ABD Dışişleri Bakanlığı, yılan hikâyesine dönen Afgan seçimleri hakkında bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada planlanan yemin töreninin ertelenmesi istendi. Ayrıca artık seçim politikasına değil, barışa doğru atılacak adımlara odaklanma zamanının geldiği belirtildi. ABD ile Taliban arasındaki barış görüşmelerinde ilerleme kaydedildiğini söyleyen ABD Dışişleri Bakanı, tarihi bir fırsat yakaladıklarını, kimsenin bu anı mahvetmesine izin vermeyeceklerini ifade etti.

ABD’nin yılan hikâyesine dönen Afgan seçimleri ile ilgili tutumu, sadece Afgan yöneticilerinin derin köleliğini ve aşırı bağımlılığını yansıtmıyor, aynı zamanda Afgan hükümetinin siyasi yaşamı ve ölümünün de ABD’nin elinde olduğunu açıkça gösteriyor. Geçtiğimiz hafta Eşref Gani yemin etmeyi beklerken, Abdullah Abdullah seçim sonuçlarının ABD tarafından reddedileceğinin beklentisi içerisindeydi. ABD, Taliban ile barış anlaşması imzalanmasına öncelik vermesi nedeniyle seçim sonuçları bir kenara itildi.

Hoş olmayan gerçek şu ki, kuklaların kaderi esasında efendilerinin bir açıklamasına, Tweetine ve talimatına bağlı. Afgan hükümeti liderleri, Batının utanç verici kuklalarından başka bir şey değiller, siyasi oyunlarında satranç piyonu gibi kullanılırken efendilerinden hiçbir onur veya saygı görmüyorlar.

Afganlı kabileler ve siyasi liderler, Âlemlerin Rabbine itaat etmek için son on dokuz yıldır biteviye tekrarlanan bu tür senaryolardan hâlâ bir şeyler öğrenebilirler. O, Rahman ve Rahimdir, kullarının körü körüne ABD’yi takip etmelerine izin vermez. Kullarını yarı yolda bırakmaz. ABD güdümündeki bazı Afgan aşiretler ve siyasi liderler, şimdiye kadar Batılı efendilerinin eline düştüler, bu da onları sadece Allah’tan değil, aynı zamanda halktan da kopardı. Köksüz ağaçlar gibi sağa sola evirildiler. Gerçi tarih her zaman Batılı güçlerin kullandıktan sonra kuklalarını çöpe attıklarını, misyonlarını tamamladıktan sonra siyasi hayatlarına son verdiklerini kanıtlamıştır.