Halep’in tesliminde maskesi düşen Erdoğan hükümetinin oynadığı utanç verici rol Şam halkını şoke etmiştir. Şam halkını kaderine terk eden rejimler, yöneticiler ve muhalif komutanlara yönelik nefret atmosferi hâkimdir. Şimdi de yeni atanan Ürdün rejiminin zorba Beşşar rejimi ile olan ilişkisi basına yansıdı. 30 Aralık 2016 Cuma günü İngiliz BBC kanalına konuşan Ürdün Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Mahmud Fureyhat, “Krizin başlangıcından bu yana rejime karşı hiç eylem yapmadık. Rejimle ilişkilerimiz devam ediyor ve sınırlarımız da hâlâ açık. Rejimle diplomatik ilişkilerimizi de kesmedik.”diye konuştu. Fureyhat, BBC Arapça’ya verdiği mülakatta, Ürdün’ün Suriye ile sınırı şu an açmasının çok zor olduğunu, sınırın Suriye tarafını ancak rejim ordusunun eline geçince açabileceklerini belirtti. Fureyhat, “Rejim önce Dera’yı, sonra sınır kapılarını ele geçirir ve güneydeki teröristlerden Şam yolunun güvenliğini sağlarsa, sınırlar o zaman açılabilir.” şeklinde konuştu. Muhaliflerin silahlandırılması ve eğitilmesinin rejimle savaşmak için olmadığını kaydeden Fureyhat, “Eğittiğimiz tüm muhalifleri rejimle çatışmaları için değil, IŞİD’le mücadele etmeleri için eğittik.”ifadelerini kullandı.

Güneydeki Horan halkı, zaman zaman geçişleri kapatan ve durumları kritik olmasına rağmen eksik evrak gerekçesiyle hastanelerde tedavi görmek için girişe izin vermeyen Ürdün rejiminin bu ihanetinden ötürü yaralı insanların öldüğünü biliyor. Horan halkı, eğitim merkezlerinden çocuklarını alıp sınırdaki Kusayr köyünde DAEŞ ile savaşa onları zorlayan Ürdün rejimini çok iyi biliyor. Yine Horan halkı, Ürdün rejiminin kamplarda zor koşullarda yaşayan ve yaşam koşulları büyük ölçüde tutukluların koşullarına benzeyen kardeşlerine uyguladığı baskıyı da çok iyi biliyor.

Evet, tüm bunları Horan halkı çok iyi biliyor. Ama henüz Ürdün rejiminin cesaretini tam olarak hesaba katmış değil. Zira Ürdün rejimi, Allah ve Rasûlü ve kullardan utanmadan bu denli aleni açıklamalar yapabiliyor. Kasap Beşşar rejiminin yanında olduğunu çekinmeden ifşa edebiliyor. Yıllardır Şam halkını desteklediği ve onlarla birlikte olduğu iddiası ise, sadece bir aldatma ve saptırmadır. İran ve onun bölgede oynadığı rolü hepimiz biliyoruz. Bu açıklamayla Ürdün rejimi de İran ve Şii milislerin müttefiki olan Suriye rejiminin yanında yer aldığını böylece deklare etmiş oluyor.

Ey Suriye halkı! Komşu ülkelerin gün geçtikçe açığa çıkan haince tutumu hiç de şaşırtıcı değil. Onlar, yıllarca sizi yardımsız bıraktılar. Siz ise onların size yardım ettiğini ve yanınızda durduklarını sandınız. Ama çok geçmeden hile ve sahtekârlıklarına şahit oldunuz.

Bugün ise ey Şam halkı! Sadece iman fustatınız var. Nifak fustatı da etrafınızı kuşatmış durumda. Mücrim rejimler, kâfir devletler, kurum ve kuruluşlar, dinini satan komutanlar hepsi size karşı yekvücut oldular. Söz ve eylem olarak topyekûn Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın ipine sımsıkı sarılmaktan başka şansınız yok. Her iyi yurtta da kurtuluşa ermek için Allah maiyetine güvenmekten başka kimseniz yok. Bilin ki Allah’ın kelimesini ve dinini yüceltmek için çalışmadıkça da Allah Subhânehu ve Teâlâ asla sizinle birlikte olmayacaktır. Bu yüzden dini üzerinde sebat edin ve zafer yolunda sabredin. Evet, siz sayıca az, düşmanlarınız da sayıca çok ve iyi donanımlıdır. Ancak bu, Allah Subhânehu ve Teâlâ’yı size yardım etmekten ve onlara karşı sizi üstün kılmaktan asla alıkoymaz. Düşmanlarınız sizi amacınızdan saptırmak için yolunuzu hilekârlık ve sahtekârlık ile döşediler. Onun için kendinize dürüst, samimi ve uyanık bir liderlik bulun. O liderlik size Allah’a itaat yolunda önderlik etsin, elinizden tutup izzete götürsün. Gelin, o liderlik etrafında toplanın. Hep birlikte Allah’a ve Şeriatına sımsıkı sarılın. Eğer sabrederseniz, bilin ki zafer saati çok yakındır. Zafer, bir saatlik sabırdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ kendisine yardım edenlere mutlaka yardım eder. Kuşkusuz Allah, Kaviyy ve Azizdir.

Ey savaşçı gruplar! Sponsor komşu ülkelerden gelen kirli politik paranın nelere kadir olduğunu gözlerinizle gördünüz. Muhaliflerin iradesini kontrol altına aldığına tanıklık ettiniz. Onları ipotek altına alan, eksenlerini şaşırtan bu kirli politik para yüzünden kendi halkları ve çıkarları karşısında dikildiler. Cihat, zafer ve kurtuluş pozisyonlarından sonra utanç verici ve aşağılık bir pozisyon aldılar. Haydi, akan kanlarınız için Allah’ın emri üzerinde tek saf olun. Allah’tan korkup sakınan, Allah’ın sizin için çizdiği yolu bilen, İslam’ı ikame etmek için Peygamberin üzerinde seyrettiği metodu özümseyen siyasi bir liderlik altında Allah yolunda cihat için birleşin. Halkına yalan söylemeyen Hizb-ut Tahrir’li kardeşleriniz olarak biz, size emin bir nasihatçiyiz. Bakın, dün sizi sakındırdıklarımız bugün doğru çıktı. Neye davet ettiğimizi de yakinen biliyoruz. Sizi hazırladığımız Hilafet Devletinin Anayasa tasarısını benimsemeye ve Hizb-ut Tahrir’i siyasi lider edinmeye davet ediyoruz. Hadi hep birlikte Allah’ın rızasına yürüyün. Allah hakkında hiçbir kınayıcının kınamasından korkmayın. Dürüstlükle ve sadakatle cihat yolunda seyredin. Allah Subhânehu ve Teâlâ sizin arkanızdadır ve yaptığınız amelleri asla zayi etmez. Akıbet muttakiler içindir. 

- Basın Açıklamasının Video Kaydı -