Haber-Yorum

Caparov Dinle İlgili Yasa Tasarısını İmzaladı!

Haber:

Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, halkın şiddetle karşı çıktığı Din Yasası’nı imzaladı. Caparov duyuruyu Facebook sayfası üzerinden yaptı.

Onun sözüne göre dinlerine bağlı olan Müslümanlar bu yasaya karşı olduklarını dile getirmiş ve iptal edilmesi talebinde bulunmuşlardır.Aynı zamanda imzalanmasını ve uygulamaya konulmasını talep eden laikler de vardır.Caparov, laiklerin sayısının dindarların sayısına eşit olduğunu belirtti.

Caparov şöyle dedi: “Yasada açıkça tanımlanmamış tek bir konu kaldı.Bu konu ise İslami davetin kapıdan kapıya tebliğ edilmesiyle ilgilidir.Diyanet İşleri Başkanlığı ve Alimler Konseyi’nin bu konuyu düzenlemesi gerekir.Daveti kim ortaya çıkaracak, hangi kurum onlara belge verecek, kim onları izleyecek vs... Yetkililer bunu açık bir şekilde yazıp bize gönderecek ve biz de onu inceleyeceğiz.”

Hizb-ut Tahrir de dahil olmak üzere ülkede faaliyet gösteren mahkeme tarafından yasaklanmış yirmi örgüt ve yasaklanmamış on dört dernek olduğu ve bunlara katılanların sayısının her geçen gün arttığı eklemesinde bulunmuştur.

Yorum:

Caparov yaptığı açıklamada, kamuoyunun dikkatini İslami davetin kapı kapı tebliğ edilmesine çekerek yasa tasarısındaki İslam karşıtı maddelerin üstünü örtmeye çalışmaktadır.Örneğin yeni yasa tasarısına göre, cami ve dini okullar sadece devlet kurumlarının onayı ile inşa edilebilecek ve daha önce olduğu gibi Müslümanların kendi paraları ve çabalarıyla ya da sponsorların parasıyla yapılması yasaklanacaktır.Bu tasarıda, kamuya açık yerlerde ve devlet kurumlarında peçe takılmasının yasaklanmasını da önerilmektedir.Yasayı ihlal eden Müslüman kız kardeşlerimiz 20.000 Som, tüzel kişiler ise 60-65.000 Som para cezasına çarptırılacaktır.

Ayrıca “vaiz” terimi, yasa tasarısına kasıtlı olarak eklenmiştir.Bunun amacı, davetçilerin internette ya da kendilerine tahsis edilmiş alanların dışındaki davetini kontrol altına almaktır.Örneğin belirli bir bölgedeki bir caminin imamı, kayıtlı olduğu bölge dışında davette veya dini faaliyetlerde bulunamaz.Ayrıca yüksek dini eğitim almış olması ve insanları İslam’ın hükümlerine uymaya davet etmek için her yıl dini kuruma kayıt yaptırmış olması gerekir.Hutbesinin herhangi birinde hükümetin çıkarlarıyla çatışan veya kanuna aykırı olan şerî bir vacipten bahsederse, dini kurumun onun faaliyetini derhal askıya alma hakkı vardır.Öte yandan kayıtsız davetçilerin davet etme hakkı yasaklanacak olup kolluk kuvvetleri şu anda sosyal medyada İslami konularda paylaşım yapan Müslümanları tehdit etmekte ve herhangi bir yasa çıkarılmamış olmasına rağmen bu madde kapsamında programlarının durdurulmasını veya kısıtlanmasını talep etmektedirler.

Aslında davet, iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmak her bir Müslümanın üzerine vaciptir. Dolayısıyla her kim daveti terk ederse, namazı terk eden bir kişi gibi günahkâr olur.Ayrıca şeriata göre bildiğiniz şeylerin alimi sayılırsınız ve bunları bilmeyen kişilere tebliğ etmeniz ve ona öğretmeniz gerekmektedir. Nitekim Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: فَرُبَّ حَامِلِ فِقْهٍ غَيْرُ فَقِيهٍ، وَرُبَّ حَامِلِ فِقْهٍ إِلَى مَنْ هُوَ أَفْقَهُ مِنْهُ “…. Nice ilim yüklenen kişiler vardır ki bazen onu kendisinden daha anlayışlı birisine aktarabilir.”

İslam davetinin kapıdan kapıya tebliğ edilmesini yasaklamak, evlerde, camilerde ve kayıtsız okullarda ilim öğretilmesini ve Kur’an eğitimi alınmasını önlemek için uygulanmaktadır.Gerçek şu ki, ister mahallede, ister sokakta, ister camide olsun, her Müslüman İslam davetini tebliğ etmeye çalışmalıdır.Zira bir münker gördüğünde onu eliyle veya diliyle değiştirmeye çalışmalıdır; çünkü Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَراً فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ، فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَبِلِسَانِهِ، فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَبِقَلْبِهِ، وَذَلِكَ أَضْعَفُ الْإِيمَانِ “Sizden kim bir münker görürse onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin. Buna da gücü yetmiyorsa kalbiyle (ona karşı) buğz beslesin. Bu da imanın en zayıf noktasıdır.” [Müslim] Ayrıca Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem, bizlere sorumluluğumuzu hatırlatmış ve şöyle buyurmuştur:لَتَأْمُرُنَّ بِالْمَعْرُوفِ، وَلَتَنْهَوُنَّ عَنْ الْمُنْكَرِ، وَلَتَأْخُذُنَّ عَلَى يَدِ الظَّالِمِ، وَلَتَأْطِرُنَّهُ عَلَى الْحَقِّ أَطْراً، وَلَتَقْصُرُنَّهُ عَلَى الْحَقِّ قَصْراً، أَوْ لَيَضْرِبَنَّ اللهُ بِقُلُوبِ بَعْضِكُمْ عَلَى بَعْضٍ، ثُمَّ لَيَلْعَنَنَّكُمْ كَمَا لَعَنَهُمْ “Ya marufu emredip münkerden nehyeder ve zalimin elinden tutup onu hakka döndürürsünüz ve onu hak üzere tutarsınız ya da sizin de kalplerinizi birbirine çarptırır. Sonra da onları lanetlediği gibi sizleri de lanetler.”

Dolayısıyla Kırgızistan hükümeti tarafından kabul edilen yasa tasarısı, İslam’a ve değerlerine aykırıdır.Hükümet, “din” hakkındaki yasa tasarısı ile Müslümanların faaliyetlerini kontrol etmeye ve toplumun derinliklerine nüfuz eden İslam davetini engellemeye çalışmaktadır.Bunun tek nedeni, dini alanda alınan kararların, sömürgeci güçlerin ve onların aracı haline gelen uluslararası ve bölgesel örgütlerin baskısı altında alınmasıdır.

Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: مَا مِنْ وَالٍ يَلِي رَعِيَّةً مِنَ الْمُسْلِمِينَ، فَيَمُوتُ وَهْوَ غَاشٌّ لَهُمْ، إِلاَّ حَرَّمَ اللَّهُ عَلَيْهِ الْجَنَّةَ “Müslümanlardan bir tebaayı yöneten bir vali, onları kandırmış olduğu halde ölürse, Allah ona cenneti haram kılar.” [Buhari]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Mümtaz Maveraünnehrî