Popülaritesinin gerilemesi nedeniyle İmran Han, insanların İslami duygularını okşamak için 9 Nisan 2019’da yaptığı açıklamada, “Ahlaki yönden iflas etmiş olan İsrailli ve Hindistanlı liderler, uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne rağmen işgal atındaki Batı Şeria ve Keşmir’i ilhak edeceklerini söylediler. Bu liderler seçimleri kazanmak için bu kadar ileri gidebilecekler mi?” dedi. Ümmetin bilinçli olduğu bir çağda böylesi kem sözler sahibine aittir. Mevcut yöneticilerin tembelliği ve ihmalkârlığı nedeniyle Yahudi varlığı ve Hint devleti “ahlaki olarak iflas” etmiştir. Müslüman silahlı kuvvetlerin seferber edilmemesinin tazminatı retorikler olamaz. İşgal altındaki Keşmir ve Mescidi Aksa’nın kurtuluşu, silahlı kuvvetlerdir. Sürekli Uluslararası Hukuk ve Birleşmiş Milletler’den bahsedilmesi ise çok daha tehlikelidir. Zira bu, ümmetin işlerinin sorunların nedeni olan sömürgecilere havale edilmesi anlamına gelir.

Ey Pakistan Müslümanları özellikle de silahlı kuvvetleri!

Mevcut yöneticiler bizden değiller, biz de onlardan değiliz, bu yüzden onlara umut bağlayarak küçük düşürülmemize izin vermeyin. Onların kaygıları, bizim kaygılarımız, arzuları da bizim arzularımız değildir. Her ne kadar böyle olduğunu iddia etseler de. Önerdikleri çözümler, yaşadığımız sorunların gerçek nedenidir. Bu yöneticilerden uzak durmanın ve derdimize gerçek derman bulmanın zamanı gelmiştir. İslam, BM ve Uluslararası Hukuk gibi kurumlar aracılığıyla işlerimizin kâfirlere havale edilmesini yasaklar. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَلَنْ يَجْعَلَ اللَّهُ لِلْكَافِرِينَ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ سَبِيلًا“Allah kafirler için müminler üzerinde bir yol kılmayacaktır.” ^{[Nisa 141]} İşlerimizin kâfirlere havale edilmesi çağrısını aşağılayıp kınamalıyız. İslam, Müslümanlardan kalkanları olan Hilafetin yeniden kurulmasını talep eder. Hilafet, İslam ile yönetecek ve Müslüman toprakları Yahudi varlığı ve Hint devletinin acımasız işgallerinden kurtarmak için ümmetin milyonlarca askerini seferber edecektir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ“Gerçekten de, İmam bir kalkandır. Onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.” ^[Müslim]

Ey Müslümanlar!

Hilafet, kalkanımızdır, dolayısıyla onu yeniden kurmak, uzun süredir yaşanan hataları düzeltmek ve Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın rızasına nail olmak için çalışalım.