- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti:
#HilafetZamanı
Pakistanlı Müslümanların yaşam biçimi olarak İslam’a döndükleri bir zamanda, Hilafet sistemi hakkında bilinçlendirmek için, Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti şu başlıkta geniş kapsamlı sosyal medya kampanyası başlattı:
Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti:
#HilafetZamanı
Zaman Hilafet zamanı!
Ey Rabbimiz, bize kalkanımız olan, Nübüvvet Metodu Üzere Raşidî Hilafet’i Nasib et… Amin Ya Rabbi.
Cuma 20 Rebi-ül Evvel 1442 H El Muvafık 6 Kasım 2020 M
#Time4Khilafah |
İslam Nizamına Giriş – İçindekiler |
Yönetim Sistemi |
Vatandaşlık |
Hukuk Sistemi |
Dış Siyaset |
Eğitim Sistemi |
İktisat Sistemi |
Hilafetin Tarihi |
İslami Uyanış |
Yönetim Sistemi |
#HilafetZamanı
İslâm’da Yönetim Şekli ne Federal Sistem ne de Cumhuriyet değildir
Pakistan'ın federal sisteminde, federasyonun başkenti ve eyaletler her zaman güç için yarışıyor. Anayasanın 18. Maddesi olsun veya NFC ödül dağıtımı olsun, eyalet ve federal hükümetler sorumluluklarını en aza indirmek için uğraşırken en fazla fayda arayışı içindeler. Bu durum Pakistan’ın siyasal istikrarsızlığına yol açıyor ve aynı zamanda zayıflatıyor. İslâmi Hilafet Devletinde her vilayete valileri Halifenin kendisi atar ve Halife doğrudan valilerin başarılarından sorumludur, böylece tüm bölgelerin üzerine etkili otorite sağlamış olur. Bu valiler doğrudan Halifeye ve Ümmet Meclisindeki temsilcilere hesap vermek zorundalar, aynı şekilde Halife ile Valilerde devletin uyguladığı Şer-i kanunlara bağlıdırlar.
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId65cf910585
#HilafetZamanı
Hilafet Devletinde Halifenin Tayin Ettiği Muavinler Demokratik Sistemin Bakanlarından Farklıdırlar.
Hilafet’te federal kabine kavramı yoktur. Tarım, sağlık ve eğitim dairelerine Halife tarafından tayin edilen uzmanlar başkanlık eder. Halife kendisine, herhangi bir daireye özel olmayıp, genel yönetimin her sahasında kendisine yardımcı olan, bir veya birkaç muavin tayin eder. Rasulullah Sallallahu aleyhi ve Sellem kendisine Medine’de Ebu Bekir’i (ra) ve Ömer’i (ra) muavin olarak tayin etmişti. Sonraları ise Ebu Bekir Ömer’i, Ömer Osman’ı ve Osman ise Ali’yi (Allah Onlardan Razı Olsun) muavin olarak tayin etmişlerdi.
Hilafet Devletinde Kadınlar Ümmet Meclisine Üye Olabilirler
Kur’an ve Sünnete göre bir yöneticinin yedi zorunlu şartlarından biri yöneticinin erkek olmasıdır. Rasulullah Sallallahu aleyhi ve Sellem dedi ki: لَنْ يُفْلِحَ قَوْمٌ وَلَّوْا أَمْرَهُمْ امْرَأَةً “İşlerini (yönetimlerini) kadına teslim eden bir toplum kesinlikle felah bulmayacaktır.” (Buhari) Bundan dolayı, bir kadın idareye ait olan herhangi bir dairede görev üstlenebilir, yönetim müstesna. Kadın hâkim olabilir veya Halifeye Ümmet Meclisi üyesi olarak danışmanlık yapıp hatta muhasebe edebilir çünkü Ümmet meclisi yasama ve yönetme görevi üstlenemez.
#HilafetZamanı
Fasık Biri Müslümanların Yöneticisi Olamaz
İslam, yöneticinin belirleyici şartlarını, siyasi kazanımlara götürecek yasa yapma ihtimali olan insanın kendi kararına bırakmamıştır. Aksine, zorunlu yedi şart İslâmî metinlerden alınmıştır. Bunlardan biri yöneticinin adil olmasıdır. Bundan dolayı Halifeye, tayin ettiği muavinlerine, vilayetlerin valilerine ve şehir yöneticilerine İslâm’a uyma zorunluluğu vardır. Şeriatı önemsemediği bilinen ve onun kurallarına uymayan fasık biri yönetici olamaz.
#HilafetZamanı
Dış Güçlerin Maşası Olanlar, Müslümanları Yönetmeye Layık Değildirler
İslâmî yönetimde yöneticide aranan zorunlu şartlar arasından biri de yöneticin hür olması, köle olmaması. Başkasına ait olan bir köle, topluma yönetici olamaz. Bundan dolayı Hilafet devletinde, kendi görüşüne göre karar veremeyecek kadar etki altında olan bir yönetici, bu durumunu değiştirme ümidi kalmadıysa, görevinden uzaklaştırılmalıdır. Günümüzde batılı güçlerin körü körüne takipçileri olan, kendi fikir ve otoritesi olmayan mevcut Müslümanların yöneticileri bizleri yönetmeye layık değiller.
#HilafetZamanı
İslam Devletinin Yöneticisi Kâdir Olmalı
Kur’an ve Sünnete dayalı olarak, Hilafet Devletinin yönetimini üstlenen yöneticinin zorunlu şartlarının arasında halkın işlerini güdecek güce sahip olmasıdır (kâdir olması). Buna göre kamu siyasetinden bihaber olan dindar biri Müslümanları yönetmeye layık değildir. Benzer şekilde İslam’ın iktisâdî, içtimai ve yönetim sisteminden, iç ve dış siyasetinden bihaber politikacı Müslümanları yönetmeye layık değildir.
#HilafetZamanı
Demokrasi ve Diktatörlük – Küresel Sömürgeciliğe İtaat
Hilafet – Küfür Sisteminin Ebedî Olarak Kökünün Kazınması
#HilafetZamanı
Demokrasi – Batıya Hizmet Eden Zayıf Liderlik
Hilafet – Allah Subhânehû ve Teâlâ’ya Hizmet Eden Güçlü Liderlik
Vatandaşlık
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId3136b715d4
#HilafetZamanı
İslam, Devlet Tarafından Müslümanlara Karşı Casusluk Yapılmasını Yasakladı
Allah Subhânehû ve Teâlâ şöyle buyurdu: وَلَا تَجَسَّسُوا ‘’Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın’’ [Hucurat 12]. İslâmî Hilafet devletinde polis sadece harbî olan gayri Müslim memurlarla sık sık görüşen vatandaşlarına yargı izni şartıyla casusluk yapabilir. Harbî gayri Müslimler memurlar Müslümanlarla bilfiil savaş içinde olan yahut savaşmaları muhtemel olanlardır. Ancak günümüzde, İslam dünyasındaki mevcut yönetimlerin telefonları dinlemesi ve kendi halkımıza casusluk yapması yaygın bir hal almış durumda. Harbî olan gayri Müslimleri gözetlemeleri zorunlu olduğu halde, bu yöneticiler Müslümanların bu gayri Müslim düşmanlarıyla gizli toplantılar yapmaktadırlar. Bu yönetimler, kendi halkından korktukları için geniş bir casusluk şebekesine sahiptirler. Bunun nedeni, batı tarafından dikte edilmiş yasa ve politikaları uygulayan bu seküler yönetimlerin, günden güne artan çaba ile bu yönetimlerin kökünü kazımak isteyen İslam Ümmeti tarafından kabul edilmemeleridir.
#HilafetZamanı
Hilafet Devletinde Gayri Müslim Vatandaşlar
Hilafet devleti Müslüman vatandaşlarının temel ihtiyaçlarını, sağlık, eğitim ve güvenlik ihtiyaçlarını garantilediği gibi gayri Müslim vatandaşlarının da aynı ihtiyaçlarını garantilemektedir. Müslümanların aksine, gayri Müslim vatandaşların Cihad sorumluluğu yoktur. Gayri Müslim vatandaşların çeşitli idari bölümlerin üst düzey görevlerinde dahi yer alabilirler fakat gayri Müslimlerin yönetimle alakalı görevleri alması İslam tarafından yasaklanmıştır. Bundan dolayı onların Halifelik, Halifenin Muavinliği, vilayetlerin veya geniş bölgelerin valilik görevlerine getirilmeleri mümkün değildir. Bu, Kur’an’daki ‘’وَلَنْ يَجْعَلَ اللّٰهُ لِلْكَافِرٖينَ عَلَى الْمُؤْمِنٖينَ سَبٖيلًا Allah, kafirlere müminler aleyhine asla bir yol kılmayacaktır‘’(Nisa 141) ayetinden dolayıdır.
