [Kâf 37]

Sonuç olarak halkına asla yalan söylemeyen öncü olan Hizb-ut Tahrir, sizleri, kendisine destek olmaya, Raşidi Hilafeti yeniden kurmak, İslam’ı ve Müslümanları yüceltmek, küfrü ve kâfirleri zelil kılmak için kendisiyle birlikte çalışmaya çağırıyor. İşte bu, büyük kurtuluştur.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ * بِنَصْرِ اللَّهِ يَنْصُرُ مَنْ يَشَاءُ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ “O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” [Rum 4-6]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
 


H. 20 Zilhicce 1446
M.  Pazartesi, 16 Haziran 2025

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.