Bugün, 5 Ocak 2024 Cuma günü, başkentteki güvenlik birimleri, Hizb-ut Tahrir’in Fetih Camii’nden başkentteki Belediye Tiyatrosu’na doğru gerçekleştirdiği “Biz bir halka sempati duyan bir halk değiliz… Biz tek bir ümmetiz.” başlıklı yürüyüşünün ardından Muhammed Emin adlı bir genci gözaltına aldılar.

Bu haksız gözaltı karşısında Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Medya Bürosu olarak biz, aşağıdaki hususlara açıklık getirmek istiyoruz:

1- Bu gözaltı, tekrarlanan gözaltıların ardından geldi. Bu gözaltılar, yetkililerin önceki yöneticilerin baskı politikasını sürdürdüklerinin, suçlamalar uydurduklarının ve daveti susturmaya çalıştıklarının sadece bir örneğidir. Oysa Şeriat, Yahudilerle savaşmamızı ve dünyanın gözü önünde soykırıma uğrayan Müslümanları desteklememizi emrediyor. Müslümanların vurdumduymaz yöneticilerinden bahsetmiyorum bile. Rejimden, güç ehline İslam ile seslenmekten asla ödün vermeyen Hizb-ut Tahrir gençlerini gözaltına alması mı istendi?

Tunuslu yetkililer Gazze halkını desteklediklerini iddia ediyorlar ama hakkı dillendiren ve Filistin’de akan kanı durdurmak için orduları harekete geçmeye çağıran Hizb-ut Tahrir gençlerini gözaltına almaktan da geri kalmıyorlar.

2- Tunus rejimi, Hizb-ut Tahrir gençlerini gözaltına alarak ordulardan yardım isteme çağrısını susturmaya, güç ve kuvvet ehlinin mazlumlara yardım etmesi gerektiği düşüncesini boşa çıkarmaya çalışıyor. Zira bu çağrının Filistin’i desteklemek için ümmeti gerçek ve şeri çözüme doğru iteceğini biliyor.

3- Bu haksız gözaltılar, Hizb-ut Tahrir’i hakkı söylemekten alıkoymayacağı gibi davet taşıyıcılarının kararlılığını da zayıflatamayacak, aksine kararlılıklarını ve Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya olan güvenlerini ve hak yol üzerindeki sebatlarını artıracaktır... Bir süre sonra da olsa Allah’ın mümin kullarına yardım edeceğine dair imanlarını güçlendirecektir.

أَلَا إِنَّ نَصْرَ اللهِ قَرِيب “İyi bilin ki, Allah’ın yardımı pek yakındır.” ^{[Bakara 214]}