Çarşamba, 25 Şevval 1446 | 2025/04/23
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Rusya, Güvenlik Konseyi'nin Kapalı Toplantısında Suriye'nin Yeni Liderleri Hakkında Ne Söyledi?

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber - Yorum

Rusya, Güvenlik Konseyi'nin Kapalı Toplantısında Suriye'nin Yeni Liderleri Hakkında Ne Söyledi?

Haber:

Konu hakkında bilgi sahibi iki kaynağın Reuters'a verdiği bilgiye göre Rusya bu hafta BM kapalı toplantısında Suriye'nin yeni yöneticilerini sert bir dille eleştirerek cihatçıların yükselişi konusunda uyarıda bulundu ve Suriye kıyılarını Ruanda'da meydana gelen soykırımla kıyasladı. Moskova'nın kapalı Güvenlik Konseyi toplantısında Suriye'nin yeni yöneticilerine yönelik eleştirileri, geçen hafta devrik rejimin kalıntıları ile Suriye güvenlik ve ordu güçleri arasında çatışmalara sahne olan Suriye kıyılarındaki iki önemli askeri üssü koruma çabalarının gölgesinde geldi. (El Cezire Net, 13/3/2025)

Yorum:

Rus delegesinin kâfir Güvenlik Konseyi toplantısındaki sözlerinde hiçbir gariplik olmadığı gibi aynı şekilde Esad'ın devrilmesinden sonra Suriye'ye ilişkin tutumlarında ve bakış açısında da hiçbir gariplik yoktur; zira Rusya rejimin yanındaydı ve Amerika'ya hizmet etmek için Suriye halkının kanını dökmeye devam edebilmesi ve onlara zulmedebilmesi için rejimin başvurduğu güçlü bir dayanaktı; dolayısıyla Rusya, Amerika'nın istediği şey için bir çıkış kapısından başka bir şey değildi. Bakın işte bugün onlar, tiranın devrilmesinden sonra birinci derecede Rusya tarafından finanse edilen ve planlanan organize bir askeri darbeden dolayı Suriye'de ve Suriye kıyılarında olup bitenleri büyük bir dikkatle izliyorlar. Belki de Amerika, darbenin akıbetinin başarısız olacağını bildiği için buna teşvik etmiştir;ancak Alevi mezhebinin, suçlu rejimin kalıntıları için bir kalkan olarak kullanılması, ister kasıtlı olarak isterse yoğun çatışmalar sonucu olsun kaçınılmaz olarak sivillerin ölümüne yol açacaktır ki siviller savaş alanında bulundukları sürece sivil kayıpların önlenmesi imkansızdır; tabi ardından küçük azınlık hakları hakkındaki tartışma geliyor. Nitekim Rusya başarısız darbenin tarafı değilmiş gibi Suriye'deki durumu aşırı tehlikeli olarak görüyor ve tırmanan çatışmada, Alevilerin çıkarları için değil de kendi ve Batı’nın nüfuzunun çıkarları için alevlenen çatışmanın ortasında bir odun olmaları amacıyla bir kalkan olarak kullandığı Alevi siviller için timsah gözyaşları döküyor.

İslam düşmanlarının bu eylemleri garip değildir, ancak garip ve şaşırtıcı olan şey, Şam’dan kovma ve hezimete uğratma hedefi tamamlanmış olmasına rağmen Rus askeri üslerinin, suçluların finanse edilmesine, işe alınmasına, hareke geçmesine, planlanmasına ve korunmasına terk edilmesidir; sonra onların girişleri mübarek Şam devrimini öldürmek, halkını katletmek ve devrimin hedeflerini boşa çıkarmak içindi ki hala bunu gözetleyip duruyorlar. Peki önümüzdeki günlerde Suriye yöneticilerinin İslam düşmanlarını ve onların askeri üslerini ülkeden kovduklarına mı, yoksa kafir ülkeler tarafından belirlenen uluslararası normlara uygun olarak değiştirilmiş bir versiyonla kendilerini rejimin başka bir versiyonu yapacaklarına mı şahit olacağız?! Kapitalist kafirleri başlarını eğerek, iltifat ederek ve yakınlık duyarak karşıladıkları sürece düşmanların sesi yüksek bir şekilde çıkmaya devam edecek ve kelimeleri dikkatli bir şekilde seçen ve düşmanı öfkelendirmeyen ve gururunu incitmeyen ifadeleri formüle eden siyasetçiler olduğu sürece de bu şekilde kalacaktır!

Evet, düşmanın heybetli olması ve Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafeti kurmak için davet taşıyanların da parmaklıklar ardında olması ne kadar da üzücüdür!

Ey Şam halkı! Fedakarlıklarınız büyük ve yaralarınız ağırdır;nitekim Allah sizi, oğullarınızı ve kadınlarınızı katleden Beşar ve askerlerinden kurtardı ve bu gerçekten büyük bir imtihandı. Allah'ın zayıflığınızdan sonra size yardım ettiğini, tiranlığında Firavun'u bile geride bırakan yeryüzünün en aşağılık tiranının düşüşünü size nasıl bahşettiğini siz ve tüm dünya bizzat gözlerinizle gördünüz;ancak İsrailoğullarını mucizeleri gördükten sonra saptırdığı gibi Samiri'nin sizi de saptırmasından ve sizin için başka ilahlar yapmasından sakının.İçinizden bazılarının Beşar’dan başka ilah yoktur demeye zorlanarak işkence gördüğü sırada "لا إله إلا الله محمد رسول الله " derken şehit olduğunu unutmayın. Şunu çok iyi biliniz ki vatancılık, laiklik, demokrasi, cumhuriyet ve Temsilciler Meclisi, Allah'ın izin vermediği şeyleri kanun yapan ve hükmü konusunda Allah'a muhalefet eden asrın putlarıdır. Gözünüzü iyice açın ve şunu biliniz ki rejim, kişilerden bağımsız olarak anayasa, kanunlar, yönetmelikler ve sistemlerden ibarettir; nitekim daha önceki yönetici olan kişiler düştü ancak sistemler ve kanunlar ise geliştirilmiş tatlarla halkın kabul edeceği bir formatta yeniden revize edilmiştir.Dolayısıyla Rus üslerini ve uluslararası yasaları nasıl kabul edeceğinizi görecek ve sonra işlerin gece planlandığını ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafetin olduğu hak sesin onu sarsıp yok edene kadar düşmanın batıl bir şekilde arbede çıkarmaya devam edeceğini bileceksiniz. İşte Hizb-ut Tahrir kendisini Hilafeti kurmaya adamış olup araçları hazırlamış ve sizin de azimlerinizi bilemektedir; o halde ona yardım edin ve İslam'ı iktidara getirmek için elinizden gelen her şeyi yapın.Zira İslam olmadan bir Müslümanın iktidar koltuğuna ulaşması yeterli değildir.Ey Suriye'nin yeni yöneticileri, şunu biliniz ki İslam'ın yönetiminde helak değil kurtuluş ve hayat vardır. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَEy iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasulü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]O halde sakın Batı'dan korkmayın, çünkü o İslam'ın projesini taşıyanlar karşısında zayıftır.الَّذِينَ قَالَ لَهُمُ النَّاسُ إِنَّ النَّاسَ قَدْ جَمَعُواْ لَكُمْ فَاخْشَوْهُمْ فَزَادَهُمْ إِيمَاناً وَقَالُواْ حَسْبُنَا اللّهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ * فَانقَلَبُواْ بِنِعْمَةٍ مِّنَ اللّهِ وَفَضْلٍ لَّمْ يَمْسَسْهُمْ سُوءٌ وَاتَّبَعُواْ رِضْوَانَ اللّهِ وَاللّهُ ذُو فَضْلٍ عَظِيمٍ * إِنَّمَا ذَلِكُمُ الشَّيْطَانُ يُخَوِّفُ أَوْلِيَاءهُ فَلاَ تَخَافُوهُمْ وَخَافُونِ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَBir kısım insanlar, müminlere: "Düşmanlarınız olan insanlar, size karşı asker topladılar; aman sakının onlardan!" dediklerinde bu, onların imanlarını bir kat daha arttırdı ve "Allah bize yeter. O ne güzel vekildir!" dediler. Bundan dolayı Allah’tan bir nimet ve lütufla kendilerine hiçbir fenalık dokunmadan geri döndüler ve Allah’ın rızasına uydular. Allah, büyük lütuf sahibidir.O şeytan sizi ancak kendi dostlarından korkutuyor. Onlardan korkmayın, eğer mü’min iseniz, benden korkun.” [Al-i İmran 173-175] O halde İslam şeriatını lideriniz, metodunuz ve duruşunuzun temeli kılın ve şeriatın ancak şeriatla bir kıymeti olduğunu bilin. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِن تَنصُرُوا اللَّهَ يَنصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْEy iman edenler! Eğer siz Allah’a (Allah’ın dinine) yardım ederseniz O da size yardım eder, ayaklarınızı sabit kılar.” [Muhammed 7]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Ahmed Kabas – Yemen

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER