Haber-Yorum

Husiler, Yemen’in Geri Kalanını Ele Geçirme Planının Bir Parçası Olarak Beyhan-Şebva’ya Büyük Takviyeler Sevk Ediyor

Haber:

Husiler, Beyhan-Şebva’ya büyük takviyeler sevk ediyor. (Hayat Aden, 04 Kasım 2021)

Yorum:

Hayat Aden ve Direnişin Sesi de dahil olmak üzere birçok yerel web siteleri, saha kaynaklarının, Husilerin geçen ay ele geçirdiği güney Şebva vilayetindeki Beyhan ilçesinde büyük askeri güçlerin seferber edildiğini ve bu askeri takviyelerin petrol zengini Şebva vilayetinin kalan bölgeleri üzerindeki kontrolü tamamlamayı amaçladığını doğruladıklarını belirtti. Bu şekilde Husilerin Resmi Sözcüsü Muhammed Abdul Salam’ın daha önceki açıklamalarına göre, Husiler daha önce sadece Marib şehrini değil, Yemen'in tüm bölgelerini (özgürleştireceğine) dair vaadini yerine getirmektedir.

Yedi yıl önce İran destekli Husiler ile Suudi Arabistan ve BAE tarafından temsil edilen sözde Arap koalisyonu tarafından desteklenen Abd Rabbuh Hadi hükümeti arasındaki çatışmaların patlak vermesinden bu yana Yemenlilerin şahit oldukları sefil bir insani sahnede, Husiler bugün Marib şehrini üç taraftan kuşatmakta, burada Hadi hükümet güçlerinin kuzey vilayetlerindeki son kalelerinden her gün geri çekildiği şiddetli çatışmalar yaşanmakta ve Marib halkı da şehirden günlük göç kampanyalarına devam etmektedir. 

BAE, güçlerini Şebva vilayetindeki el-Alem kampından çekmekle birlikte görgü tanıklarına göre, Körfez devletinin İngiltere tarafından desteklendiği görülmektedir. Ayrıca Şebva vilayetindeki doğal gaz ihraç eden Balhaf limanından çekilmesi de Husilerin Şebva vilayetine girmelerinin yakın olduğunu göstermektedir.

4 Kasım Perşembe günü Guardian’da yayınlanan bir makalede, Marib savaşının Yemen’deki savaşı sona erdireceği geçmektedir. Diğer bir ifadeyle Hadi hükümetinin savunmaya çalıştığı şehri Husiler kontrol ederlerse, buna bağlı olarak Yemen’in geri kalan bölgeleri de düşecektir.

Görünen o ki Amerika, Husilere siyasi bir çözüm empoze etmek amacıyla Yemen vilayetlerinin geri kalanını işgal etmeleri için yeşil ışık yakmıştır. Bunun ardından Yemen'deki Husileri, (Abd Rabbuh hükümeti ve çevresindeki yerel partiler ve Geçiş Konseyi) gibi İngiltere tarafından desteklenen diğer yerel partilerle ortaklaşa önemli bir güç payı haline getirecektir.

Öte yandan İngiltere’nin Yemen büyükelçisi, Yemen’de faaliyet gösteren bölge ülkelerini, Husilere karşı Abd Rabbuh Hadi hükümetine destek vererek yerel araçlarına baskı yapma çağrısında bulunmuş ve öyle de olmuştur. Zira BAE tarafından kurulan Geçiş Konseyi başkanı Aidarous Al-Zubaidi, -ilk kez- Husiler karşısında (meşru) hükümetin yanında savaşacağını açıklamış ve güçlerini Şebva vilayetinin bitişiğindeki Ebyen vilayetine seferber etmiştir. Nitekim BAE tarafından desteklenen diğer tarafta aynısını yapmıştır. Zira Tarık Yahya Salih, Husilerle mücadelede hükümeti desteklemekten çekinmediğini söylemiştir.

Dolayısıyla bu savaşın en büyük kaybedeni Yemen halkıdır. Zira evlatları, ülkedeki iki süper gücün çıkarlarını korumak için Amerikan ve İngiliz askerleri adına savaşmaktadırlar. Ayrıca bu hükümetler, ister Yemen’in kuzeyinde isterse güneyinde olsun servetin Batılı efendilerine kaçışını garanti altına alırlarken Yemen şehirleri elektriksiz kalmakta, Yemen halkı evlerine su taşımak için eşek kullandıkları gibi yemeklerini hazırlamak için de odun kullanmaktadırlar. Dahası zenginlikler düşmanlarına ulaşmak için ayaklarının altından kayıp giderken mezhepçi ve bölgesel sloganlara aldanarak kendi aralarında savaşmakla meşgul olmaktadırlar. Oysa ümmetin Nebisi Aleyhi Efdalus’s Salatu ve’s Selam bunlara çağrıda bulunma noktasında onları uyarmıştır. Zira Aleyhissalatu ve’s Selam şöyle buyurmuştur: وَمَنْ دَعَا بِدَعْوَى الْجَاهِلِيَّةِ فَهُوَ مِنْ جُثَاءِ جَهَنَّمَ “Kim de cahiliye davası güderse o cehennem molozlarından biridir!” Dediler ki: Ey Allah'ın Resulü! O kimse oruç tutup namaz kılsa da mı? Dedi ki: وَإِنْ صَامَ وَإِنْ صَلَّى وَزَعَمَ أَنَّهُ مُسْلِمٌ “(Evet), oruç tutsa da, namaz kılsa da ve Müslüman olduğunu iddia etse de.” [Ahmed ve Tirmizi rivayet etti.]

Bugün Yemen halkının, kanlarını ve servetlerini koruyacak, sömürgeci kafirleri, araçlarını ve fikirlerini ülkelerinden kovacak ve kurulduğu ilk günden itibaren şeriatın hükümlerini uygulamaya koyacak olan Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti yeniden kurmak için muhlis evlatlarıyla birlikte ciddi şekilde çalışmaktan başka çaresi yoktur. Böylece Allah’ın kulları üzerindeki rızası gerçekleşecek ve onları nusreti ve iktidarıyla destekleyecektir. Zira Celle ve Âla, şöyle buyurmuştur: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْناً يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئاً وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ “Allah, sizlerden iman edip salih amel işleyenleri, kendilerinden öncekileri yeryüzünde Halîfe kıldığı gibi onları da yeryüzünde Halife kılacağını, onlar için seçtiği dinlerini (İslam’ı) yeryüzünde hâkim kılacağını, (geçirdikleri) bu korkularını güvene çevireceğini vaadetti. Zira onlar yalnız Bana kulluk ederler ve hiçbir şeyi Bana ortak koşmazlar. Her kim de bundan sonra inkâr ederse işte onlar fâsıkların ta kendileridir.” [Nur-55]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Abdullah Bâzib – Yemen