Son zamanlarda medya kuruluşları, Doğu Afrika içinde Dar Selam'ın belirli bölgelerinde ve diğer yerlerde artan kaybolan çocuklar ile ilgili akıllara durgunluk veren bir rapor yayınladılar. Çocuklar, genellikle şüpheli şartlar altında kaçırma ve diğer yollarla kayboluyorlar. Bulunanların kimileri ölü oluyor, kimilerinin de vücutlarında işkence izlerine rastlanıyor. Doğal olarak bu, aileler arasında korku ve paniğe yol açıyor. Çocuklarının hayatı ve güvenlikleri hakkında mevcut korkuları gitgide artıyor.

Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika olarak biz, zor günler geçiren tüm ailelere geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. Diğer taraftan Hizb-ut Tahrir olarak biz açıkça şunu vurgulamak isteriz ki kapitalist ideoloji ve onun yönetim sistemi olan demokrasi, dünyayı yönetmeye başladığı andan itibaren bu ideolojinin boyunduruğu altında yaşayan çocuklar ne barış ve mutluluk, ne de huzur diye bir şey görmediler. Kısacası bu ideoloji, hem psikolojik hem de fiziksel olarak çocukların yıkım kaynağıdır.

Ağır vergilerle birlikte kapitalist ideolojinin ekonomik yükü, zor yaşam standartlarına yol açıyor. Aileler, çocuklarının temel ihtiyaçlarını ve hizmetlerini karşılayamıyor. Üstüne üstlük demokratik sistemin yozlaşmış kavramları ve safsataları da çocukların psikolojilerini bozuyor. Çocukların kaçırılması ve kaybolmalarına gelince, tüm bunlar şu üç önemli faktörün sonuçlarıdır:

Birincisi: Karaktersiz tüm demokratik ülkeler, sadece çocukların değil tüm vatandaşların güvenliğini koruyamıyor. Ki bu, birçok alanı etkiliyor. Ulaşım araçları olmadığı için çocuklar evlerinden uzak yerlerde eğitim almak zorunda kalıyorlar.

İkincisi: Kapitalist ideolojiden kaynaklanan baskıcı ekonomik sistem, vatandaşların nefislerine umutsuzluk tohumları saçıyor. O kadar ki bazı vatandaşlar, büyücülük ve sihir ile uğraşmak zorunda kalıyorlar. Ve bu nedenle de zorlu yaşam standartlarına somut çözüm olacağı düşüncesiyle çocuklarının organlarını kullanıyorlar. İnsani değerlerden yoksun ne pahasına olursa olsun servet biriktirme kavramından burada bahsetmeye bile gerek yok.

Üçüncüsü: Demokratik sistem, insanları zorluk ve sıkıntılar karşısında konsolide eden ruhi değeri gerçekleştirme temeline dayalı değildir. Son olarak biz, kapitalist ideoloji insanı yönettiği sürece güvenlik, barış ve huzurdan yoksun olan dünyanın kaos ve çatışmalara maruz kalacağını vurgulamak isteriz. Şimdi tüm akıllı ve uyanık insanlar için farklı bir ideolojiye başvurarak yeniden insanlığı barış, güvenlik, mutluluk, onur ve refaha ulaştırmanın zamanı gelip de geçmektedir.

وَالسَّلَامُ عَلَىٰ مَنِ اتَّبَعَ الْهُدَىٰ

"Hidayete uyanlara selam olsun." ^{[Taha 47]}