Pazartesi, 21 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu

No: BG-BA-2022-MB-TR-10 H. 21 Şa'bân 1443
M. Perşembe, 24 Mart 2022

Kadın Hakları Örgütlerinin Kadın Ayrımcılığı ve Şiddetini İslam Miras Hukuku İle İlişkilendirme Kampanyasının Amacı, İslam Hükümlerini Toplumdan Yok Etmektir

10 Mart 2022 ‘de yerel bir kadın hakları örgütü olan Bangladeşli Nari Pragati Sangha (BNPS), miras ve aile hukukunda kadınlara eşit haklar vermek için Bangladeş’teki aile hukukunun değiştirilmesini ve yeni bir yasa çıkarılmasını talep etti. Bir etkinlikte İslam’a öfke kusan Bangladeşli Nari Pragati Sangha, miras hukuku üzerinde dinin egemen olduğunu söyledi. Bu sözde aktivistler ve laik ateistler, kadınlara yönelik ayrımcılık ve şiddeti sona erdirmek için ekonomik statülerinin güçlendirilmesi, miras da dâhil olmak üzere tüm varlıklar ve mülkler üzerinde kadınlara eşit haklar verilmesi gerektiğini savunuyorlar. Bu sahtekâr ve aşağılık Batı yanlısı aktivistler, insanların temel hakları konusunda hiçbir zaman endişe duymazken, İslam’ı baltalamak için hiçbir çabayı esirgemiyorlar. Kadınlara yönelik süregelen ayrımcılığı ve şiddeti kasıtlı bir şekilde İslami mevzuatla ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Hayatımızda İslam’ın hükümlerinden geriye kalanlarla mücadele görevini ve Bangladeş’teki Müslümanları laikleştirmek için İslami hükümleri Batılı küfür yasalarıyla değiştirme misyonunu üstleniyorlar. İslam’ı kadın düşmanı olarak yaftalayarak bu tür iftira kampanyalarına öncülük ediyorlar. Kadınlara karşı ayrımcılık ve baskının nedeninin, mevcut miras hukuku olmadığını, aksine kadınları sefalete sürükleyenin laik yönetim sistemi olduğunu çok iyi biliyorlar. Bangladeş’te gebelik nedeniyle işten çıkarmaların ve diğer cinsiyete dayalı ayrımcılığın nedeni İslam miras hukuku mu? Bu aşağılık aktivistlerin, Bangladeş Ticaret Şirketi (TCB) ürünlerini satın almak için saatlerce uzun kuyruklarda bekleyen ama hiçbir şey alamadan geri dönen kadınların son zamanlardaki dayanılmaz acılarından hükümeti sorumlu tuttuklarını hiç gördük mü? Açgözlü kapitalistlerin kar maksimizasyonu için kadınlarımızın konfeksiyon fabrikalarında çok ucuza çalıştırılmalarından rahatsız ve tedirgin oluyorlar mı?

Gerçek şu ki, Batı uygarlığı kadınları ‘eşitlik’ ve ‘güçlendirme’adına karanlığa sürüklüyor. Fakat Batı uygarlığı sözde ‘eşitlik’ düşüncesiyle herhangi bir başarıya ulaşabilmiş midir? Kadınların ezilmesinin temel nedenlerinin aile, annelik ve geleneksel evlilik gibi fikirler olduğunu, kadınların bu fikirlerden “özgürleştirilmesi” gerektiğini savunuyorlar. Bu söylemleri, evlilik yaşamlarında ve ebeveyn sorumluluklarında erkekler ve kadınlar arasında çatışmaya yol açtı. Batıda ailelerin parçalanmasına neden oldu ve nihayetinde ailelerini ve sosyal dokularını yok etti. Nihayetinde Batı ‘eşitliği’, kadınların yükünü ve erkeklerin sorumluluklarını artırdı, onları sonsuz zorluklar ve ıstıraplar döngüsüne itti. Batılı kadınlar, artık doğal aileyi ve yüce annelik değerini bile baltalıyor, bu nedenle Batı uygarlığı nesil kaybı yaşıyor, üreyemiyor. İşin doğrusu Batı uygarlığı, kadınları ‘özgürleştirdi’, ama sadece nesnelleştirdi, cinselleştirdi ve onları siyasi gündemleri için kullandı. Şimdi sözde kadın hakları grupları, bu kokuşmuş Batılı kapitalist fikirlerini ve değerlerini toplumumuza yerleştirmek, kadınlarımızı, çocuklarımızı, aile yapımızı felakete sürüklemek için yorulmadan usanmadan çalışıyor. Yozlaşmış ve sahte liberal fikirleriyle Müslümanların zihinlerini kirletemeyen bu baş belası örgütler, şimdi de hukuki mücadele veriyorlar.

Ey İnsanlar! Bugünlerde kadınların dayanılmaz acılar çektiği yadsınamaz. Kadınlara zarar veren ve sefalete sürükleyen, İslam’ın miras hukuku değil, İslam’ın bütünüyle uygulanmamasıdır. İslam’da akrabalar arasında miras hukukunda 34 olasılık söz konusu. 11 vakada kadın erkekle aynı ve sadece 4 vakada kadın erkeğin yarı payını alır. Diğer 14 vakada, kadın erkekten daha fazla pay alır. Bu şekilde İslam, kadınlar için bir rahmettir ve miras haklarını güvence altına aldı. Ömer b. Hattab (ra) şöyle dedi: Allah’a yemin olsun ki, biz cahiliye döneminde kadınları bir şey saymazdık. İslâm gelip Allah onlardan bahsedince, onların da bizim üzerimizde hakları olduğunu gördük...

İslam, kadınların statüsünü yüceltmek için mükemmel bir vizyon sunar, kadınlar da ailelerine ve evlerine harmoni vermek için hayati rol oynar. İslam’a göre kadın ve erkek doğası ve özellikleri itibariyle aynı değil, o yüzden İslam, toplumsal uyumu sağlamak için rollerini, haklarını ve sorumluluklarını birbirlerini tamamlayacak şekilde düzenledi. İslam Devletinde kadınlar eğitim alacak, çalışacak ve uzmanlık alanlarında başarılar sergileyecektir. Yöneticilik dışında devlette herhangi bir görevini üstlenebileceklerdir. Müslüman kadınların en önemli haklarından biri de siyasetle uğraşmaktır. Ümmet Meclisinin bir üyesi olarak mecliste ümmetin meselelerini tartışacaklardır. İslam’ın ikinci Halifesi Ömer bin Hattab, zekâsı ve anlayışı nedeniyle bazı siyasi konularda Şifa bint Abdullah’a danışır ve sık sık görüşlerini diğerlerine tercih ederdi. Dolayısıyla bu tür gerçekten güçlü kadınlar, siyasetiyle, ekonomisiyle, eğitim ve yargısıyla İslam’ın, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet sisteminde büsbütün uygulanmasıyla ancak yetişebilir. İslami sistemin kapsamlı uygulaması sayesinde Hilafet, kadınlara hak ettikleri statüyü ve itibarı yeniden kazandıracaktır. Çünkü Hilafet, sadece bazı yasaları uygulamakla kalmayacak, aynı zamanda hem erkeklere hem de kadınlara bir bakış açısı verecek, bu bakış açısıyla İslam uygarlığını eşsiz ve aydın bir uygarlık haline getireceklerdir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

وَالْمُؤْمِنُونَ وَالْمُؤْمِنَاتُ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ يَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ وَيُقِيمُونَ الصَّلَاةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَيُطِيعُونَ اللَّهَ وَرَسُولَهُ أُولَٰئِكَ سَيَرْحَمُهُمُ اللَّهُ إِنَّ اللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ  Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar. Namazı dosdoğru kılar, zekâtı verirler. Allaha ve Rasûl’üne itaat ederler. İşte bunlara Allah merhamet edecektir. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.[Tevbe 71]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Bangladeş Vilayeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
H. M. Siddque Mansion 55/A Purana Patlan, 4th Floor / Dhaka 1000 / Bangladesh
Telefon: +(880) 17 13 00 88 22
www.khilafat.org
Fax: +(880) 29 55 88 54
E-Mail: info@khilafat.org

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER