Pazartesi, 21 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK-BA-2009-RS-TR-0035 H. 1 Şevvâl 1430
M. Pazar, 20 Eylül 2009

- Basın Açıklaması- Laik Pakistan Hükümeti, Müslümanların Bayramı Allah [Subhânehu ve Te'alâ]'nın Hükümlerine Göre Kutlamalarını Bir Kez Daha Engellemektedir

İslam'ın hükümleri hususunda Müslümanlara nasihat ve irşat edilmesine cüret etmek üzere hiçbir şekilde Allah [Subhânehu ve Te'alâ]'nın hükümlerine bağlanmayan Pakistan hükümetinden bu küstahlıktan başka ne beklenebilir ki o, Amerikalıların atadığı ve Allah'ın dininde kebairden sayılan Müslümanların kanının akıtılmasında ortak olan hükümettir. O, şeri hükümleri bir tarafa atmak amacıyla kafir kapitalizm nizamı ve faize dayanan ekonomik sistemi ile hükmeden aynı hükümettir. O, İngiliz yargı hukukuna göre hükmeden ve Allah [Azze ve Celle]'nin hadlerini reddeden aynı hükümettir.

İslam'ı ferdi hükümlerle sınırlı olarak gören bu hükümet, nasıl olur da insanların dini işlerine müdahale edebilir? Hükümetin oruç, iftar ve bayram konusuna küstahça müdahale ederek kendi görüşünü zorla insanlara dayatmasından maksadı, insanlara şeri hükümleri dayatmak için değildir. Aksine bundan maksadı, ümmeti daha çok parçalamaktır. Zira emperyalistler, 1924 yılında Hilafet Devleti'ni yıkarak onu devletçiklere parçaladıklarında bu parçadan olan her bir devletin kendisini ümmeti ayırt etmek yerine onun bedeninden ve parçalarından geriye kalanlardan ayırt etmesi için her bir devlet için bir bayrak ve ona özgü bir milli marş belirlediler. Ta ki bu şekilde ümmetin siyasi ve askeri enerjisinin heba olmasının ve zayıflamasının yanı sıra vahdeti de parçalanmış olsun. Ümmeti parçalama ve bölmede daha da ileri gitmek için ibadetlerindeki vahdetini parçalamak üzere her bir devlet için bir "ay" ve "hilal komisyonu" belirlediler. Bunun sonucunda da hilal iki ülke arasını ayıran sınıra birkaç kilo metre uzaklıktaki bir bölgede görülmüş olsa dahi hilalin Pakistan'da görülmesi Afganistan'da muteber edilmez oldu. Yine hilalin İran'da görülmesi, Irak ve Afganistan'da muteber edilmedi ki zaten Suudi Arabistan'da muteber değildir. Oysa İslami beldelerin arasını ayıran bu sınırlar, emperyalistler tarafından çizilmiş olup Allah'ın dininde cümleten ve tafsilen reddedilmiştir. Zira İslami şeriat, ümmeti, ibadeti ve bayram tek olan tek bir ümmet olarak görmektedir. Zira Allah [Subhânehu ve Te'alâ] şöyle buyurmuştur:

إِنَّ هَذِهِ أُمَّتُكُمْ أُمَّةً وَاحِدَةً وَأَنَا رَبُّكُمْ فَاعْبُدُونِ "Muhakkak ki bu ümmetiniz tek bir ümmettir ve Ben de sizin Rabbinizim. O halde yalnızca Bana kulluk edin!" [el-Enbiyâ 92]

Hükümet, her sene insanlara İslami alemdeki Müslümanların Ramazan hilalini görmesini reddetmeyi ve böylelikle Ramazan orucunu bir gün gecikmeli başlamayı dayattığı gibi bayram günü de oruç tutmaya zorlamaktadır. Dolayısıyla hükümet açısından sorun, şeri bir mesele olmaktan ziyade ayrıcalık politikasıdır. Bundan da maksat, İslami alemdeki beldelerden her bir beldedeki insanların vatancı duygularını tutuşturmaktır. Bu komploya dair hükümetin gerekçesi ise hilalin Pakistan'da görülmemesidir..! Oysa Resulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem], dünyanın dört bir tarafındaki herhangi bir Müslüman tarafından hilalin ilk görünmesiyle Ramazan orucuna başlamayı bizlere farz kılmıştır. Zira SallAllahu Aleyhi ve Sellem, şöyle buyurmuştur:

صوموا لرؤيته وأفطروا لرؤيته فإن غمّ عليكم فأكملوا العدة ثلاثين "[Hilâli] gördüğünüzde orucu tutun ve onu gördüğünüzde iftar edin! Eğer (hava) size kapalı (bulutlu) olursa, sayıyı otuza tamamlayın."

Şeri hüküm şudur ki oruca başlaması için her Müslümanın hilali görmesi gerekmediği gibi şeri hüküm, her bir bölge veya şehir veya ülke için diğer bölgelerden ayrı olarak bir hilalin olmasını da ikrar etmemektedir. Bilakis şeri hüküm şudur ki tek bir Müslümanın hilali görmesi, tüm Müslümanlar için yeterlidir. Bunun yanı sıra Müslümanların Ramazan ayının başlangıcını ve bitişini belirleme hususunda Suudi Arabistan gibi belirli bir devletin ilanına bağlı kalmaları gerektiğini gösteren bir şey de şeriatta varit olmamıştır. Dolayısıyla hükümetin, Suudi meselesini tahrik etmesi, kafaları karıştırmak ve insanları saptırmaktan öte bir şey değildir.

Bu sorunun hakikati, ümmetin diğer sorunlarının bir benzeri olup nedeni İslam alemindeki ajan yöneticilerin emperyalistlerle gizli ittifak kurmaları ve İslami ümmetin dört bir tarafını yeniden Hilafet Devleti altında toplayacak olan merkezi liderliğin olmamasıdır. O halde Müslümanların hem kanlarının ve mallarının hem de akidelerinin ve ibadetlerinin korunması için ümmete düşen Hilafet Devleti'ni kurmaktır.

 

Nâvid Butt

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Resmi Sözcüsü
Pakistan Vilâyeti

 

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER