Haber-Yorum

Rahman'ın 32 Yıllık Yönetimi: İç Savaştan “Cennet Ülkeye!”

Haber:

22 Şubat'ta Cumhurbaşkanı İmamali Rahman ve Ulusal Meclis Başkanı Rüstem İmamali, Tacikistan Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin kuruluşunun 32. yıl dönümü münasebetiyle askeri geçit törenine katıldı. Duşanbe Belediyesi basın servisine göre, geçit töreni Ulusal Muhafız üssünde yapıldı ve Duşanbe garnizonunun güvenlik güçleri üyeleri de katıldı. Habere göre, İmamali Rahman personeli selamladı ve silahlı kuvvetlerin kuruluş yıldönümü dolayısıyla herkesi tebrik etti. Bağımsız devletin kazanımlarını ve bu cennet gibi ülkedeki huzur atmosferini savunan görüşlerini dile getirdi.

Yorum:

Askeri geçit töreninde Tacikistan'ı “cennet ülke” olarak adlandıran Cumhurbaşkanı, kendi evine ve ailesine işaret etmiş olabilir. Zira 32 yıllık iktidarı boyunca neredeyse tüm ailesi ülkede üst düzey pozisyonlarda yer almıştır. Aynı zamanda halkın gerçek durumu ise ideal olmaktan çok uzaktır; zira kış aylarında hâlâ elektrik kısıtlamaları vardır ve büyük şehirlerde bile bu, ciddi bir sorun olmaya devam etmektedir. Ayrıca Tacikistan, Orta Asya'daki en yoksul ülkelerinden biri olup çoğu göstergeye göre bırakın dünyayı, bölgede bile son sıralarda yer almaktadır.

İmamali Rahman, cumhurbaşkanı olarak ülkenin durumunu ve gelişimini gerçek anlamda analiz etmek yerine bir kez daha kendini, insanların aşırıcılık ve terörizm gibi “dış tehditlerle” korkmasına ve onların bir kez daha iç savaşı hatırlamasına yol açacak klişe ifadelerle sınırlamıştır.

Kayda değerdir ki Tacikistan silahlı kuvvetleri ile diğer askeri ve kolluk kuvvetleri yapıları, bağımsızlığın ilk yıllarındaki çok zor ve hayati zamanlarda, özellikle de ümmetin parçalanması ve Tacik devletinin ortadan kalkması tehdidi oluşturan iç savaş sırasında ulusal görevlerini layıkıyla yerine getirmişlerdir; tıpkı cumhurbaşkanının şu şekilde işaret ettiği gibi: “Aşırılık yanlısı ve terörist hareketlerin ve grupların, uyuşturucu kaçakçılığının, siber suçların ve diğer sınır ötesi organize suçların faaliyetlerinin benzeri görülmemiş şekilde yaygınlaşması, askeri ve kolluk kuvvetlerinin sorumluluğunu giderek daha önemli ve acil bir görev haline getirmektedir.”

İmamali Rahman'ın 32 yıllık iktidarının ardından bir kez daha iç savaşa işaret edilmesi, ülkenin kalkınmasında somut bir ilerlemenin olmadığını teyit etmektedir. Kısacası Rahman'ın gerçek başarılar hakkında söyleyeceği hiçbir şey yoktur. Bu tür söylemler, halka samimi bir şekilde hizmet etmek ve ülkeyi kalkındırmak yerine, başlangıçta sadece İslam'a ve Müslümanlara karşı işledikleri suçlarla iktidarlarını korumaya çalışan yozlaşmış diktatörlerin temel aracı olmaya devam etmektedir.

Tacikistan'daki Müslümanların çektiği acılar, bu sorunun çözümünü kendi ellerine alıp ülkede gerçek değişimler yapmaya başlayana kadar tiran Rahman'ın yönetimi altında devam edecektir. Habis gerçekliğe yönelik köklü değişim ve gerçek kalkınma ise ancak İslam temelinde ve salih bir yöneticinin liderliğindeki İslami yönetim sisteminin bağrında gerçekleştirilebilir. Bu nedenle Nübüvvet Minhacı üzere Hilafeti kurmak için çalışmak Tacikistan Müslümanları için tek kurtuluş yoludur. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: إِن تَنصُرُوا اللهَ يَنصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ ” Eğer siz Allah'a (Allah'ın dinine) yardım ederseniz, O da size yardım eder ve ayaklarınızı kaydırmaz/sizi sabit kılar.” [Muhammed 7]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Zeyd Enver