حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: HT-BA-2023-MO-TR-02 |
H. 18 Raceb 1444 M. Çarşamba, 08 Şubat 2023 |
Hapis... Tecrit... Çaresizlik!
Geçenlerde, Filistinli kadın esir Şuruk El Beden, 14 aylık idari tutukluluğunun ardından Damon Hapishanesi’nden serbest bırakıldı. Şuruk, özgürlük duygusu hissetmediğini, veda bile edemediği cezaevindeki arkadaşları için acı ve korku duyduğunu söyledi. Damon Hapishane yönetimi, işgal altındaki Kudüs’te şehit Hayri Alkam operasyonunu kutladıkları gerekçesiyle esaret altındaki kadınlara yönelik yeni bir baskı ve susturma operasyonu başlattı. Susturma timi, kadın esirlerin odalarını soğuk su sıktı. Sonra odalara baskın yapıp kadın esirleri darp etti, elektroşoklu cop kullanarak onları sürükleyip tek kişilik hücrelere koydu.
Filistinli Esir Kulübü’nün verilerine göre, işgal güçleri son bir yılda 172 Filistinli kadını tutukladılar. Şuanda kadın esir sayısı, üçü çocuk olmak üzere 28’dir. Kadın esirlerden altısı tutuklandıkları sırada yaralandı. Esir İsra Ceabis’in durumu, 2015 yılında tutuklanması sırasında aldığı önemli yanıklar sonucu vücudunda ciddi şekil bozuklukları meydana gelmesi nedeniyle en zor vaka olarak kabul edilmektedir.
Damon Hapishanesi, işgal altındaki Hayfa semtinde Daliat El Karmel’de yer almaktadır ve bir bölümü kadın esirlere tahsis edilen Yahudi varlığına ait cezaevlerinden biridir. İngiliz Mandası dönemine ait bir cezaevidir, başta tütün deposu olarak inşa edilmiş olsa da daha sonra kadın ve erkek cezaevine dönüştürülmüştür. İşgal varlığına ait en ağır cezaevlerinden biridir.
Baskı kampanyası sırasında kadın esirlere yönelik fiziksel şiddet, önceki yıllara göre son beş yılda iki kat artmıştır. Kadın esirler, hücre cezası ile Damon Hapishanesinde günlük baskıya maruz kalmaktadır. Hücre cezası, cezaevi yönetiminin kendince ileri sürdüğü bir bahaneye göre kadın esirleri cezalandırmak için sürekli olarak kullanılan bir yöntemdir. Kadın esir tecrit edildiğinde, kantin alışverişi yapmaktan, “fora” yani cezaevi avlusuna çıkmaktan, kıyafet almaktan men edilmekte, nem kokulu bir battaniye verilip hücre kapısına bir gardiyan dikilmektedir. Diğer bir deyişle kadın esir, gerçeklikten tamamen soyutlanmakta, diğer kadın esirler veya avukatla iletişim kurmasına ve ziyaretçilerinin gelmesine izin verilmemektedir. Hapishaneye yerleştirilen ve mahremiyetlerini ihlal edilen güvenlik kameralarından bahsetmiyorum bile. Kadın esirler, Hasharon cezaevindeki kameraları protesto etmişlerdi.
Yıllardır kadın esirler ailelerinden, eşlerinden, çocuklarından uzakta, çetin ve zor şartlar altında bir yaşam sürmektedir. Kadınlarla, yaşamlarıyla, onurlarıyla ve haklarıyla ilgilendiklerini iddia eden kadın hakları dernekleri ve feminist dernekler, ne onların savunuculuğunu yapmakta ne de acılarını paylaşmaktadır. Kusurları ve kötü niyetleri açığa çıkan, hak ve eşitlik bahanesiyle Müslüman kadına zarar vermek isteyen bu dernek ve kuruluşlar, aslında, onu evinden çıkarıp, iffetinden ve haysiyetinden soyutlayıp Batılı bir kadına dönüştürmek istemektedir. Kadın ve erkek tüm esirleri sadece Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devleti özgürleştirecek, yeryüzünü kurtaracak, onurları koruyacaktır.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizbuttahrir.today |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |