Sudan halkı, 01 Ocak 2022 Cumartesi günü elektrik fiyatlarına gelen yüzde 600 zam sürpriziyle karşılaştı. Seksen kuruş olan elektriğin kilovat saati, yeni fiyata göre beş Cüneyh oldu. Yine yaklaşık bir ay önce, sözde sübvansiyonlu un satışları askıya alındı. Sübvansiyonlu ekmeğin fiyatı 5 Cüneyh iken şimdi 30 Cüneyhe çıktı. Bu da ekmek fiyatlarının yüzde 600 zamlandığı anlamına geliyor.

Maliye Bakanlığı geçen Salı günü düzenlediği basın toplantısında, 2022 bütçesinde ekmek ve elektrikten sübvansiyonların kaldırıldığını yalanladı. Ancak her zamanki gibi yalan söylemektedir. Maliye Bakanı geçen Aralık ayında yaptığı açıklamada, hükümetin bütçe kesintileri arasında buğday ve elektrik sübvansiyonlarını düşürmek olduğunu söylemişti. Şimdi gözlerini kırpmadan sübvansiyonları kaldırıyorlar. Yoksullara ve mazlumlara acımıyorlar. Bu yaralı ülke halkının çoğunluğu, yoksul ve mazlumdur!

Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak biz, Sudan halkını çepeçevre kuşatan bu feci durum karşısında şu gerçekleri vurguluyoruz:

Birincisi: Mevcut ve eski yöneticiler arasında hiçbir fark yoktur. Her ikisi de sözde sübvansiyonların kaldırılması dâhil olmak üzere insanlar üzerindeki baskının artırılmasını isteyen IMF ve Dünya Bankası’nın emirlerine boyun eğmektedir. Mayıs 2021’de Maliye Bakanı Cibril İbrahim, hükümetin Dünya Bankası’nın sübvansiyonların kaldırılması şartlarının çoğuna uyduğunu, ekmek ve mutfak gazı sübvansiyonlarının kaldırılmasının ileri ki bir tarihe ertelenmesi konusunda anlaştıklarını belirtti!

İkincisi: Geçiş hükümetinin iki yılı aşkın bir süredir terennüm ettiği halkın geçimine önem vermek ifadesi, aslında koca bir yalandı. Bu ifade gerçekte sömürgeci Batı talimatlarına, özellikle de yoksulları öldüren ve geri kalanları yoksullaştıran tefeci IMF reçetelerine önem vermek anlamına gelmektedir.

Üçüncüsü: Demokratik kapitalist ideolojiye dayalı hükümetin, yüce İslam’ın metodundan uzak ekonomik politikaları, sadece sefalet ve zorluk miras bırakmıştır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem zorluğu yasakladı ve failleri için dua etti. SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

اللَّهُمَّ مَنْ وَلِيَ مِنْ أَمْرِ أُمَّتِي شَيْئاً، فَشَقَّ عَلَيْهِمْ، فَاشْقُقْ عَلَيْهِ، وَمَنْ وَلِيَ مِنْ أَمْرِ أُمَّتِي شَيْئاً، فَرَفَقَ بِهِمْ، فَارْفُقْ بِهِ “Allahım! Kim ümmetimin işinden bir şey üstlenir, sonra da onlara sıkıntı verirse, sen de ona sıkıntı ver. Kim de ümmetimin işinden bir şey üstlenir, sonra da onlara nazik ve iyi davranırsa, sen de ona iyi davran.”

Sonuç olarak Sudan halkı ve hatta tüm dünya, acımasız kapitalist rejimlerin cehenneminden, insanlığın Yaratıcısı Âlemlerin Rabbinin metoduna dayalı adil bir sistemin kurulmasıyla ancak kurtulabilir. Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet, siyasi, ekonomik, sosyal ve hayatın diğer tüm yönlerinde Allah’ın Şeriatının hükümlerini uygulayacak, ülke ve halkın yetenekleriyle oynayan sömürgecilerin kökünü kazıyacak, insanlar, Âlemlerin Rabbinin rızası altında onurlu bir yaşam süreceklerdir.

فَمَنِ اتَّبَعَ هُدَايَ فَلَا يَضِلُّ وَلَا يَشْقَى * وَمَنْ أَعْرَضَ عَنْ ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنْكاً وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَى “Eğer tarafımdan size bir yol gösterici gelir de, kim benim yol göstericime uyarsa artık o, ne sapar ne de sıkıntı çeker. Her kim de benim zikrimden yüz çevirirse, mutlaka ona dar bir geçim vardır. Bir de onu kıyamet gününde kör olarak haşrederiz.”^{[Taha 123-124]}