#HilafetZamanı
Cizye Sadece Vergidir
İslam Devleti gayri Müslim vatandaşlarına adalet, eğitim, güvenlik, sağlık ve istihdam için eşit fırsat sağlamaktadır. Cizye sadece gücü yeten, erkek gayri Müslimlere uygulanan vergidir. Gayri Müslim kadın, çocuk ve zihinsel engellilerden cizye alınmaz. Bu sistem Pakistan hükümeti tarafından zengin veya fakir olsun bakmadan, Müslümanlara ve gayri Müslimlere, kadınlara ve erkeklere, satış ve yakıt vergisi uygulayan zalim, kapitalist, seküler vergi sisteminden kat be kat daha üstündür. Vergi gelirleri daha sonra yabancı, faiz yiyen finans kurumlarının cebine konur, Müslümanlar ve gayri Müslimler temel sağlık, eğitim ve güvenlik olanaklardan mahrum kalır.
#HilafetZamanı
Hukuk Sistemi
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId210f6c7c92
#HilafetZamanı
İslam’da Üç Türlü Hakim Vardır
Birinci tür hakim; cinayet, ceza, boşanma gibi insanlar arasında oluşabilecek anlaşmazlıklar hakkında hüküm veren hakim. İkincisi ise Muhtesip hakimi, stokçuluk, satışta hile gibi toplum hakkına zarar veren aykırı davranışlar ile ilgili olarak hüküm veren hakim. Üçüncüsü; ister Halifeye, ister valisine veya başka bir yönetim dairesine karşı olsun, devlet yöneticileri ve devlet yetkilileri nezdindeki haksız eylemlerin hakimidir. Bu hakimlerin hepsi kendi alanlarında Şeriat hükümlerine göre yargılamada tam yetkiye sahiptir. Onların kararı belirleyicidir ve başka bir Hakim, hatta Halife tarafından dahi bozulamaz. Bundan dolayı, insanlar arasında adalet yerini çabuk bulur ve mahkemeden mahkemeye, daireden daireye gönderilmeden çetin bir adalet arayışına zorlanmazlar.
#HilafetZamanı
Muhtesip Hakimi
Muhtesip hakimi, kamu haklarını korumak için hızlı bir şekilde adaleti sağlayan önemli bir kurumdur. Muhtesip hakimi, yardımcı hakimleriyle birlikte, toplumun zarara düşmelerini engellemek için, piyasada herhangi bir hileye izin vermeyerek, tüccar ve esnafın doğru ölçüyle satmalarını sağlar. Bundan dolayı Muhtesip hakiminden oluşan hisbe mahkemesi, toplumun günlük meselelerinde hızlı adalet sağlamakla meşgul olan, seyyar bir mahkemedir.
#HilafetZamanı
Dış Siyaset
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId42b9d4b006
Dış Güçlerin Büyükelçileri
Mevcut demokratik dönemde, yabancı güçlerin büyükelçileri yöneticilerimiz için uzun bir talimat ve emir listesi getiriyorlar. Tam tersine, Hilafet zamanında, yabancı güçlerin elçileri ya Müslüman yöneticilerle ilişkileri geliştirmek için haraç ve hediyeler getirirlerdi ya da Müslüman silahlı kuvvetlerinin önemsiz hükümetlerini cihad yoluyla devirebileceği korkusuyla gelirlerdi.
#HilafetZamanı
Keşmir ve Filistin Kurtarılabilir
Keşmir ve Filistin'in Birleşmiş Milletler aracılığıyla kurtarılabileceği nafile umuduyla yetmiş yıl geçti. Demokratik ve diktatör hükümetler bugüne dek bizleri boşuna bununla avutuyor. Geçmişte, Abbasi Hilafetin valisi olan Selahaddin Eyyubi ordusunu cihada seferber etti ve Mescidi Aksa’yı birkaç yıl içinde kurtardı. Bugün, Keşmir ve Filistin’i kurtarma şerefini sahiplenmek için, güç ehlinden kim kalkıp da Hilafetin kurulması için Nusret verecek?
#HilafetZamanı
Birleşmiş Milletler – Hindu devletinde kölelik ve ABD emrinde Yahudi varlığı
Hilafet – İslam’ın Ordularını Harekete Geçirerek Keşmir ve Filistin’e özgürlük
#HilafetZamanı
Hilafet ve Cihad
Cihad, İslâmî yönetimin altında olduğunda gayri Müslim düşmanlar Müslümanlardan korkuyorlardı, fakat Hilafetin ilgasından sonra yönetim ve cihad birbirinden koparıldı. Hilafetin yerini cihaddan elini çeken ve cihadı çeşitli gruplara ve partilere devreden ulus devletler aldı. Bunun sonucunda Müslümanlar herhangi toprağı kurtarmaktan aciz kaldılar. Sonrasında bu cihad grupları da ortadan kaldırıldılar. Bugün tekrar Hilafeti kurarak cihadın devlet yönetimine bağlanması gerekir ki Müslümanlar utanç ve boyun eğme dönemini sona erdirsin.
#HilafetZamanı
İşgal altındaki Keşmir
Bugün Azad (kurtarılmış) Keşmir olarak bilinen bölge, ne Birleşmiş Milletlerde konuşma yaparak, ne de onun kararlarıyla, ne yakıcı güneşin altında yarım saat durarak, ne özgürlük şarkıları söyleyerek, ne uluslararası forumlarda ses çıkararak ne de geçit törenlerinde ve uçuş gösterilerinde silah sergisi yaparak kurtarıldı. Azad Keşmir sadece silahlı kuvvetlerle kurtarıldı, aynı şekilde işgal altındaki Keşmir sadece silahlı güçlerin düzenli cihadı ile kurtarılır.
#HilafetZamanı
Allah Subhânehû ve Teâlâ Cihadı Müslümanlara Farz Kıldı
Allah Subhânehû ve Teâlâ, cihadı Müslümanlara farz kıldı ve İslam Devleti bu görevi etkili biçimde yerine getirir. Hilafet devleti ya Cihad halindedir ya da Cihada hazırlık halindedir. Ancak her iki durumda İslam toplumunda savunma sanayisi ekosisteminin gelişmesini sağlıyor. Bu ekosistem, ağır makine sanayisi, yerel tedarik zincirleri, çoğu alanda araştırma geliştirme, üstün eğitim kurumlarında, üstün yazılım ve bununla ilişkili bilgi teknolojileri oluşturulmasını sağlayacaktır. Bu yerli kalkınma için olduğundan, yerli talebe dayalı ekonominin temelleri atılacaktır.
#HilafetZamanı
Eğitim Politikası
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId98c73c0a07
İslam ve Yenilik Temelli Eğitim Kurulması
Temeli İslam olan eğitim sistemi yenilikçiliğe engel ise, neden İslâmî Hilafet Devletinde, eğitim dahil, hayatın her safhasına İslâm’ın uygulandığı zamanlarda Hârizmî, Ebu'l Kasım El-Zehravi, İbn Nefis ve İbn-i Heysem gibi büyük alimler ve uzmanlar ortaya çıktı? Hristiyanlığın aksine İslam ile bilim ve teknoloji aralarında bir çarpışma yoktur. İslam ibadetlerle birlikte yönetimin, ekonominin ve içtimai nizamın sadece Kuran ve Sünnete dayalı olmasını farz kılar.
İslam, bireysel ibadetlerin yanı sıra egemen, ekonomik ve sosyal sistemlerin sadece Kur'an ve Sünnete dayanmasını, insanın ise evrenin gizemlerini keşfetmek ve bilimsel buluşlar yapmak için kullanılması gerektiğini zorunlu kılmıştır. İnsan aklını ise kainatın sırlarını keşfetmek ve bilimsel buluşlar yapmak için kullanılmalı. Yani İslam devleti her yönden güçlü bir devlettir.
#HilafetZamanı
Deneysel Bilimler
Fizik, kimya ve tıp gibi deneysel bilimlerin temeli akıl iken, insanlar ve hayatı düzenleyen çeşitli sistemler için doğruyu ve yanlışı belirlemenin temeli ise Allah’tan gelen vahiydir. Böylece İslam, deneysel bilimler ile insan hayatı ile alakalı kültürel bilimler arasında fark gözetir. Deneysel bilime dini kitapları temel almak ne kadar yanlış ise aynı şekilde aklı da; yönetim, ekonomi ve sosyal kurallar ve değerler için temel almak o kadar yanlıştır. Bundan dolayı, eğitim kurumlarında, İslâmî ilimlerle birlikte bilimsel ilimlerin eğitiminden geçirilmeli ki hayatın her alanı için doğru altyapıya ulaşmak mümkün olsun.
#HilafetZamanı
Teknoloji Geliştirmek
Hilafet Devletinin hüküm sürdüğü zamanlarda Müslüman bilim adamlarına teşvikler verilirken aynı çağda Hristiyan yönetimler bilimde araştırma yapıp ilerlemek isteyen bilim adamlarını ağır bir şekilde cezalandırıyorlardı. Müslümanlar yeni İslâmî şahsiyeti oluşturmak için dini eğitim görmenin gerekli olduğunu, aynı zamanda devletlerinin, Peygamber efendimizin misyonunu yerine getirmek için teknoloji geliştirmesinin gerekli olduğunu bildikleri için Hilafet devleti Kahire’den Bağdat’a büyük eğitim kurumları kurmuştu. Allah Subhânehû ve Teâlâ şöyle buyurdu:
﴿ هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَىٰ وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ ﴾
‘’O, Allah'a ortak koşanlar hoşlanmasalar bile dinini, bütün dinlere üstün kılmak için, peygamberini hidayetle ve hak dinle gönderendir.’’ (Tevbe 33)
#HilafetZamanı
İslam Bilimsel Bilgiye Kısıtlamalar Getirmez
Tesettürlü bir kadın, laboratuvarda bilimsel bir deney sırasında, tesettürsüz olan bir kadından farklı bir sonuca varır mı? Fark yoksa, neden belli bir zümre dini eğitim ve değerleri bilim, teknoloji ve yaratıcılığa engel olarak görüyor? Aslında batılıların düşünce ve gelişmesinden etkilenen bu güruh, İslam’ı, Kilisenin bilimsel ilme engel teşkil ettiği zamanların Hristiyanlığı ile kıyaslıyorlar. İslam bilimsel bilgi edinmeyi kısıtlamazken, hangi alanlarda deneysel bilimin temel alınması ve hangi alanlarda şeriat hukukunun temel alınması gerektiğini belirler.
#HilafetZamanı
Eğitim İçin Modern Araçlar ve Üsluplar
İslam Devleti, öğrencilerin entelektüel eğitimi için modern araç ve üslupları kullanacak, bu da sadece öğrencilerin İslami kişiliklerini inşa etme hedefine ulaşmak için değil, aynı zamanda hayatın her alanında uzman şahıslar yetiştirmek içindir. İslam'ın Ümmet inancını güçlendirerek, İslam'a olan sadakati pekiştirilecek, değerleri, medeniyeti ve kimliği korunacak ve İslam mesajını tüm dünyaya yayma yüce hedefine ulaşabilecektir. Bu nedenle eğitim, Ümmetin dünyadaki en yüksek konuma ulaşmasına ve İslam'ın sahte ideolojilerin üstesinden gelmesine olanak sağlamak için önemli bir rol oynayacaktır.
#HilafetZamanı
İktisat Sistemi
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProIdab3def06b3
#HilafetZamanı
Temel İktisadi Sorun
İslama göre ekonomik sorun servetin ve kaynakların toplumun her bir bireyinin yararlanabilmesi şeklinde toplumda dağıtılmasıdır. Günümüzün aksine, Hilafet Devletinde hedef ne döviz rezervlerini artırmak ne de ekonominin birincil göstergesi olarak gayri safi yurtiçi hasıla rakamının iniş çıkışını kullanmaktır. Bunun yerine, odak noktası toplumun her ferdinin temel ihtiyaçlarını karşılamak ve lüks ihtiyaçlarının doyumuna imkân sağlamaktır.
#HilafetZamanı
Altın Karşılığı Olmayan Para İstikrarsız Para
Bugün bütün dünyada dolaşımda olan kağıt (itibarî) para, hükümetler tarafından piyasaya sürülmesi dışında destekleyici hiçbir gerçek varlığa sahip değildir. Bunun anlamı, eğer herhangi bir sebepten dolayı bu hükümetler iflas edecek olursa veya ciddi kriz yaşayacak olursa bu tür kağıt para, kendi başına hiçbir değere sahip olmadığından çöpten küçük bir miktar değerli konuma gelecektir. Fakat İslam’da paranın temeli zaman ve mekana bakılmaksızın gerçek bir değere sahip olan altın ve gümüştür. Altın ve gümüşün değeri hükümet destekli meşruiyete ihtiyaç duymamaktadır. Böylece, altın ve gümüş bazlı para birimi, Allah Subhânehû ve Teâlâ’nın buyruğuna göre istikrarlı ve esnek bir para birimidir.
#HilafetZamanı
İslam İktisat Sistemi Gerçek Zenginlik Üretmenin Teminatıdır
İslam’ın ekonomik sistemi tarım arazisini kullanarak, sanayi sektörünün üretim kapasitesini artırarak, şirketleri teşvik ederek, istihdam ve ticaret ile, toplumda hakiki zenginlik oluşturur. Kapitalist sistemde ise aksine ekonomi finansal piyasa ve borsa aracılığıyla, sadece zenginliğin dijital şekline odaklanır. Böylece ülke ekonomisi büyük görülse de gerçekte çok hassas ve kırılgan bir temele sahiptir. İşte bunlar kapitalizmde oluşan en küçük krizlerin bile büyük krize dönüşmesine sebeptir. İslami ekonomik sistemde ise bu tür kriz tehlikesi yoktur.
#HilafetZamanı
İslam’ın Tarım İle İlgili Yasaları Kırsal Alanlarda Geçim Araçlarını Büyük Ölçüde Arttırır
İslam, tarım arazilerinin kullanımına ilişkin benzersiz bir hüküm sunar. Eğer bir kişi üç yıl üst üste toprağı işlemezse, devlet araziye el koyar ve onu işleyebilecek bir kişiye verir. Bu hüküm, büyük arazilere sahip olmasına rağmen onu işlemekten kaçınan toprak sahiplerini caydırır. Aynı zamanda, bu topraklarda çalışmak için toprak sahiplerinin çok sayıda çiftçiyi istihdam etmesini teşvik edecektir. Her iki durumda da bu İslami hükmün uygulanması, sadece büyük tarım arazilerini işlemeye açıp tarımsal verimliliği artırmakla kalmayacak, aynı zamanda geçim kaynakları için fırsatlar oluşturacaktır.
#HilafetZamanı
Tarım Arazilerine İlişkin İslami Hükümler Toplumda Ekonomik Likidite Üretir
Rasul SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: مَنْ أَحْيَا أَرْضًا مَيِّتَةً فَهِيَ لَهُ ”Kim bir araziyi duvarla çevirirse arazi onun olur.” (Buhari) Bu hadis, ölü, çorak ve sahipsiz bir araziyi canlandıran veya duvarla çeviren herkese tarım arazi mülkiyetini garantiler. Bu hüküm, çorak araziyi işlemeye, tarım üretimini geliştirmeye, istihdama ve sermaye yatırımlarına teşvik eder. Bu sadece ekonomik hareketliliği oluşturmaz aynı zamanda toplumda yeni istihdam yolları açar.
#HilafetZamanı
İç Borç
Mali politika devletin gelir ve harcamaları ile ilgilidir. Mali açık kendi başına ne iyi ne kötüdür, sadece bu açığa yol açan etkenler iyisini kötüsünü belirler. Pakistan gelirlerinin %79'unu faiz ödemelerine harcamak zorunda, bunun %86'sı ise iç borçlara gidiyor. Pakistan toplanan gelirlerin sadece 20%’si ile ekonomik ihtiyaçlarını karşılayamadığı için daha fazla krediye almak zorunda dolayısıyla da daha fazla faiz ödemek zorunda. Gerçek şu ki, ulusal ekonomi faize dayalı kredilere karşı ipotek edilmiş haldedir. Faiz ödemeyi durdurmak dışında bu kısır döngüden çıkma imkanı yoktur.
#HilafetZamanı
Hilafet'in Tarihi
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId51ea1517d8
#HilafetZamanı
Osmanlı Hilafetinin İhtişamı
Osmanlı Hilafetinin ihtişamı Sultan Muhammed Fatih ve Kanuni Sultan Süleyman gibi yöneticilerin İslam’ın uygulanması ve yayılması hususunda gösterdikleri ehemmiyetten dolayıdır. Hilafetin ortadan kaldırılmasının sebebi ise İslam’ı anlamada zayıflık ve bu nedenle İslami Hilafetin zayıf düşmesidir. Müslümanlar, bu zayıflıkları zamanında tespit etmemiş, Hilafet devletlerini kaybedene kadar kendilerini düzeltmediler. Eğer Müslümanlar şanlarını yeniden kazanmak istiyorlarsa, o zaman bu liberalizm yoluyla elde edilemez. Bu ancak İslam'ın öngördüğü sistemlerinin anlaşılmasını geliştirmek ve İslam'ı uygulamak ve yaymak için Hilafeti yeniden kurmakla elde edilecektir.
#HilafetZamanı
Hilafet Hareketi
Hindistan kıtasındaki Müslümanlar, İslam dünyasını birleştirme konusunda Hilafetin önemini kavradıklarından düşüşte olan İstanbul’daki Osmanlı Hilafetini kurtarmak için Hilafet Hareketini başlattılar. Osmanlı Hilafeti eski ihtişamından sonra en zayıf olduğu dönemde olmasına ve o dönemde sorumluluklarını yerine getirememesine rağmen, Hilafet hareketi Alt kıtadaki İngiliz yönetimini sarstı. Allah’ın Rasulü Sallallahu aleyhi ve Sellem tarafından müjdelenen Nübüvvet Metodu Üzere Hilafetin dönüşüne gelince, bunun tekrar kurulması Pakistan Müslümanlarının her türlü fedakarlıklarını hak etmiyor mu?
#HilafetZamanı
Müslümanlar İslami Yönetimlerle Güçlendi
1845'te, Büyük İrlanda Kıtlığı başladığında bir milyondan fazla ölümle sonuçlandı. Osmanlı Halifesi Abdülmecid, Osmanlı Devleti içinde devam eden ekonomik sorunlara rağmen İrlandalı çiftçilere 10.000 sterlin gönderme niyetini açıkladı. Ancak Kraliçe Victoria, Sultan'dan sadece 1000 sterlin göndermesini istedi, çünkü kendisi sadece 2.000 sterlin göndermişti. Sultan 1000 sterlin gönderdi ama aynı zamanda gizlice yiyecek dolu üç gemi gönderdi. İngilizler gemileri engellemeye çalıştı, ancak yiyecekler Drogheda limanına geldi ve Osmanlı denizcileri tarafından oraya bırakıldı.
#HilafetZamanı
Dünyanın Tek Süper Gücü
Bir zamanlar Müslümanlar, Hilafet devleti altında birleşmeleri nedeniyle dünyadaki tek süper güçtüler. Sonra Müslümanların bu birlikleri zayıfladı ve birçok devletlere bölündüler. Bazı bölgeleri sömürgeci güçler tarafından işgal edildi ve Hilafet zayıflamaya başladı. Sonra durum daha da kötüleşti ve Hilafet kaldırıldı ve bazı Müslümanlar, İslami bir konfederasyon sistemi ile Müslüman ülkelerin birleşmesi fikrini ortaya attı. Sonra İslam konfederasyonu sloganı ortadan kalktı ve her Müslüman ülke kendi başına kaldı. Hamdolsun bu günümüzde Hilafet fikri tekrar Ümmetin içinde kök saldı ve Rasulullah Aleyhisselam’ın haberini verdiği Hilafetin Şafağı artık uzak görünmüyor.
#HilafetZamanı
Raşidî Hilafet
Bunlar Raşidî Hilafet tarafından otuz yıl gibi kısa bir sürede fethedilen ve İslamın uygulandığı topraklardı. Allah’ın izniyle tekrar kurulacak olan Nübüvvet metodu üzere Raşidî Hilafet Peygamber Efendimiz Sallallahu aleyhi ve Sellem’in müjdesini yerine getirecektir: ليَبْلُغن هذا الأمر ما بلغ اللَّيل والنَّهار، ولا يترك الله بيت مَدَرٍ ولا وَبَرٍ إلَّا أدخله اللهُ هذا الدِّين، بِعِزِّ عَزِيزٍ أو بِذُلِّ ذَليلٍ، عِزًّا يُعِزُّ الله به الإسلام، وذُلًّا يُذِلُّ الله به الكفر“Bu din gece ve gündüzün yaşandığı her yere ulaşacaktır. Allah, bu dini sokmadığı hiçbir ev bırakmayacaktır. Çadırlara bile girecektir. Kimi onuruyla kimi de zilletiyle... Ya İslâm‘la izzet bulacak veya küfürle zelil. (İbni Hibban)
#HilafetZamanı
Hilafetin Yıkılışı İngiltere’nin Almanya’ya Savaş İlan Etmesinin Amaçlarından Biriydi
Bevin Cemiyeti'nden Brenden Clifford, 2009'da yazdığı ‘’İslam ve Hoşnutsuzlukları’’ adlı makalesinde şunları yazdı: "Dünyanın en büyük kültürlerinden biri olan İslam, 90 yıldır dünya düzenindeki konumunu koruyacak bir devletten yoksundur. İslam Devleti, 1914'te Almanya'ya karşı ilan ettiği savaş sırasında İngiltere tarafından yıkıldı. İslam devletinin yok edilmesinin İngiltere'nin Almanya'ya savaş ilan etme amaçlarından biri olduğu ileri sürüldü. Ve İslam devletinin yok edilmesi bana, ABD ve İngiltere'nin Teröre Karşı Savaş adını verdiği dünyanın durumunun nihai nedeni gibi görünüyor.’’
#HilafetZamanı
İslami Uyanış
https://www.hizbuttahrir.today/tr/index.php/dava-haberleri/pakistan/14355.html#sigProId65c67b5320
#HilafetZamanı
Müslümanlar Bugün Neden Başarılı Olamıyorlar!
Her ulus, doğru olduğunu düşündüğü ideolojiyi kutsar. Yani ulusta bu ideolojiden çıkarılan bir sistem uygulandığında, ulus o sistemi de aynı şekilde kutsar. Böylece ulus böyle bir sisteme saygı duyar, mutlu bir şekilde ona göre hareket eder ve ona karşı çıkmayı suç olarak görür. Bu, içindeki düşüncelerin, duyguların ve eğilimlerin birleşmesi ve dolayısıyla bu ulusun yeniden canlanma yolunda ilerlemesini sağlar.
#HilafetZamanı
Ümmetin Tekrar Dirilişi Nasıl Mümkün Olur?
Şu anda Müslümanların karşılaştığı sorun, İslam ideolojisinin doğru olduğuna inanmalarıdır, ancak onlara uygulanan sistem başkalarının ideolojisinden çıkmaktadır. Bu sistem, İslam’ın içinden çıkan sistemle çelişiyor. Bu nedenle Müslümanlar bu sisteme hiç saygı duymadıkları gibi, bu sistemin de içinde bulunduğu ideolojiye saygı duymazlar. Böylece, Müslümanlarla onlar üzerinde uygulanan sistem arasında bir uyuşmazlık vardır ve bu da Müslümanların kendilerini yeniden diriliş yoluna oturtmak için bir temele dayanarak birleşmelerini engeller.
#HilafetZamanı
Müslümanların Yeniden Canlanışı
Müslümanların yeniden canlanması ancak Müslümanların doğru olduğuna inandıkları ideolojiden, İslam ideolojisinden kaynaklanan bir sistem uygulandığında mümkündür. Sadece böyle bir sistem Müslümanlar için kutsal olacaktır. Böylece, bu sistemi takip etmeyi faziletli bir şey olarak değerlendirecek ve bu sisteme karşı çıkmayı bir günah olarak ele alacaklar. Bu onları tek bir temelde birleştirecek ve Müslümanları yeniden canlanma ve refaha götürecektir.
#HilafetZamanı
Mevcut Sistemin Kökünü Kazıyıp Hilafet ile Değiştirmek Zorunludur
Bugün, Pakistan'ın ekonomik ve ötesinde karşı karşıya olduğu tüm sorunlar, sadece kötü yönetimden kaynaklanmıyor. Asıl sebep, Batıyı ve Dünya Bankası ve İMF gibi kurumlarını, yerel demokratik elitler eliyle sömürgeci politikalarını uygulamak için, etkili kılan kapitalist sistemin uygulanmasından kaynaklanmasıdır. Bu nedenle bu sistem tümüyle kaldırılıp yerine Hilafet kurulmalıdır ki Allah’ın bütün hükümleri uygulansın ve tüm insanlığa Rahmet olsun.
#HilafetZamanı