İmparatorluklar mezarlığı ve mücahitler ülkesi Afganistan, üçüncü süper güç düşman ABD’yi yerle yeksan etti. Afgan direnişinin başarıya ulaşmasının tek nedeni, iman ve Allah’a tevekküldür. Ancak, askerlerini geri çekerken kurnaz Amerika, ajanları aracılığıyla Afganistan’ın kontrolünü elinde tutmak istiyor. Bu hedef için ABD, bölgedeki askeri üslerini kullanmayı, Kabil’deki elçiliğini korumayı, Afgan direnişinin laik demokratik projeye entegrasyonundan emin olmayı amaçlıyor. Bütün bu önlemler, Afganistan’ın siyasi yapısının ABD tarafından kontrol edilmesini sağlayacak, böylece ABD bölgesel hegemonyasını korurken, Şeriat Yasasının kapsamlı bir şekilde uygulanması rüya olarak kalacaktır. Bu amaçla ABD, Pakistan’daki siyasi ve askeri liderliği devreye sokuyor. Pakistan liderliği, Afganistan’daki laik demokratik projenin hayat geçmesi için kiralık aktör gibi hareket edecektir. ABD Dışişleri Bakanı, 6 Mayıs 2021’de BBC Radio 4 ile yaptığı röportajda, “Bu nedenle ülkeler şimdi gerçekten bir adım daha ileri gitmek ve çıkarlarını ilerletmek için etkilerini kullanmak zorunda kalabilirler. Ve bu etki, bence, Afganistan’ı doğru yolda tutma yönünde olmalıdır.”dedi.

Pakistan Müslümanları ve silahlı kuvvetleri, Pakistan’ın siyasi ve askeri liderliğinin ABD’ye olan köleliğini kabul etmiyor. Afganistan’da ABD yararına kiralık kolaylaştırıcı gibi hareket edilmesini reddediyorlar. Yöneticilerin Pakistan’da ABD’ye üs verme hain eylemlerine karşı kaya gibi durulmalıdır. Pakistan Silahlı Kuvvetleri bu yöneticilerin kişisel ordusu değildir. Yabancı güçler uğrunda Müslümanların iradesine, İslam’ın ve Müslümanların çıkarlarına karşı kullanılamazlar. Müslüman ordular, Ghauri ve Abdali’nin halefleridir, Orta Asya, Afganistan ve Pakistan’ı Hilafet altında birleştirmek, İngilizlerin çizdiği Durand Sınırını silmek, kaçan Amerikalılara karşı asil Afgan direnişini desteklemek için kullanılmalıdır. Hilafet, Müslüman toprakların kaynaklarını birleştirerek Pakistan’ın tarımsal üretkenliğiyle tüm bölgenin gıda güvenliğini, Orta Asya’daki Hazar Denizi’nde var olan rezervlerle de bölgenin enerji ihtiyacını sağlayacaktır. Bu jeo-stratejik ve jeo-ekonomik vizyondur, bölgemizi sömürgeci Batıdan kurtaracaktır. Allah’ın yardımıyla Hilafet, Orta Doğu ve Afrika’daki Müslüman ülkeleri birleştirerek, yüzyıllar önce olduğu gibi dünyanın önde gelen devleti olma yolunda hızla dünya güçlerinin saflarına katılacaktır.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri! Mevcut siyasi ve askeri liderlik sizi yönetmeye layık değil. Siz Keşmir’i kurtarmak istiyorsunuz, bu yöneticiler ise Biden-Modi planını uygulamak istiyor. Siz Afgan direnişiyle birlikte ABD’nin varlığını ortadan kaldırmak istiyorsunuz, bu yöneticiler ise, iktidar paylaşımı adına ABD’nin laik demokratik projesi için kiralık aktörler gibi hareket ediyorlar. Siz kurtarılmış Mescid-i Aksa’da tekbirler getirmek istiyorsunuz, bu yöneticiler ise gizlice Yahudi varlığını tanıma arzusundalar. Siz, Burma’nın (Myanmar) baskıcı müşriklerinden Rohingya Müslümanlarının intikamını almak istiyorsunuz, bu yöneticiler ise onlara savaş gemileri satıyorlar. Siz Doğu Türkistan Müslümanlarına yardım etmek istiyorsunuz, bu yöneticiler ise ateist Çin hükümetinin baskısını inkâr ediyorlar, dahası Müslüman direnişini ezmek için Çin’e yardım teklifinde bulunuyorlar. Bu hakaret ve aşağılama, Hilafet Devleti kurulana kadar devam edecektir. Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, sizi bu büyük görevi icra etmeye çağırıyor ve kararlı eyleminizi bekliyor. Bir adım öne çıkın ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinin yeniden kurulması için nusret verin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

اِنَّ اللّٰهَ يُحِبُّ الۡمُتَوَكِّلِيۡنَ "Kuşkusuz Allah, tevekkül edenleri sever.” ^{[Ali İmran 159]}