Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika acımasız ve haksız bir şekilde dört Müslümanın Mombasa Malindi yolunda 03.10.2013 Perşembe gecesi öldürülmelerinden derin üzüntü duyduğunu ifade eder. Biz Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika olarak kardeşlerimize karşı işlenen bu vahşeti şiddetle kınıyoruz. Bu cinayet korkaklığın ve katillerdeki ahlak eksikliğinin kanıtıdır. Ayrıca kurbanların yakınlarına başsağlığı diler ve bu zor zamanda Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın kendilerine sabır ve metanet telkin eylemesini temenni ederiz. Allah'tan ölülere rahmet ve mağfiret dileriz. Bu suikastlar, son bir yıl içinde bir kaç Müslüman davetçinin suikasta kurban gitmesinin ardından Kenya'daki Müslümanların yarasını deşeledi. Biz insan hakları örgütlerini Müslümanlara yapılan bu zulmün karşısında durmaya çağırıyoruz.

Hiç şüphesiz meydana gelenler Kenya'daki Müslümanlara karşı yapılan bir zulümdür. Ama en büyük haksızlık, hükümet tarafından atılan adımdır. Hükümet bu cinayetleri araştırmak için komisyon kurarak Müslümanları aldatmak istedi. Her zaman ki gibi bu araştırmalar çıkmaza girecektir. Bu da gösteriyor ki ülkedeki Müslümanların güvenliği hükümetin umurunda değil, birçok davetçinin hayatı tehlikededir. Bu cinayetlerin doğrudan sözde terörizmle savaşla ilgili olduğu açıktır. Terörizmle savaş Amerikan kışkırtmasıyla Kenya'ya uzandı. Komünist ideolojinin tekrar dünyaya dönme olasılığı yoktur. Bu nedenle Amerika'nın en büyük korkusu, İslam'ın yeniden dünyaya liderlik etmek için geri dönecek olmasıdır. Amerika'nın dünyadaki Müslümanlara ve İslam'a karşı savaş açmasının işte nedeni budur. Müslümanları aşırı ve terörist olarak sınıflandırılması da bu nedenledir. Kesinlikle İslam, bu tür sınıflandırmalardan uzaktır. İslam tüm insanlığa rahmet olması için indirildi. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ "Biz seni âlemlere rahmet olasın diye gönderdik." ^{[Enbiya 107]}

Kenya'daki Müslümanlara şunu hatırlatmak isterim; uğradığımız bu vahşet bizleri İslam'a davette yanlış yola sevk etmesin. Nebî SallAllahu Aleyhi ve Sellem Mekke'de daveti fikri olarak nasıl taşıdıysa bizler de onun yolunu adım adım takip etmeliyiz. Yani bozuk cahiliye fikirlerine vurarak yerine doğru ve açık İslami fikri konmalıdır. Nebî SallAllahu Aleyhi ve Sellem bozuk yöneticilerin komplolarını deşifre ediyor ve bozuk yaşam biçimlerine karşı çıkıyordu. Her türlü sıkıntıyla karşılaşmasına rağmen Nebî SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve ashabı, Medine halkından nusret alana ve orada İslami yönetim kurana dek asla şiddete müracaat etmediler. Hilafeti kurmak için Hizb-ut Tahrir'in çalışma metodu işte budur. Dünyaya şuan dünyanın sorunlarını çözmekte başarısız olan kapitalist ideoloji egemendir. Hizb-ut Tahrir, kuvvet kullanmadan kamuoyu ve İslam ideolojisi için net bir anlayış inşa ederek kapitalist ideolojinin fikirlerinin yanlışlığını göstermek ve İslam düşmanlarının komplolarını ortaya çıkarmak için çalışıyor. Ayrıca yaşam metodu olarak İslam ideolojisini uygulayacak ve insanlığa kurtuluşa götürecek olan İslami Devleti kurmak amacıyla İslami beldelerdeki güç ve kuvvet ehlinden nusret almak için uğraşıyor.

Şaban Muallim
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Doğu Afrika
Medya Temsilcisi