Lamu takımadalarında, gece sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi, yasağın kaldırılması için yerel hükümete baskı uygulamak amacıyla gösterilere yol açtı. Hükümetin bu hamlesi, gece balık avlamayı ekonominin belkemiği olarak gören çoğunluğu Müslüman Lamu sakinleri üzerindeki baskı ve sıkıntıları iyice artırdı. Yerli halk geçim sıkıntısı çekerken Emniyet Müdürü David Kimaiyo, güvensizlik ortamı gözlemlendikten sonra sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini nasıl söyleyebilir?

Nasıl bunu söyleyebilir? Kenya hukuk bürosu tarafından yapılan soruşturmada birçok güvenlik görevlilerinin Lamu ve çevresinde masum insanların öldürülmesine karıştıkları ortaya çıktı. ^{[Daily Nation, 16 Ekim]} Sayın Kimaiyo, güvenlik önlemleri dediğiniz bu mu? Aslında sizin Sayın Kimaiyo, Lamu halkı, hatta tüm Kenyalılar için yaptığınız açıklamalara ilişkin Arapların şöyle bir sözü vardır: Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Hükümetin sokağa çıkma yasağı, kesinlikle ateşe benzin dökmektir! İşte bizim tam olarak vurgulamak istediğimiz de budur. Siyasi kodamanlar tarafından topraklarınızın talan edilmesi yanı sıra çeşitli baskılarla karşı karşıya kalacağınız diye Lamu sakinlerini birçok kez uyarmıştık.

Biz, İslam'ın, güvenliği vatandaşların temel ihtiyaçlardan biri olarak belirlediğini ve bu güvenliği sağlamak da hükümetin görevi olduğunu kanıtladık. Güvenlik güçleri, vatandaşların güvenliğini korumak için en ön saflarda yer almalıdır ki vatandaşlar huzur ve güven içinde yaşasınlar. İslam, güvenlik güçlerini barış ve güvenliği ihlal eden unsurlar olmaktan sakındırdı. Nitekim bugün kapitalist ülkelerde barış ve güvenlik tehdit altındadır. İslam, polis tarafından bırakın insanların öldürülmesini darp edilmesini bile yasakladı ve bunu cehennemi gerektiren bir eylem olarak kabul etti. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in emirlerinden anlaşılan budur. İmam Müslim tarafından rivayet edilen bir hadise göre Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

صنفان من أهل النار لم أرهما، قوم معهم سياط كأذناب البقر يضربون بها الناس "Ateş ehlinden iki sınıf vardır, henüz onları görmedim: Yanlarında sığır kuyruğu gibi bir şeyler taşıyıp onu insanlara vuran insanlar..."

İslam, bir ideoloji olarak Hilafet Devleti altında tam ve kapsamlı olarak uygulanmadığı için bu hak hiç bir zaman gözetilmedi ve her zaman ihmal edilegeldi. Bu ise kapitalist ideolojinin güvenliği sağlayamadığının açık bir göstergesidir.