Haber-Yorum

Akıllı Kişi Nefsine Hakim Olan ve Allah'ın Emrine Göre Amel Edendir!

Haber:

İran'ın Lübnan'daki partisinin genel sekreteri Hasan Nasrallah'ın 23/02/2025 Pazar günü düzenlenen cenaze töreni.

Yorum:

1980'lerde Yahudi varlığına karşı direnmek amacıyla kurulan İran'ın Lübnan Partisi, Kudüs'ü özgürleştirme, Amerika'ya ölüm ve "İsrail'e" ölüm sloganları attı, uzun süre Yahudilerle savaş ve çatışmalara girdi, ölen babadan kaçan oğula kadar kendisini İran ve Baas rejimine bağladı.İki bin yılının başlarına kadar iktidara gelmekten, mezhepçi ve taifeci söylemlerden uzak durmuş, İslam ümmeti onunla etkileşime girmiş, Yahudilerle çatışmasında onu desteklemiş ve Nasrallah'ın resimleri Müslümanların başkentlerinde dalgalanmıştır; ta ki devletten daha güçlü hale gelene kadar. Bunun üzerine yaklaşımını değiştirdi, otoriteye müdahale etti, parlamentoya, bakanlıklara ve tüm devlet kurumlarına girdi, söylemlerini mezhepçiliğe ve taifeciliğe dönüştürdü, Müslümanlara yönelik düşmanlığını gösterdi ve kendisine Afganistan, Irak, Suriye, Yemen, Filistin ve Lübnan'da Amerika tarafından rol verilen İran'ın emirlerine tabi oldu. Nitekim dünyadaki “Şiiler” seferber oldu ve liderlerini, hissetmedikleri yönden Allah’ın gazabına sürüklediler. Zira İran partisi, Irak, Suriye ve Lübnan'da olduğu gibi, silahını Yahudilerin yüzünden Müslümanların göğüslerine doğru çevirdi ve milyonlarca Müslümanın katledilmesine, soykırıma uğramasına ve yerlerinden edilmesine ortak oldu. İran ve takipçileri dünyada altın çağını yaşadı, Yahudilere direnmekten İran'ın ve dünya Şiilerinin kahramanına dönüştü. İran'ı memnun etmek için küçük etnik grupları ümmete karşı yönlendirmeyi kabul etti ve gücünün geriye gitmesini ve kırılmasını engellediğini zannetti ama hesap etmediği bir şey oldu; zira Amerika, İran'ın dışarıdaki askeri rolünü sona erdirmeye karar verdi, İran'ın bölgedeki örgütlerine ölümcül darbeler vuruldu ancak İran'ın tepkisi kınama ve eleştirinin ötesine geçmedi. Partisinin ve benzerlerinin Lübnan ve Suriye'de çöküşüne tanık oldu,gücünün hakikatinin, göz açıp kapayıncaya kadar ortadan kaybolan bir sabun köpüğü gibi olduğu ortaya çıktı ve o kadar aşağılandı ki, parti liderlerini dört aydan fazla bir sürede bile defnedemedi! Ayrıca Müslümanlara yönelik katliamların, soykırımların ve yerinden etmelerin yaşandığı bir dönemde Batı'ya ve Yahudilere karşı sergilediği düşmanca sloganların kutuplaştırıcı ve medyatik bir söylem olduğu ortaya çıktı.

Rasul Sallallahu Aleyhi ve Âlihi ve Sellem’in hadisiyle bitiriyorum: الْكَيِّسُ مَنْ دَانَ نَفْسَهُ وَعَمِلَ لِمَا بَعْدَ الْمَوْتِ “Akıllı kişi, nefsine hâkim olan ve ölüm sonrası için çalışandır.”

Lübnan ve dünyadaki aklı başındaki “Şii” Müslümanlara;İran sizi kendi çıkarları için kullandı, sizi savunmadı ve sizi karanlık bir kadere terk etti.Peki akledip düşünmeyecek, onun ipini kesmeyecek, Allah'ın ipine sımsıkı sarılmayacak ve çok geç olmadan zalimleri destekleyip Müslümanları öldürerek yaptıklarınızdan dolayı tövbe etmeyecek misiniz?

وَاللهُ غَالِبٌ عَلَى أَمْرِهِ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لاَ يَعْلَمُونَ

“Muhakkak ki Allah emrinde galiptir. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.” [Yusuf 21]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Dr. Şeyh Muhammed İbrahim - Lübnan