Ayn El Hilve kampındaki savaşan tüm taraflara iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmak için Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti, 10 Eylül Pazar günü Sayda şehrinin Necme Meydanı’nda gösteri çağrısında bulundu. Sayda şehri de Ayn el-Hilve kampında meydana gelen yaralanmalar, ölümler ve eziyetlerden etkilenmiş, kamu hayatı kesintiye uğramış, insanların hareketi felç olmuştur. Gösteride, kamp halkının ve Sayda şehri halkının kanının durdurulması için bir çağrıda bulunulması amaçlanıyordu. Hakkın sesinden korkanlar, iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmaktan çekinenler, Fetih hareketi içindeki Dayton otoritesinin sözcülerinden biri ve “Özgür Sayda Gençliği” adlı bazı grupları aracılığıyla aynı yerde karşı eylem propagandası yapmaya başladılar. Bu, onların korkularından ve bizim konumumuzun, kampın sistematik olarak yok edilmesini reddeden Ayn el-Hilve ve Sayda kampındaki tüm halkın tutumu olduğuna dair bilgilerinden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden parti gösterisini iptal etti. Çünkü kardeş kavgasını yasaklayan Hizb-ut Tahrir, kaos ve kargaşanın doğrudan Sayda şehrinin meydanlarına, halkına ve mahallesine yayılmasına izin veremezdi. Sayda şehri Filistin halkı ve kampları için her zaman bir kuluçka merkezi olmuştur.

Ayn el Hilve kampındaki halkımıza diyoruz ki:

Birincisi: Bugün sizin başınıza gelen şey, Şam’daki Yermuk kampındaki kardeşlerinizin başına gelen sistematik yıkımın aynısıdır. Yıkım, Yahudi varlığına ve onu koruyan rejimlere en ufak bir tehdit teşkil eden her türlü askeri duruma son verilmesi anlamına geliyor! Böylece özellikle kıta sahanlığı ve kara sınırlarının çizilmesinden bu yana Lübnan’ın normalleşme rayına girmesinin ardından Yahudi varlığı ile normalleşme sürecine devam edilecektir.

İkincisi: Size dürüstçe ve içtenlikle tavsiyelerde bulunuyoruz. Olayların gidişatı ve tekrarı nedeniyle özellikle son iki çatışmada yaşananların özenle hazırlanmış bir komplo olduğunun farkındasınız. Günahkâr planlar ve projelerin hayata geçirilmesinde kimsenin aparatı olmayın, aksine kötü niyetli komploları tuz buz eden bir kaya gibi olun.

Üçüncüsü: Bu saçmalığı durdurmak için savaşan tüm taraflara engel olun. Ayn el Hilve ve diğer kamplardaki çocuklarınızın provokasyon ve katliam çağrılarına yanıt vermelerini engelleyin. Bu komplo savaşında silaha sarılan tüm tarafların yüzüne, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in

مَنْ حَمَلَ عَلَيْنَا السِّلَاحَ فَلَيْسَ مِنَّا “Kim bize karşı silaha sarılırsa bizden değildir” hadisini haykırın.

Dördüncüsü: Bilin ki, Rabbiniz katında ve O’nun muhlis kulları katında sizin kanınız temizdir, ama bozguncular ve ikiyüzlüler katında ucuzdur. Kanınızın bu şekilde ve bu uğurda akıtılması caiz değildir. Hadis-i şerifte İbn Ömer şöyle demiştir: Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem bir gün tavaf esnasında Kâbe’ye yönelerek şöyle buyurdu:

مَاأَطْيَبَكِوَأَطْيَبَرِيحَكِ،مَاأَعْظَمَكِوَأَعْظَمَحُرْمَتَكِ،وَالَّذِينَفْسُمُحَمَّدٍبِيَدِهِ،لَحُرْمَةُالْمُؤْمِنِأَعْظَمُعِنْدَاللهِحُرْمَةًمِنْكِ،مَالِهِ،وَدَمِهِ،وَأَنْنَظُنَّبِهِإِلَّاخَيْراً“Sen ne güzelsin ve senin kokun ne güzel! Sen ne büyüksün ve senin kudsiyetin ne büyük! Ancak, Muhammed’in canı (kudret) elinde olan (Allah)’a yemin ederim ki, müminin kudsiyeti (ve saygınlığı) Allah katında senin kudsiyetinden daha yüksektir; malı da canı da hürmete layıktır, mümin hakkında ancak biz hüsnü zan besleriz.” ^{[İbn Mace]}

Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti, her yerde olduğu gibi Allah’ın izniyle iyiliği emredip kötülükten sakındırmaya devam edecektir. Çünkü Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

وَالْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ“Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar.” ^{[Tevbe 71]} Durumları aşağıdaki kimselere benzeyenlerin hoşnut olup olmadıklarına aldırış etmez.

الْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ بَعْضُهُم مِّن بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِالْمُنكَرِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمَعْرُوفِ“Münafık erkekler ve münafık kadınlar birbirlerindendir (birbirlerinin benzeridir). Kötülüğü emredip iyiliği yasaklarlar.” ^{[Tevbe 67]} Sonunda Allah Azze ve Celle, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinde kurtuluş ve zafer nasip edecektir.

فَعَسَى اللهُ أَن يَأْتِيَ بِالْفَتْحِ أَوْ أَمْرٍ مِّنْ عِندِهِ فَيُصْبِحُوا عَلَى مَا أَسَرُّوا فِي أَنفُسِهِمْ نَادِمِينَ“Olur ki Allah, yakın bir fetih veya katından bir emir getirir de onlar içlerinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olurlar.” ^{[Maide 52]}