Amerikan Dışişleri Bakanlığı tarafından 30.05.2013 Perşembe günü yayınlanan 2012 yılına ilişkin "terörün gelişmesi" raporunda Mısır hükümetinin hala şiddet içeren aşırıcılığa karşı çıktığı belirtildi. Aynı raporda Mısır'ın Amerika Birleşik Devletleri'nin yardımıyla sınır güvenliğini iyileştirmek için artı çabalarda bulunmayı sürdürdüğü belirtilmesinin yanı sıra sınırdaki Mısırlı yetkililerin, şiddet uygulayan "aşırıcıları" izleme listesini yakından takip ettiklerine dikkat çekildi. Yine raporda Mısır, Cezayir, Ürdün, Fas, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin terörle mücadeleye dönük düzenlenen yeni uluslararası forumda aktif bir rol oynadıkları vurgulandı. Ayrıca raporda geçen 21 Kasımda Gazze ile "İsrail" arasında ateşkes ilan edilmesi için arabuluculuk yapan Mısır'ın oynadığı role övgüde bulunularak Amerikalı yetkililerin barışı pekiştirmek ve devam ettirmek için Mısırlı ve İsrailli mevkidaşlarıyla işbirliği yaptıkları belirtildi.

Raporda Amerika Birleşik Devletleri'nin Gazze Şeridi'ne silah ve patlayıcı kaçakçılığının durdurulması için Mısır'ı işbirliği yapmaya teşvik ettiği, geçen 05.08 tarihinde Refah'ta Mısırlı askerlere yönelik terör saldırısından beri Sina'da güvenliğin arttırılması için Mısır ve "İsrail" ile sıkı bağlantı içerisinde olduğu belirtildi.

Bu rapora bir yorum olarak şunları söyleriz:

1-Malum olduğu üzere Amerika'nın "terörle mücadeleden" amacı, bizzat İslam'la mücadele etmektir. Daha dakik bir ifadeyle İslam Devleti'ni kurmak ve İslam'ın İslam Ümmetinin hayat vakıasında tatbik edilmesi için çalışan tüm İslami partilerin ve hareketlerin karşısında durmaktır.

2-Amerika, sınırdaki güvenliğin iyileştirilmesinden söz ederken bundan Amerika'nın besmelesi olan Yahudi devletinin güvenliği için Doğu sınırının güvenliğini kastetmektedir. Nitekim Mısır'daki yeni rejimin Sina'daki mücahitlere karşı açtığı azgın saldırı bunu büyük ölçüde açıklamaktadır. Oysa bu kişiler, 21.05 Çarşamba günü, yapmış oldukları cihadın ve düzenledikleri eylemlerin Mısırlı askerleri "değil" bilakis Siyonist düşmana ve Siyonist varlığa karşı olduğunu defalarca ifade etmiştirler. Buna rağmen Mısır'ın diğer bölgelerinde yaşanan güvenlik boşluğu hükümeti hiç meşgul ve rahatsız etmezken Mısır'daki yeni rejim, birinci derecede Yahudileri korumak için bu kişileri, Sina'da güvenlik dayatması için gerekçe edinmektedir!

3-Geçen 21 Kasımda Gazze ile "İsrail" arasında ateşkes ilan edilmesi için devrim sonrasındaki rejimin yaptığı arabuluculuk, bu defa bir hafta içerisinde yapılmış olmasına rağmen devrilen rejimin yaptığı arabuluculuktan pek de farklı değildir. Çünkü bu kez Yahudiler daha fazla yardıma muhtaç bir durumdaydılar.

4-Amerika'nın Sina'da güvenliği arttırmak için Mısır ve "İsrail" ile sıkı bir bağlantı içerisinde olduğu doğrudur. Ancak bu işbirliği, geçen 08.05 tarihinde öldürülen Mısırlı askerlerin katillerini ortaya çıkarmak için yapılmamıştır... Zira bu mücrim eylemde Amerika'nın kanlı elleri ile Yahudi devletinin zalim elleri vardır. Mevcut rejim, bu işbirliği noktasında yıkılan rejimi sollamıştır. Irak, Afganistan ve diğer İslam beldelerinde elleri Müslümanların kanlarına bulaşmaya devam eden Ümmetin düşmanı olan bir devletle bağlantı içerisinde olmak kabul edilemez bir durumdur. Bu bağlantı, birinci derecede Dr. Mursî'nin Devlet Başkanı olmadan önce "maymunun ve domuzun evlatları" olarak nitelendirdiği Yahudileri korumak amacıyla yapılmaktadır!

5-Bu hükümete son sözümüz şudur: Gerçekten Yahudilerle barışı güçlendirmeyi ve devam ettirmeyi mi istiyorsunuz? Yoksa bunu minnet ve şükranda bulunduğunuz Amerika mı istiyor? Gerek bizler gerekse Ümmetin evlatları açısından, Amerika'nın iradesi karşısında sizin hiçbir iradeye sahip olmadığınız açıktır. Dolayısıyla "başımıza bir felaketin gelmesinden korkuyoruz diyerek" onların peşinden koşmayın. Zira Mübarek size hiç de uzak değildir.

فَتَرَى الَّذِينَ فِي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ يُسَارِعُونَ فِيهِمْ يَقُولُونَ نَخْشَى أَنْ تُصِيبَنَا دَائِرَةٌ فَعَسَى اللَّهُ أَنْ يَأْتِيَ بِالْفَتْحِ أَوْ أَمْرٍ مِنْ عِنْدِهِ فَيُصْبِحُوا عَلَى مَا أَسَرُّوا فِي أَنْفُسِهِمْ نَادِمِينَ "Kalplerinde hastalık bulunanların: Başımıza bir felaketin gelmesinden korkuyoruz diyerek onların arasına koşuştuklarını görürsün. Umulur ki Allah bir fetih yahut katından bir emir getirecek de onlar, içlerinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olacaklardır." ^{[Maide 52]}

Hizb-ut Tahrir
Mısır Vilâyeti
Medya Bürosu Başkanı
Şerif Zâyid