Hindistan Birliği’nin işgal altındaki Keşmir’i zorla ilhakının birinci yıldönümü vesilesiyle 5 Ağustos 2020 Bajwa-İmran rejimi, ISPR aracılığıyla bir şarkı yayımladı. Şarkıda Hindistan’a işgal altındaki Keşmir’i terk etme, Pakistan Müslümanlarına da işgali kınama çağrısı yapıldı. Tarih, şarkı şöyle dursun itiraza binaen işgalci zalimin işgalden vazgeçtiğine tanık oldu mu? Sadece ateş, kan ve çelik işgalci zalimleri geri çekilmeye zorlar. Nitekim Azad (kurtarılmış) Keşmir’in kurtuluşu cihat yoluyla gerçekleşmiştir. İşgal altındaki Keşmir ve Pakistan Müslümanları, Pakistan silahlı kuvvetlerinin seferber olması için bir yıl bekledikten sonra hükümetin sadece şarkısına ve içi boş sloganlarına tanık oldular. Gerçekten de rejim, yaralarımıza tuz serpiyor, silahlı kuvvetlerimize hakaret ediyor. Modi’ye savaş envanterimizin yetersiz kaldığını, bu yüzden eğlence endüstrisine başvurmak zorunda kalındığını lanse ediyor.

Çıkarlarımızı ve kutsallıklarımızı koruma konusunda Bajwa-İmran rejimine nasıl güvenebiliriz? Şahdamarımızı satanlar, tüm vücudumuzu satabilir. Modern savaş uçaklarına, tanklara, balistik seyir füzelerine, denizaltılara, deniz gemilerine, hava savunma sistemlerine, topçulara, taktik ve stratejik nükleer silahlara, zafer ya da şehadete susamış altı yüz binden fazla askerimize rağmen omurgasız Bajwa-İmran rejimi, şarkı söyleme, Kontrol Hattı’nda fotoğraf çekme, bir otoyola yeniden isim verme gibi göstermelik yollara başvuruyor. Böyle yaparak hain rejim, yıldönümünü kutlamak, meydan okuma olmaksızın konsolidasyonuna sürdürmek için Hindu devletine yeşil ışık yakmış oldu.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri! Bajwa-İmran rejimi, ihanetini sergiliyor, Hindu devletinin işgalini kolaylaştırmak için Amerika’nın emriyle sizi prangalara vuruyor. İşgal altındaki Keşmir kardeşlerimiz, savaş uçakları ve tanklarınızın kükremesine, toplarınızın ve füzelerinizin patlamasına, yürüyüşünüze ve tekbir seslerinizle gökyüzünün inlemesine özlem duyuyor. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

مَنْ لَمْ يَغْزُ أَوْ يُجَهِّزْ غَازِيًا أَوْ يَخْلُفْ غَازِيًا فِي أَهْلِهِ بِخَيْرٍ أَصَابَهُ اللَّهُ بِقَارِعَةٍ“Kim savaşmazsa veya bir savaşçıyı donatmazsa veya savaşçının ailesine iyi bir şekilde bakmazsa, kıyamet gününden önce Allah ona büyük bir bela verir.”^{[Ebu Davud]} Yine Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَاعْلَمُوا أَنَّ الْجَنَّةَ تَحْتَ ظِلاَلِ السُّيُوفِ“Bilin ki cennet, kılıçların gölgesi altındadır.”^{[Ebu Davud]}

Demokrasi ve diktatörlük, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in cihat emrine uymanızı, dünyada izzet, ahirette yüksek statü elde etmenizi istemez. Yeter artık. Öyleyse bu ihanet silsilesini durdurun. Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devletinin yeniden kurulması için hemen nusret verin. O zaman Raşidi Halife, işgal altındaki Keşmir’in kurtuluşu için size önderlik edecek, böylece, Hindu müşriklerinin nefret edeceği ve müminlerin sevineceği bir günde Srinagar’da Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in bayrağını dalgalandırabileceksiniz.