Cumartesi, 04 Zilhicce 1446 | 2025/05/31
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Tiran Rahman'ın Hapishaneleri Tacikistan Müslümanları İçin Dini Medreselere Dönüştü!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Tiran Rahman'ın Hapishaneleri Tacikistan Müslümanları İçin Dini Medreselere Dönüştü!

Haber:

2 Mayıs'ta Radio Liberty haber ajansı, içinde şu ifadelerin geçtiği bir makale yayınladı: “Tacikistan, aşırılık suçlamasıyla hüküm giymiş mahkumların rehabilitasyonu ve topluma entegre edilmesi için bir program başlattı. Bunun zarureti, bu suçlamalarla mahkûm olanların sayısının çokluğu ile açıklanabilir. Ancak uygulamada görüldüğü gibi, bu suçlardan dolayı hapis cezasına çarptırılanların çoğu, hapse girmeden önce toplum için bir tehdit oluşturmuyordu.

Resmi belgelere göre, programın amacı aşırılık suçundan hüküm giymiş kişileri “tamamen toplumsal yaşama” döndürmektir.Bu gayeyi gerçekleştirmek için program, ıslah kurumlarında psikolojik danışmanlıktan mesleki atölye çalışmalarına, kültürel etkinliklere ve hapishanelerde psikoloji derslerine kadar bir dizi faaliyet sunmayı planlamaktadır.

Beş yıl sürecek bu girişimin bütçesi yaklaşık 3,6 milyon Dolardır.Bu projenin, devlet hazinesinden ve bağışçılardan gelen fonlar da dahil olmak üzere bütçe dışı kaynaklardan finanse edileceği söyleniyor.

Tacikistan'ın ceza infaz kurumu genel müdürlüğü, programın “mahkumların yıkıcı inançlarından kurtulmalarına ve topluma geri dönmeye hazırlanmalarına yardımcı olacağını” açıkladı.”

Yorum:

Tiran Rahman'ın baskıcı rejimi, ülkedeki Müslümanları inançlarından uzaklaştırmak için elinden geleni yapıyor.İster özel hayatta isterse toplumda olsun İslam'ın herhangi bir tezahürüne, yazılı veya yazılı olmayan bir yasak vardır.Örneğin kadınların başörtüsü takması yasaklanmış olup ağır para cezalarıyla tehdit edilmekte, gençlerin camilere gitmesi kısıtlanmakta, sakalları kesilmekte, dahası ev ev dolaşarak çocuklarının hangi İslamcı gruba mensup olduklarını ve hangi dini kitapları okuduklarını sormaktadırlar!

Bugün insanlar aşırılıkçılar ve radikalcilerden bahsederken, Müslümanları, yıkıcı inançlarla ise İslam'ı kastediyorlar.Tiran Rahman'ın koyduğu kanunları ihlal edenler hapse atılıyor.Allah'ı ve İslam'ı seven muhlis Müslümanlar, davet taşıyıcıları ve dinden uzak sıradan insanlar bile hapsediliyor.Modern asrın Firavunu Rahman, aktif Müslümanları toplumdan izole ederek ve onları parmaklıklar arkasına atarak zafer kazanabileceğini ve İslam'ın yayılmasını durdurabileceğini sandı ama bunun tam tersi oldu; zira hapishaneleri, davet taşıyıcılarının kampanya merkezi ve rejimin zulmüne maruz kalan insanlara İslam'ı öğretme yeri haline gelmiştir; hatta suçlular bile İslam'dan ve Müslümanlardan etkilenmeye başlamıştır.

Son birkaç yılda yetkililer, sosyal medyada İslami içeriklere ilgi duydukları veya zararsız yorumlar yaptıkları için aşırıcılıkla suçladıkları birçok kişiyi hapse attılar.Nitekim sadece dünya işleriyle meşgul olan, din ve ülkenin sorunları hakkında düşünmeye vakti olmayanların, İslam'ı incelemek ve hayatın sorunlarına uygun çözümler bulmak için bolca vakitleri olduğu ortaya çıkmıştır.

Ayrıca makalede şöyle geçmiştir: “Yeni mahkumlar birkaç gün içinde, “kendi ideolojilerine bağlı aşırılık yanlısı” mahkumların konuşmalarını dinlemeye başladı; bu ise İsminin açıklanmasını istemeyen Azatek Asya muhabirinin söylediği gibi "kolonilerin yakın iletişimi ve aşırı kalabalığın bir sonucudur.Bu görüşe, insan hakları ve cezaevi reformu uzmanı ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinde Uluslararası Cezaevi Reform (PRI) Ofisi Direktörü olan Azamat Şambilov da katılıyor. Zira Şambilov, “Özellikle mahkumlar arasında zayıf gruplarda olmak üzere cezaevlerinde aşırılığın, yaygın olarak görülen küresel bir olgu olduğunu” söylüyor.Hapishaneler giderek “aşırıcılığın kuluçka merkezlerine” dönüşüyor.Bu kişiler desteklenmezse, karizmatik militanların kolay bir hedefi haline gelirler.

Rejim, Firavun Rahman'ın istediği gibi insanları dinden uzaklaştırmak için her türlü çabayı göstermesine rağmen, hapishanelerdeki Müslümanlar, İslam'ı derinlemesine incelemeye, Kuran-ı Kerim'i ezberlemeye başlıyorlar ve Arapça ve fıkıh konusunda uzmanlaşıyorlar.Nitekim tiran rejim, İslam ve Müslümanlarla her savaştığında, İslam ve Müslümanların gücü bir o kadar artmış, şerrin gerçekliğini fark etmişler ve İslam'ı hayatın gerçekliği haline getirmeye çalışmışlardır.

Allahu Teala Kerim Kitabı’nda şöyle buyurmuştur:وَإِذْ يَمْكُرُ بِكَ الَّذِينَ كَفَرُواْ لِيُثْبِتُوكَ أَوْ يَقْتُلُوكَ أَوْ يُخْرِجُوكَ وَيَمْكُرُونَ وَيَمْكُرُ اللهُ وَاللهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَHatırla ki, kâfirler seni tutup bağlamaları veya öldürmeleri yahut seni (yurdundan) çıkarmaları için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar (sana) tuzak kurarlarken Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Çünkü Allah tuzak kuranların en iyisidir.” [Enfal 30]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Eldar Hamzin

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER