- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Trump'a İtaat: Pakistan'ın Yöneticisi, Müslümanları Değerli Minerallere Erişim Haklarından Mahrum Bırakıyor!
Haber:
18 Kasım 2025 tarihinde, Pakistan Associated Press, “Pakistan'ın madencilik sektöründe önemli ilerlemeler kaydedildiğini ve bunun sonucunda Pakistanlı özel şirket Himalayan Land Exploration Company ile Amerikan şirketi Nova Minerals arasında, ülke genelinde değerli madenlerin araştırılması ve geliştirilmesi için stratejik bir ortaklık kurulduğunu” bildirdi.
Yorum:
ABD borsasında işlem gören Nova Minerals şirketiyle yapılan bu ortaklık, Trump'ın Pakistan'da akıllı telefonlardan tıbbi cihazlara, en son savaş uçaklarından askeri silahlara kadar her şeyi çalıştırmak için kullanılan nadir toprak elementleri üzerindeki kontrolünü güçlendirmeye yönelik planında önemli bir adım daha teşkil ediyor.Trump'ın planı, şu anda Amerikan şirketleriyle yapılan önemli anlaşmayı şahsen denetleyen Pakistan yöneticisi Asım Munir tarafından tam olarak uygulanıyor.
Başbakanlık Ofisi, 8 Eylül 2025'te, "ABD Stratejik Metaller ve Mota-Engle gibi önde gelen iki küresel madencilik ve altyapı şirketinin temsilcilerinin de aralarında bulunduğu üst düzey bir ABD heyetinin, Başbakan Muhammed Şahbaz Şerif ile bir araya geldiğini ve toplantıya Kara Kuvvetleri Komutanı Mareşal Syed Asım Münir ve birkaç federal bakanın da katıldığını" duyurdu. Ve şu eklemeden bulundu: “Bu anlaşmanın ilk aşamasının Pakistan'ın hayati mineral sektörüne yaklaşık 500 milyon ABD Doları tutarında yatırımlar getirmesi bekleniyor.”
Daha sonra 25 Eylül 2025 tarihinde Beyaz Saray'da düzenlenen bir toplantı sırasında Pakistan yöneticisi, Başkan Trump'a Pakistan minerallerinin örnekleriyle dolu ahşap bir kutuyu gururla takdim etti.
2 Ekim 2025 tarihinde PR Newswire, “Pakistan'ın zenginleştirilmiş nadir toprak elementleri ve hayati minerallerden oluşan ilk sevkiyatını ABD'deki Strategic Minerals Corporation'a (Amerikan Stratejik Metaller Şirketi) başarıyla teslim ettiğini” duyurdu.Şirketin CEO'su Stacey W. Hastie, "Bunu, Pakistan'ın Frontier Works şirketiyle birlikte ABD'ye temel mineralleri sağlamak için çıktığımız heyecan verici yolculuğun ilk adımı olarak görüyoruz" açıklamasında bulundu.
Aslında Trump, Çin ile şiddetli bir ekonomik rekabet içinde olduğu ve ABD ekonomisinin de krizden geçtiği bir dönemde, Çin'in kontrolü altında olmayan nadir minerallere erişim gücü nedeniyle tamamen Pakistan'a odaklanıyor.8 Eylül 2025 tarihinde, ABD'nin Pakistan Büyükelçiliği, Maslahatgüzar Natalie Baker'ın şu açıklamayı yaptığını duyurdu: “Trump yönetimi, hayati mineral kaynaklarının ABD'nin güvenliği ve refahı için önemini göz önünde bulundurarak bu tür anlaşmaları öncelikli bir konu haline getirmiş olup ABD şirketleri ile Pakistan'ın hayati mineral ve madencilik sektöründeki muadilleri arasında gelecekte de benzer anlaşmaların imzalanmasını görmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.”
Bu nedenle Pakistan'ın yöneticisinin Trump'ın nadir toprak elementleriyle ilgili planlarını ve Gazze vizyonunu uygulamaya koymaya çalıştığı için, Trump'ın 13 Ekim 2025'te onu “en sevdiğim mareşal” olarak nitelendirerek coşkuyla övmesi şaşırtıcı değildir.
Ey genel olarak Pakistan'daki Müslümanlar ve özel olarak da Müslümanların alimleri ve İslam daveti taşıyıcıları: Pakistan yöneticisi, İslam öncesi Hint yarımadasının kadim hükümdarlarının zihniyet ve psikolojisine sahiptir; zira o, Pakistan topraklarını ve onun üstündeki ve altındaki her şeyi kendi mülkü olarak görüyor.Eğer ona karşı çıkılmaz ve onun sınırı durdurulmazsa, daha önceki Pakistan yöneticilerinin yaptığı gibi, zalim yönetimi ve kişisel serveti için Amerika'nın desteğini güçlendirmek amacıyla ülkenin servetlerini tüketecektir.
Bizim azim dinimiz, Allah'ın hepimize bahşettiği servete ilişkin taviz verme konusunda sessiz kalmamızı caiz kılmamaktadır; zira İslam'da madenler, tüm Müslümanların ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılan kamu mülkiyeti olarak kabul edilmekte olup madenlerin herhangi bir bireye veya özel şirkete verilmesi caiz değildir. Nitekim Tirmizi, Şumeyr ve Ebyad bin Hammal’dan şunu rivayet etmiştir: أَنَّهُ وَفَدَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَاسْتَقْطَعَهُ الْمِلْحَ فَقَطَعَ لَهُ، فَلَمَّا أَنْ وَلَّى قَالَ رَجُلٌ مِنْ الْمَجْلِسِ: أَتَدْرِي مَا قَطَعْتَ لَهُ؟ إِنَّمَا قَطَعْتَ لَهُ الْمَاءَ الْعِدَّ. قَالَ: فَانْتَزَعَهُ مِنْهُ “O, Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’i ziyaret ederek yerini belirttiği bir tuz madeninin kendisine ikta edilmesini istedi. Allah’ın Resulü de bu tuz madenini ona ikta etti. Tam oradan ayrılacağı sırada meclisteki bir adam dedi ki: "Ona ne ikta ettiğinizi biliyor musunuz? Ona kesilmez bir suyu ikta ettiniz. Bunun üzerine Ebyad: Bundan vazgeçtiğini söyledi.”Nitekim bu hadisin şerhinde, hicri 593 yılında vefat eden celil âlim Burhaneddin el-Merginanî, “El-Hidâye Şerhu Bidâyeti’l-Mübtedî” adlı eserinde şöyle yazmıştır: (İmamın, tuz ve insanların kendisinden su çektiği kuyular gibi Müslümanlar için vazgeçilmez olan şeyleri ikta etmesi caiz değildir.) Hicri 1088 yılında vefat eden Şam’da Hanefi Müftüsü olan Alauddin el-Haskafi, " Dürrü'l-Muhtâr" adlı eserinde şöyle yazmıştır: İmamın, Müslümanlar için vazgeçilmez olan görünür madenleri, yani Allah'ın yeryüzündeki madenlere koyduğu özleri belirgin olan tuz, sürme, katran ve petrol gibi madenleri ikta etmesinin caiz olmadığını biliyorum.
O halde Pakistan yöneticisinin uyguladığı bu münkere karşı sesimizi yükseltelim ve bir sanayi devrimi gerçekleştirmek için nadir toprak elementlerinin kullanımını sağlayacak Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurmak için çalışalım ki böylece Pakistan, Hilafetin irtikaz noktası olsun.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Musab Umeyr – Pakistan



