- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Trump’ın Müslüman Destekçilerine Sırtını Dönmesinin Ardından Hoşnutsuzluk Arttı!
Haber:
Biden yönetiminin Yahudi varlığının Gazze’ye yönelik savaşına ve Lübnan’a yönelik saldırılarına verdiği desteği protesto etmek amacıyla Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ı destekleyen ABD'li Müslüman liderler Reuters’a yaptıkları açıklamada Trump’ın kabine seçimlerinden dolayı derin hayal kırıklığı duyduklarını ifade ettiler. (Reuters, 14/11/2024, Uyarlanmıştır)
Yorum:
2024 seçimlerinde Donald Trump’ı destekleyen Amerika’daki Müslüman liderler, bir kez daha kendilerini pişmanlıklar içinde buldular. Onlardan birçoğu desteklerinin, Biden yönetiminin soykırım vahşetine yetersiz tepki vermesine karşı bir tür protesto ve siyasi dengeyi İslamcı kaygılar lehine değiştirmeyi ummak için verildiğine inanıyorlar. Ancak Trump’ın geniş çaplı bir şoka neden olan son kabine atamalarıyla umutları kırıldı.
Rahatsız edici hususlardan biri de, Marco Rubio'nun Dışişleri Bakanı, Pete Hegseth’in Savunma Bakanı, Mike Huckabee’nin Yahudi varlığının Büyükelçisi ve Elise Stefanik’in ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi olarak aday gösterilmesidir.Bu atananların her birinin işgale güçlü bir destek geçmişi olup bu durum da Müslüman toplumunun değerleri ve beklentileriyle güçlü bir şekilde çatışıyor. Böylece Trump’a verdikleri desteğin ABD’nin Müslüman ülkelere yönelik politikasında olumlu bir değişikliğe yol açacağı yönündeki beklentilerin yersiz olduğunu kanıtlamıştır. Bunun yerine bu atamalar, birçok kişinin korktuğu Siyonist gündemle daha uyumlu bir yönetimin altını çiziyor.
Müslüman toplumun liderleri, Trump’ı kampanyası sırasında verdiği sözlere ihanet etmekle suçlayarak hayal kırıklıklarını dile getirdiler.Bu ihanet, katılımlarının bir şekilde siyasi değişimi etkileyeceğine inananlar arasında aşağılanma duygularını körüklemiştir.
Bu tutum, Müslümanların yaşam tarzlarını yeniden başlatmak için gerçek bir eylemin arkasında durmaları gerektiğini hatırlatmaktadır. Dolayısıyla İslami siyasi faaliyetin, iyiliği emretme, kötülükten sakındırma ve akideye bağlı kalma temelinde kalmaya devam etmesi gerekir. Allah’ın hükümlerine aykırı kanun çıkaran sistemlere katılmanın İslam ümmeti için adaletin sağlanmasında da bir etkisi yoktur aksine haramdır. Bu yüzden Müslümanlara, gerçek bir değişimin geçici kazanımlar elde etmek için ilkelerden ödün vermekle değil, İslam’ın hükümlerine sıkı sıkıya bağlanmakla gerçekleşeceğini hatırlatırız. Allah Subhanehu ve Teala bizi uyarmış ve şöyle buyurmuştur: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تَتَّخِذُواْ الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاء بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاء بَعْضٍ وَمَن يَتَوَلَّهُم مِّنكُمْ فَإِنَّهُ مِنْهُمْ إِنَّ اللهَ لاَ يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ “Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.” [Maide 51]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Heysem İbn Sabit - Amerika