- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Bin Selman'dan, Pezeşkiyan'a: Anlaşmazlıkları Çözmek İçin Güç Kullanmayı Reddediyoruz!
Haber:
Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 14/06/2025 Cumartesi günü İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi; Suudi Veliaht Prensi görüşmede, İran Cumhurbaşkanı ve kardeş İran halkına ve "İsrail'in" İran'a yönelik saldırılarında hayatını kaybedenlerin ailelerine taziyelerini ve başsağlığı dileklerini iletti; Prens Muhammed bin Selman, Krallığın, İran'ın egemenliğine ve güvenliğine zarar veren ve uluslararası hukuku ihlal eden bu saldırıları kınadığını ve eleştirdiğini yineledi.
Ayrıca Veliaht Prensi, bu saldırıların krizin çözümü için yürütülen diyaloğu kesintiye uğrattığını ve gerginliğin azaltılması ve diplomatik bir çözüme ulaşılmasına yönelik çabaları engellediğini vurguladı.
Öte yandan İran Cumhurbaşkanı, Suudi Veliaht Prensi'ne İran ve İran halkına karşı gösterdiği asil duygularından dolayı teşekkür ederek, Krallığın bu saldırıyı kınayan ve reddeden tutumunu takdir ettiğini belirtti. (Sky News Arabia)
Yorum:
İslam ümmetinin başına musallat olmuş bu Ruveybida yöneticilerin yaptıkları tek şey, iki takımın futbol maçını izleyip maçın sonucunu beklemek ve sonunda kazanan takımı alkışlamaktır; zira onlar makamlarını, halkların servetlerini yağmalamak, kan dökmek, İslam ve davet taşıyıcılarıyla savaşmak ve İslam’ın iktidara gelmesini engellemek için bir ganimet ve araç olarak görüyorlar!İşte şu bin Selman, bin Zayed ve Katar sefihi, Gazze halkının açlıktan ve bombardımanlardan dolayı öldüğü bir sırada kıllarını dahi kıpırdatmazken Allah'ın, Rasulü'nün ve müminlerin düşmanı Trump'a trilyonlarca dolar para yağdırıyorlar.Ama eğer halkları onları muhasebe etmek ve bir kelimeyle bile olsa onların değişmeleri için girişimde bulunmak için harekete geçtiklerinde hemen onları gözetliyorlar. Tıpkı Hicaz ülkesinde hâlâ karanlık hapishanelerde tutulan birçok alimin başına geldiği gibi. Zira onlar, müminlere karşı sert, kâfirlere karşı ise merhametlidirler. Çünkü onlar ümmetin cinsinden olmadıkları gibi yönetime biat ve İslam ümmetinin iradesiyle gelmemişlerdir, aksine sömürgeci kâfirin dayatması ve onları zorla ümmetin başına musallat etmesiyle gelmişlerdir.
Şimdi İran'da, Yahudi varlığının, askeri güçler ve nükleer bilim adamları gibi İslam ümmetinin kapasitelerine yönelik bombardımanları karşısında bin Selman, bu saldırıları kınamakla ve eleştirmekle yetiniyor ve İran'daki yönetim sisteminin ne olduğuna bakmaksızın İslam ülkesine yönelik bu saldırıları durdurmak için ordusunu harekete geçirmiyor;çünkü Müslümanların, hadis-i şerifte de geçtiği gibi diğer insanlara karşı tek bir el gibi olmaları gerekir; zira onlar, diğer insanlar dışında tek bir ümmet oldukları gibi aynı şekilde Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz ve onu (düşmana) teslim etmez.
Bu nedenle fertler cemaatler olarak İslam ümmetinin evlatlarını yapması gereken, düşman terörizmi için tüm gücünü kullanacak, İslam beldeleri arasındaki yapay sınırları ortadan kaldıracak, İslam'ı içeride hayatın her alanında tatbik edecek ve İslam'ı, bir hidayet ve nur risaleti olarak tüm insanlığa taşıyacak olan Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurup İslami hayatı yeniden başlatmak yoluyla bu fikirlerin hayat sahasında yer edinmesi için çalışmasıdır.Aynı şekilde Müslüman ordular içindeki güçlü ve kuvvet ehlinin de, halkına asla yalan söylemeyen ve İslam'ı yönetime ulaştırmak için gece gündüz çalışan bir lider olan Hizb-ut Tahrir'e nusret vermeleri ve Allah'a kalb-i selim ile gelenler dışında malın ve avladın bir fayda vermediği o gün Allah Subhanehu ve Teala'nın huzurunda kendilerini temize çıkarmaları gerekir ki böylece Allah Subhanehu ve Teala'nın haklarında şöyle buyurduğu kimselerden olmasınlar:إِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِئِينَ “Şüphesiz Firavun ile Hâmân ve askerleri yanlış yolda idiler.” [Kasas 8]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdullah Abdulhamid - Irak