Pazar, 20 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır
Medya Bürosu

No: MSu2013BAu20132011u2013MBu2013TRu20130016 H. 6 Safer 1433
M. Cumartesi, 31 Aralık 2011

- Basın Açıklaması - Yeni Anayasa Hakiki Bir İslami Anayasadan Başkası Olmamalıdır

Bu günlerde Mısır'ın siyasi çevrelerinin gündemi yeni anayasadır. Zira partiler ve liberal güçler, hatta askeri konsey de dahil İslami Hilafet Devleti olan İslam yönetimine susamış Mısır halkının ezici çoğunun duygularını ifade eden İslami anayasa istememektedirler. Bunların istememeleri açıktır ve bunda hiç şüphe yoktur. Bu yüzden yeni anayasaya ilişkin kendi görüşlerini zorla kabul ettirmeye çalışmaktadırlar. Tıpkı askeri konseyin sivil, laik ve demokrat devlet anlayışını pekiştiren ‘‘Essilmi Belgesini'' zorunlu kılmaya çalıştığı gibidir. Ancak bunda başarısız olunca alternatif olarak başka bir plan aramaya başladı. İşte bu yüzden millet meclisine eş değerli tuttuğu ve anayasa hazırlığı için ortak kıldığı İstişari Meclisi kurdu. Yine  bunda da başarısız olmuştur. Bu nedenle; anayasa hazırlığı hususunda belli bir tarafın ‘İslamcıların' sınırsız yetki sahibi olmaması için anayasa kurucu meclisinin parlamenter olmayan üyelerinin seçilme prensiplerini koymak için kullanmak gerekirdi. Tıpkı 28/12/2011 tarihinde İstişari Meclisin resmi sözcüsü Muhammed El-huli'nin açıkladığı gibi. Diğer taraftan  Nur partisi başkanı Dr. İmad Abdulğafur'da; yeni anayasanın hazırlanması için partisinin hukuki bir heyet oluşturmaya başladığını ve en iyisini seçmek için bütün anayasa ve ‘eski tecrübeler'den yararlanabileceğini açıkladı. Ayrıca bu partinin sözcüsü Dr. Yusri Hammad 27/12/2011 tarihinde El-mısri gazetesine verdiği demeçte, kendi partisinin hazırlayacağı anayasa tasarısında ülke yapısına uygun olmadığı gerekçesiyle başkanlık sisteminin yer almayarak benimsenmeyeceğini ve devlet yapısında bir dengesizliğin meydana gelmemesi için İslam şeriatını ‘tedrici' olarak tatbik etmeye çalışacağını açıkladı.

Biz de bunlara deriz ki; insanların İslam'a karşı teveccüh göstermesi fıtridir. Bunu da millet vekili seçimlerinin birinci ve ikinci kademeli sonuçları kanıtlamıştır. Batı ise gerçek İslam'ın bir devlet ve bir toplum şeklinde hayat vakıasına tekrar dönmesinden açık olarak endişelenmektedir. Onun avaneleri insanları bu teveccühten ne kadar saptırmaya çalışsalar da ve sivil toplum örgütleri ne kadar imkan sarf etse de, asla başaramayacaklardır. Allah [Subhânehu ve Te'alâ] şöyle buyurmuştur:

إنّ الّذينَ كَفَروا يُنْفِقونَ أموالَهُمْ لِيَصُدّواعنْ سبيلِ اللهِ، فَسَيُنْفِقونَها ثُمَ تَكونُ عَليهِم حَسْرَة ثُمَّ يُغلَبون.

O kâfirler, şüphesiz mallarını Allah yolundan alıkoymak İçin harcarlar.  İşte paralarını harcayacaklar, ama; sonra bu harcama, onlara bir yürek acısı olacaktır. Sonra da yenilgiye uğrayacaklardır. Kâfir olanlar, toplanıp cehenneme sürüleceklerdir.Enfal 36

Mısır'da İslami projeye sahip olanlara da deriz ki; sizin bu anayasanın İslami olması için Mısır anayasanın ikinci maddesini yeterli görmeniz yanlıştır. Çünkü bu madde İslam'ın hükümleri değil şeriatın ‘ilkeleri' şeklinde geçmektedir ki bundan hiç bir fayda sağlayamayan adalet ve eşitlik ilkeleri gibi genel kelimeler kasd edilmektedir. Ayrıca bu madde geçtiği gibi ‘‘yasama için baş kaynak'' ifadesi de İslam dışındaki diğer kaynakların hükmüne başvurmayı reddetmez. Peki biz size sorabilir miyiz: Şeriatı uygulamak devletin yapısında dengesizlik mi meydana getirecek? İslam da tedrici olarak nasıl uygulanabilir? Şayet siz gerçekte İslami anayasa istiyorsanız onun ilk maddesi aşağıda belirtildiği gibi şu şekilde olmalıdır: ‘İslam akidesi devletin esasını oluşturur. Öyle ki, İslam akidesini esas kılmaktan başka hiçbir şeyin varlığı devletin yapısında, kuruluş veya kontrolünde yahut devletle ilgisi olan diğer bütün alanlarda geçerli olamaz. Aynı zamanda İslam akidesi şer'i kanunlar ve anayasanın esasını oluşturur. İslam akidesine aykırı olan kanun veya anayasa ile ilgili hiçbir şeyin bulunmasına müsaade edilmez'. İslam'ın yönetime taşınması ve alemlerin Rabbinin bizden istediği devleti ikame etmek için size bir kez daha hatırlatıyoruz; gelin şu altın fırsatı kaçırmayın.

Askeri konseye de deriz ki; İslam ile yönetilmekten başkasına rıza göstermeyen ümmetin seçtiğinden yana olmalısınız. Bu da ancak Raşidi Hilafet Devleti ile mümkün olabilir. Zira bu hem Rabbimizin vaadi hem de Nebi (صلى الله عليه وسلم) Efendimizin müjdesidir ki bu devlet ümmeti ‘insanlar için çıkartılmış en hayırlı ümmet' olan eski konumuna kavuşturacak ve kendini de dünyanın süper gücü olarak kabul ettirecektir. Hizb-ut Tahrir olarak biz sizi nübüvvet metodu üzere bir Hilafet  ilan etmek için bizimle beraber çalımaya davet ediyoruz. Önünüze de bu devlette uygulanması için hizbin hazırladığı anayasayı koyuyoruz.

Mısır'daki Kıptilere deriz ki; onlar veya diğer gayrı müslimler de diğer tebalar gibi İslam devletinin tebalarıdır. Onların hem tebalık, hem koruma, hem yaşam garantisi, hem güzellikle davranma ve hem de yumuşak huylulukla davranma hakkına sahip olduğu gibi yine onlar müslüman ordusuna katılabilir ve savaşabilirler. Ancak savaş onların üzerine mecburi değildir. Aynı zamanda onlar Müslümanların sahip olduğu haklardan da yararlanabilirler, sorumlu olduğu görevleri onlar da yerine getirmekle sorumludurlar. Kadı karşısında, işleri gözetlemede ve muamelat ve ukubat ile ilgili hükümler tatbik edilirken her hangi bir ayırım olmaksızın Müslümanlara davranıldığı gibi onlara da aynı şekilde davranılacaktır. Müslümanlara karşı adaletli davranma görevi onlar için de geçerlidir. İşte bu haklarınızı koruyacak, emanı ve güveni sağlayacak olan tek şey sadece İslam anayasasıdır. Allah [Subhânehu ve Te'alâ] buyurdu ki:

فَلا وَرَبِّكَ لا يُؤمنونَ حَتّى يُحَكَّموكَ فيما شَجَرَ بَيْنَهُمْ ثُمَّ لا يَجِدوا في أَنفُسِهِمْ حَرَجَاً مِمّا قَضَيْتَ وَيُسَلِّموا تَسْليما

Hayır, Rabbine andolsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem yapıp, sonra da verdiğin hükümden dolayı içlerin­de hiçbir sıkıntı duymadan tam bir teslimiyetle teslim olmadık­ça İman etmiş olmazlar.Nisa 65

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
31 el-Cela’ Caddesi, Kahire / Mısır
Telefon: Tel: +(20) 2 27738076 – 5119857010
www.hizb.net/
E-Mail: hizb.ut.tahrir.eg@gmail.com

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER