Ramazan ayının 28’de ve mübarek günlerin son on gününde hain ve kanlı eller başkent Bağdat merkezdeki Karada alışveriş merkezinde canlar aldı. Patlama sırasında insanlar, ya namaz kılıyor ya rükû veya secdede idiler. Yahut İslam ümmetinin özellikle Irak halkının başına gelen belanın kaldırılması için Allah’a yalvarıyorlar ya da ailesi ve bakmakla yükümlü kişilerin ihtiyaçlarını gidermek için çalışıyorlardı. Karada kentin en işlek bölgesidir. Bomba yüklü aracın patlaması sonucu, Reuters haber ajansına göre, yaklaşık 200 kişi hayatını kaybederken bir o kadar insan da yaralanmıştır. Meydana gelen patlamada çok sayıda ev, işyeri ve araçlarda yangın çıktı. AFP muhabirine göre 14 ambulans olay yerinde öğleye kadar hizmet verirken onlarca itfaiye de yangını kontrol altına almak için çalışıyordu.

Biz, haksız yere masum canlara kıyan bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Bu saldırı, kutsal ayın saygınlığına meydan okumaktır, can ve malları hiçe saymaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ cana ve mala saldırıyı ya da zarara uğratılmasını haram kılmıştır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

مَنْ قَتَلَ نَفْسًا بِغَيْرِ نَفْسٍ أَوْ فَسَادٍ فِي الْأَرْضِ فَكَأَنَّمَا قَتَلَ النَّاسَ جَمِيعًا“Kim, bir cana veya yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya karşılık olmaksızın (haksız yere) bir cana kıyarsa bütün insanları öldürmüş gibi olur.”^{[Maide 32]} Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyuruyor:

كلُّ المُسلمِ على المُسلمِ حرامٌ دمُهُ ومَالهُ وعِرضُه“Müslümanın kanı da, malı da, ırzı da Müslümana haramdır.”

لا ضَررَ ولا ضِرارَ في الإسلام“İslam’da karşılıklı ve tek taraflı zarar vermek yoktur.”Biz, gerçek cürümden sarfı nazar ettiği için IŞİD ya da dünya kırıntıları için birbirleri çatışan mezhepçi milislerin eylemlerini şiddetle reddediyoruz. Bu eylemler herkese zarar veriyor ve incitiyor. Satılık medya ise bu eylemler karşısında sessiz kalıyor.

Kâfir Amerika yanlısı hükümet ve onun başarısız (güvenlik) güçlerinin acizliği ve kusuru ise utanç verici ve tam bir skandaldır. Oysa güvenliği sağlamak için Irak halkının rızkından kesilen büyük paraları yediden yetmişe herkes biliyor. Şüphesiz bütün sorumluluk güvenlik güçlerine aittir. Çünkü güvenlik güçlerinin, sadece şimdi değil 2003 işgalinden bu yana kısır, elverişsiz ve çelişkili güvenlik planları var. İnsanlar, güvenlik birimlerinin umutsuz yorumlardan ve yetersizliklerini haklı göstermek için sorumluluğu üzerine atacak kesim arayışlarından bıktı artık. İşte şimdi de güvenlik güçleri -bayram arifesinde- benzer menfur saldırılar korkusuyla halkı dışarı çıkmayın diye uyarıyor. Bu, katillere yardım ve yataklık değil midir?

Son olarak kahraman Irak halkı, -çürük mezhepçilik ve köhne milliyetçilik kapsamında Irak’ı parçalama girişimlerine rağmen- kâfir Amerika tarafından inşa edilen her şeyi yıkmak ve onun mücrim projesine katkıda bulunanları devirmek için gün sayıyor. İşbirlikçiler, Allah’a, Rasûlü’ne ve müminlere ihanetlerinin cezası ve karşılığını görecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

فَلَمَّا نَسُوا مَا ذُكِّرُوا بِهِ فَتَحْنَا عَلَيْهِمْ أَبْوَابَ كُلِّ شَيْءٍ حَتَّى إِذَا فَرِحُوا بِمَا أُوتُوا أَخَذْنَاهُمْ بَغْتَةً فَإِذَا هُمْ مُبْلِسُونَ فَقُطِعَ دَابِرُ الْقَوْمِ الَّذِينَ ظَلَمُوا وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ“Kendilerine yapılan uyarıları unuttuklarında, üzerlerine her şeyin kapılarını açtık. Nihayet kendilerine verilenler yüzünden şımardıkları zaman onları ansızın yakaladık, birdenbire onlar bütün ümitlerini yitirdiler. Böylece zulmeden toplumun kökü kesildi. Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.”^{[Enam 44-45]}