2 Aralık 2020’de Afgan hükümeti ve Taliban’ın müzakere kuralları üzerinde anlaştıkları açıklandı. ABD’nin Afganistan Özel Elçisi bu açıklamayı “önemli bir kilometre taşı”olarak niteledi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada, “Bu, Afganistan içi müzakerelerin başarılı bir şekilde sonuçlanmasına katkıda bulunan önemli bir gelişmedir. Pakistan, barışçıl, istikrarlı ve müreffeh bir Afganistan’ın önünü açacak kapsayıcı, geniş tabanlı ve kapsamlı bir siyasi çözümle sonuçlanacak Afganistan içi müzakereleri desteklemeye devam edecektir.”ifadelerini kullandı.

ABD ile Afgan Taliban arasında 29 Şubat 2020’de varılan anlaşmaya göre, Amerikan kuklası Afgan rejimi ile Afganistan içi diyaloğun, kapsamlı bir ateşkesi ve siyasi kurulumu belirlemek için 10 Mart 2020’de başlaması planlanmıştı. Ancak son aylarda ilerlemeler sekteye uğramış, Taliban’ın korkak ve moralsiz ABD askerlerinin kaburgalarını parçalayacak tam teşekküllü savaşa geri dönme tehlikesi artmıştı. Afganistan içi diyalog, Washington için çok önemlidir, çünkü bu, bazı kozmetik İslami reformlarla Taliban’ı laik Afgan anayasası sistemi içinde tuzağa düşürmenin bir yoludur. ABD, yurtdışındaki çıkarlarını güvence altına almak için ajanlarının kullanımını artırıyor, çünkü gittikçe zayıflıyor. Bu nedenle ABD, Pakistan’ın siyasi ve askeri liderliğini Taliban’ı laiklik tuzağına düşürmek için görevlendirdi. Amerikan düzeni, birkaç askeri üste konuşlanmış 2500 ila 4000 arasında sınırlı bir askeri güçle ABD çıkarlarını güvence altına alacaktır.

Amerikan talimatıyla Bajwa-İmran rejimi, ABD’nin bölgesel hedeflerini gerçekleştirmek için elinden geleni yapıyor. Aralık ayındaki anlaşmanın yolunu yapmak için ABD’nin Afganistan Özel Elçisi Zalmay Halilzad, Genelkurmay Başkanı Qamar Javed Bajwa ile görüşmek üzere 3 Kasım 2020’de Rawalpindi’deki Genelkurmay karargâhını ziyaret etti. Daha sonra 19 Kasım 2020’de İmran Han’ın Kabil’e ziyaret gerçekleştirdiği gün ABD’li diplomat Angela Aggeler, Rawalpindi’de Genelkurmay Başkanı ile bir araya geldi. ISPR tarafından yapılan açıklamaya göre her iki toplantıda Afgan barış süreci ve bölgenin güvenliği ele alındı. Kabil ziyareti sırasında İmran Han, Pakistan’ın Afganistan’da çözüm çabalarını desteklemeye devam edeceğini ve ABD’nin takdirini alacağını söyledi.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri içindeki Müslümanlar! Pakistan’ın siyasi ve askeri liderliğinin yozlaşmış vizyonunu göz önünde bulundurun. Amerika’nın emirlerini izlediğimiz ve bölgemizdeki çıkarlarını güvence altına aldığımız takdirde uluslararası finans kuruluşlarından ekonomik fayda elde edeceğimizi iddia ediyor. Rejim, dolar kazanmak ve sömürgeci ABD’nin hegemonyasını korumak için Pakistan’ın güvenliğini baltalıyor. Pakistan silahlı kuvvetleri ve istihbaratı, yıkıcı ABD planlarını engellemek de dâhil olmak üzere İslam ve Müslümanların çıkarlarını gerçekleştirmek için vardır. Her aklı başında kişi, Afganistan’daki siyasi ve güvenlik paradigmasını belirleyen en güçlü ülkenin Pakistan olduğunu bilir. Pakistan’da Hilafeti kurmak için nusret vermelisiniz, Hilafet, ümmeti güçlendirmek için Afganistan ve Orta Asya’yı kolayca birleştirecek, ABD’yi siyasi, ekonomik ve askeri olarak bölgeden çıkmaya zorlayacaktır. Müslümanların arzulaması gereken gerçek zafer işte budur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ * بِنَصْرِ اللَّهِ يَنْصُرُ مَنْ يَشَاءُ وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ“O gün Allah’ın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.”^{[Rum 4-5]}