Pazartesi, 10 Ramazan 1446 | 2025/03/10
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi Değil İhanet Zirvesidir!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi Değil İhanet Zirvesidir!

Haber:

Arap dünyasının önde gelen liderleri, 4 Mart 2025’te Mısır’ın başkenti Kahire’de bir araya geldi. Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi’nin ana gündem maddesi, Filistin ve Gazze’de yaşanan son gelişmeler oldu. (04.03.2025 İstiklal)

Yorum:

Bilindiği üzere Trump, 20 Ocak’ta Beyaz Saray’a çıktıktan yaklaşık iki hafta sonra ilk görüşmesini 4 Şubat’ta Beyaz Saray’da Yahudi varlığı başbakanı Binyamin Netanyahu yaptı. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında Trump, ağzındaki baklayı çıkardı ve ABD’nin Gazze’de yönetimi devralacağını, Filistinlilerin Mısır ve Ürdün’e tehcir edileceklerini ve Gazze’yi “Ortadoğu’nun Rivierası” haline dönüştüreceklerini söyledi.

Ardından Arap dünyasından özellikle de Mısır ve Ürdün’den yarım ağızla Trump’ın bu açıklamalarının kabul edilemez olduğu açıklaması geldi. Bu ülkeler için, küstahlık manyaklığına kapılan Trump’ın bu açıklamalarının kabul edilemez olması, Gazzelilerin yerlerinden yurtlarından sürülmesi, topraklarının Trump veya işgalci Yahudi varlığı tarafından gasp edilmesi değil, iki milyon Gazzelinin sürgün edilmesinin ardından rejimlerinin tehlikeye girmesidir. Bu yüzden tutuştular ve hemen Ürdün kralı, aşağılanacağını bile bile ya da göze alarak Trump’a yalvarmak ya da Trump’ın planının detaylarını öğrenmek üzere Beyaz Saray’ın yolunu tutmuştur.

Daha sonra Trump ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio’dan, Arap ülkelerinin alternatif bir plan sunmaları takdirde ortaya attıkları zorba plandan geri adım atabileceklerinin sinyali geldi. Bunun üzerine yedi Arap ülkesinin liderleri, güya Mısır’ın ABD ile iş birliği içinde geliştirdiği ama aslında ABD’nin geliştirip Mısır üzerinden Arap dünyasına sunmak istediği daha doğrusu Arap planı diyerek Müslümanlara kabul ettirmek istediği planı görüşmek üzere 21 Şubat’ta Riyad’da olağanüstü mini bir zirvede bir araya geldiler.

Bugünse Mısır (ABD) planı, diğer Arap ülkelerine sunulacak. İngiliz ve Fransa yanlısı ülkeler (Cezayir ve Tunus) planın farkına varmış olmalılar ki bugün düzenlenecek acil Arap zirvesine katılmayacaklarını duyurdular. ABD-Mısır planının ana temasını, Mısır ve Arap basınına da sızdırıldığı gibi, Gazze’nin bir daha Yahudi varlığına tehlike teşkil etmeyecek şekilde mücahitlerden arındırılmasıdır. Yani ABD-Mısır planının ana teması, Yahudi varlığının güvenliğidir, yoksa Gazzelilerin açlık, yoksulluk ve katliama uğramaları meselesi değildir. Sızdırılan planda da görüldüğü gibi Gazze’nin imarı meselesi sadece bir garnitürdür, yani Gazze’nin mücahitlerden arındırılmasını Müslümanlara kabul ettirmek için bir rüşvettir, başka bir şey değil.

ABD-Mısır planının normalde 27 Şubat’ta Arap dünyasına sunulması bekleniyordu ancak gerekli hazırlıklar yapılmamış olmalı ki acil Arap zirvesi 4 Mart’a ertelenmişti. İşte bu zirveden çıkacak kararların Gazzelilerin yararına olacağını beklemek ya da ummak safdillik olur. Gazzelilerin geleceğini tartışmak için böylesi bir zirvenin düzenlenmiş olabileceğini de düşünmek de sığ görüşlülüktür. Dediğim gibi temel mesele, Gazze’nin mücahitlerden yani Yahudi varlığına bir daha asla tehlike oluşturmayacak şekilde Müslümanlardan arındırılması meselesidir.

Görünüşe göre Trump’ın 4 Şubat’ta ortaya attığı plan, aslında bir baskı oluşturmak içindi. Yahudi varlığı Gazze’de mücahitleri tasfiye edemediği için şimdi bu rolü Arap ülkelerine vermek için baskı yapmayı yani Arap ülkeleri aracılığıyla Gazze’nin mücahitlerden boşaltılmasını sağlamayı amaçlıyor.

Bu yüzden Müslümanlar, ister Mısır isterse ABD-Mısır planı olsun, acil Arap Birliği zirvesinden çıkacak kararlara karşı uyanık olmalılar ve bu kararların asla yararlarına olmayacağını bilmelilerdir. Bu zirveden çıkacak kararlar, dar manada Gazze’nin tasfiyesini geniş manada ise Gazze ve Filistin’in peşkeş çekilmesini hatta Yahudi varlığı ile normalleşmenin yolunu açacak kararlar olacaktır. Bu plan, özelde Filistin genelde Müslümanların direnç göstermesiyle ve meydan okumasıyla ancak durdurulabilir.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Ercan Tekinbaş

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER