حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: HT–BA–2021–MO–TR–14 |
H. 6 Safer 1443 M. Pazartesi, 13 Eylül 2021 |
Suriyeli Mülteciler Zor Şartlarda Yaşıyorlar, Geri Dönenler, Helak Oluyor
Uluslararası Af Örgütü, 7 Eylül 2021’de yayımladığı “Eceline gidiyorsun” başlıklı yeni raporunda, güvenlik güçleri ve Suriye istihbaratının ülkelerine geri dönen Suriyeli sığınmacıları alıkoyduğunu, zorla kaybettiğini ve işkence uyguladığını açıkladı. Örgütün raporunda, Esed rejimi tarafından, 2017 ortası ile 2021 baharı arasında Lübnan, Rukban (Suriye ve Ürdün sınırında bulunuyor), Fransa, Almanya, Türkiye’den Suriye’ye geri dönen 13’ü çocuk 66 mülteciye karşı işlenen korkunç ihlaller belgelendi. İşkence ve ihlallerin, gözaltında 5 kişinin ölümüne yol açtığı kaydedildi. Örgüt ayrıca güvenlik güçleri tarafından uygulanan 14 cinsel şiddet vakasını belgeledi. Bunlardan yedisinin tecavüz vakası olduğuna işaret edilen raporda, beşinde kadınlar, birinde genç bir erkek çocuk, diğerinde ise beş yaşındaki bir kız çocuğunun cinsel istismara uğradığı bildirildi.
Bu raporda yer alan bilgiler ve belgeler, tüyler ürpertici. Rapor, “Ya Esed ya da ülkeyi yakarız” sloganını fiiliyata döken Şebbiha ve Esed’in suçlarının adeta bir fotoğrafıdır. 10 yıl boyunca Beşşar Esed, efendisi Amerika’nın, uşaklarının ve müttefiklerinin desteğiyle korkunç katliamlar işledi, halen de işlemektedir. Altyapı ve evlere muazzam tahribat verdi. Camiler bile bu suçtan nasibini aldı. Baskı ve ceberutundan kaçan milyonlarca mülteci yerinden edildi. İnsan kaçakçılarının açgözlülüğü ve barbarlığıyla, sınır kapılarını yüzlerine kapatan komşu ülkelerin ihaneti ve entrikasıyla yüz yüze kaldılar. Girişlerine izin verilenler bile, asgari yaşam dinamiklerinden yoksun çadırlarda yaşamaktadır. Hatta Ürdün’de olduğu gibi bunlardan bazıları ölüm çadırları olarak adlandırılmaktadır. Bazı mülteciler, Şam tiranın cehennemine geri dönmeyi bile düşünmeye başladı. Mültecilerin, Danimarka ve Almanya gibi Avrupa’da, Türkiye ve Lübnan gibi bazı komşu ülkelerde maruz kaldıkları ırkçılık kampanyaları ve provokasyonlardan bahsetmiyorum bile. Suriyeli mültecilerin ülkelerine zorla geri gönderilmesi çağrıları tavan yaptı. Ülkenin yaşadığı ekonomik krizlerin ve sorunların sorumlusu olarak görüldüler. Dolayısıyla bu çağrılar, kurbanın cellada gönderilmesi anlamına gelir. Dönenler, raporda da nitelendirildiği gibi eceline gidiyorlar.
Beşşar ve Şebbihaları, Suriye’nin şahsi malları olduğunu düşünüyorlar. Adaletsizlikleri ve yolsuzluklarına karşı sesini çıkaran herkes, kadın-erkek, küçük-büyük demeden rejimin gazabı ve cürmünü maruz kalıyor. İster Suriye’de kalanlar olsun isterse geri dönenler olsun süt çağındaki bazı çocuklar ve kadınlar bile bu zulüm ve suçtan nasibini almıştır. Uluslararası Af Örgütü’nün raporunda, “Ayrıca, üç haftalık bebeklerden, 17 yaşındaki çocuklara kadar farklı yaştaki 13 çocuğun anneleriyle birlikte gözaltına alındığı” belirtildi. Daha çarpıcı olan, çocukların ve kadınların sayısının raporda bahsedilen 66 kişinin yarısı kadar olmasıdır. Başka bir anlamda, rejim hiçbir ayrım yapmıyor. Bu, bir kadın Suriye’ye geri dönse bile Suriye rejiminin aynı politikalarına maruz kalacağı anlamına geliyor.Kadın ve çocuk hakları savunucuları, bu adaletsizlik ve cürüm karşısında neredeler?
Suriye halkı bu zulüm ve suçtan kurtarılmayı bekliyor. İslam davetini kabul edip Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e nusret veren Ensar gibi canını Allah’a satan birilerini gözlüyor. Suriye halkı, dünyanın az bir pahası karşılığında canını ve dinini satan liderlerden, partilerden ve gruplardan, kendisine karşı entrika kuranlardan, rejimin çıkarlarının “sigortası” olanlardan, halka ve devrimlerine karşı kumpas kuranlardan hiç bir iyilik ummuyor. Şüphesiz bu, mal ve çocukların fayda vermediği, kendilerine uyulup arkalarından gidilenlerin, uyanlardan hızla uzaklaşacağı gün gelmeden önce, samimi güç ve kuvvet sahiplerine, Allah’ın yardımcıları olun, dünya ve ahiretin izzetine erişin diye bir çağrıdır.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûl’ünün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizbuttahrir.today |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |