Rahil-Navaz rejimi, bir kez daha ABD’nin Pakistan topraklarını ihlal ettiğine dair ateşli iddiaları hakkında “mantıklı bir açıklama” aramaya çalışıyor. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Nefes Zekeriya, 22 Mayıs 2016 günü yaptığı açıklamada bu kez Taliban lideri Molla Aktar Mansur’un Belucistan’da insansız hava aracının saldırısına maruz kaldığını söyledi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsüne göre Pakistan, Taliban’ın Afganistan’daki Amerikan askerlerinin güvenliğini sağlamak için Amerikan sponsorlu bir manevra olan müzakere masasına dönmesini istemiştir. On yıldır savaşan ABD, kendi askerlerinin güvenliğini sağlayamadı. Ne yazık ki Pakistan Müslümanları, ABD’nin Pakistan’ın egemenliğini ihlaline yönelik iradesiz misillemelerine alışık artık. Abottabad, Hangu Medresesi ve Salala Kontrol Noktası saldırılarından beri ABD saldırganlığı aralıksız devam etmektedir. Bu saldırganlık, silahlı kuvvetlerimize atılan en son şamardır. Çünkü siyasi ve askeri liderlik içindeki ardışık hainlerin omurgasız mükerrer misillemeleri, Amerika’nın topraklarımızı ihlal etmesine daha da olanak sağlamıştır.

Hizb-ut Tahrir, silahlı kuvvetler içindeki samimi subay ve askerlere soruyor, Amerika’nın bariz ihlali karşısında nasıl sessiz kalabiliyorlar? Oysa ilkel silahlı Müslüman mücahitler Afganistan’da ABD’nin askeri imajını yerle bir etmişlerdir. Amerika, yedi yüz bin kez güçlü, nükleer silaha sahip, zafer ya da şehit olmak için yanıp tutuşan bir silahlı kuvvetler tarafından küçük düşürülse nasıl olur? Varın siz düşünün. Topraklarımızı savunmak için samimi subaylar, siyasi ve askeri liderlik içindeki hain Amerikan ajanlarını perçemlerinden yakalamak ve ihanetlerinden ötürü yargılamak için hemen harekete geçmelidir. Amerikan üslerini, konsoloslukları, elçilikleri ve NATO tedarik hattını kapatmak, Amerikan askerlerini, istihbarat teşkilatını ve diplomatları ülkeden kovmak için derhal seferber olmalıdır. Sovyet Rusya’sı ve İngiliz emperyalist güçlerini daha önce bölgeden kovdukları gibi Amerikan güçlerini de bölgeden kovmak için silahlarını Amerikan Haçlılarına doğrultan samimi mücahitler ile koordinasyon kurmak üzere hareket etmelidir. Silahlı kuvvetler, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmak için Şeyh Ata Bin Halil Ebu Raşta liderliğinde Hizb-ut Tahrir’e nusret verdiklerinde tüm bunlar olabilir. O zaman Raşidi Hilafet, dünyanın en büyük yedinci silahlı kuvvetleri ve samimi mücahitlerinin kombine gücünü kullanarak bu bölgeden Amerika’yı kovmak için hareket edecek ve onu yerle bir ederek küçük düşürecektir. Kutsal Ramazan ayı yaklaşırken Hizb-ut Tahrir, samimi subayları nusret vermeye çağırıyor. Böylece Ramazan ayı yüz yıllarca şanlı zaferlere tanık olduğu gibi yine zaferlere tanık olacaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

يٰأَيُّهَا ٱلَّذِينَ آمَنُواْ هَلْ أَدُلُّكمْ عَلَىٰ تِجَارَةٍ تُنجِيكُم مِّنْ عَذَابٍ أَلِيمٍ ط تُؤْمِنُونَ بِٱللَّهِ وَرَسُولِهِ وَتُجَاهِدُونَ فِى سَبِيلِ ٱللَّهِ بِأَمْوَالِكُمْ وَأَنفُسِكُمْ ذٰلِكُمْ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ ط يَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَيُدْخِلْكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِى مِن تَحْتِهَا ٱلأَنْهَارُ وَمَسَاكِنَ طَيِّبَةً فِى جَنَّاتِ عَدْنٍ ذٰلِكَ ٱلْفَوْزُ ٱلْعَظِيمُ  “Ey iman edenler! Sizi elem dolu bir azaptan kurtaracak bir ticaret göstereyim mi size? Allah’a ve Rasûlü’ne inanır, mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihat edersiniz. Eğer bilirseniz, bu sizin için çok hayırlıdır. (Bunu yapınız ki) Allah, günahlarınızı bağışlasın, sizi içinden ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel meskenlere koysun. İşte bu büyük başarıdır.” ^[10-12]