حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Doğu Afrika
Medya Bürosu
No: DA-BA-2014-MT-TR-018 |
H. 12 Şevvâl 1435 M. Cuma, 08 Ağustos 2014 |
Basın Açıklaması Gasp Edilen Toprakların Tek Nedeni Kapitalizmdir
Cumhurbaşkanı Uhuru Kenyatta, yarım milyon hektar arazinin kodamanlar tarafından ele geçirildiği Lamu'da arazi tapularının yeniden gözden geçirilmesi emrini verdi. Bu durum, politikacılar arasında söz dalaşına ve karşılıklı birbirlerini suçlamalarına neden oldu. Söz konusu arazi olunca, bu normaldir. Çünkü şimdiye kadar arazi sorunu Kenya siyasetinde önemli siyasi bir sorun olarak ele alınmış değildir. İslami siyasi parti olmamız vasfıyla Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika olarak biz, bu konudaki görüşümüzü aşağıdaki gibi açıklamak isteriz:
Daily Nation gazetesi, gasp edilen bu arazilerin Ada'da gasp edilen birçok araziden sadece bir bölümü olduğunu aktardı. Gazete, sosyal örgütlere dayanarak yayınladığı raporda gasp edilen arazinin 869.000 hektar olduğunu iddia etti. Bu, 24 milyar dolar LAPPSET projesinden yararlanmak isteyen açgözlü ve tamahkâr kodamanlar tarafından kasıtlı olarak düzenledi. Nitekim kodamanlar, insanların arazilerini, satmak ya da devletten tazminat almak amacıyla gasp ettiler. Bu, Müslüman olan Lamu'nun yerli sakinlerinin bencil kodamanlar tarafından hâlâ zulme maruz kaldıklarının açık bir göstergesidir.
Çeşitli komisyonlar tarafından yayınlanan birçok rapora göre Lamu'da gasp edilen arazi eğilimin, dehşet verici ve artan boyutta devam ettiğini ortaya koymaktadır. Açıktır ki hükümet ve muhalefette yer alan şimdiki ve önceki liderler, bu sorunu temelden çözemediler. Hepsi, bu sorunu daha sonra birilerini suçlamak amacıyla siyasi malzeme olarak kullanıyor. Aslında her birinin bu konuda parmağı vardır. Yerli insanların % 85'i büyük ölçüde tarıma bağımlı olduğu, bunlardan sadece %84,4'nün kendi toprağına sahip olduğu, sahip olunan bu toprakların 3 hektarı geçmediği göz önüne alındığında, bu sorun nedeniyle Kenya'nın, zaman zaman çatışma ve şiddete maruz kalmasından daha doğal ne olabilir.
Biz açıkça şunu belirtmek isteriz ki Kenya da dâhil bu, şuan tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı bir sorundur. Bu sorunun arkasında kötü yollarla arazi sahip olunmasına olanak veren kapitalist ideoloji vardır. Çünkü bu ideoloji, maddi fayda esasına dayalıdır. Ona göre servete erişmenin tek ölçüsü hırstır. Dolayısıyla yolsuzluk, dolandırıcılık ve diğer birçok sosyal kötülüklerin, kapitalist toplumun dizginlerini elinde tutması normaldir.
Ayrıca bu çürük ideolojinin boyunduruğu altında araziye üretim için sahip olunmaz. Aksine tekelleşme ve sonra da onları fahiş fiyatlarla satmak için sahip olunur.
Bu, arazi hükümleri, arazi mülkiyeti, kamuya, bireye ve devlete ait araziler gibi araziler ile ilgili çeşitli meseleleri çözen İslam ideolojisine tamamen terstir. İslam, ister ev isterse diğer mallar olsun her türlü şeyin gasp edilmesini şiddetle kınadı. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
مَنْ أَخَذَ شِبْرًا مِنَ الْأَرْضِ ظُلْمًا، طُوِّقَهُ إِلَى سَبْعِ أَرَضِينَ "Kim bir karış miktarı bir yere, haksız olarak zulümle sahip olursa, o yerin yedi katı boynuna geçirilir." [Müslim] Sonuç olarak İslam'ı tam olarak uygulayan İslami bir Devlet yeniden kurulunca bu iğrenç eğilim son bulacaktır.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Doğu Afrika Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: Mob: +254(0737)606667 / +254(0717)606667 www.hizbuttahrir.today |
E-Mail: abuhusna84@yahoo.com |