- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Trump Suriye’yi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Emanet Etti!
Haber:
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında 16 Mart 2025 tarihinde bir telefon görüşmesi gerçekleştirildi. Yapılan görüşmede Trump’ın Erdoğan’a “Suriye size emanet Sayın Başkan! Bölgede, özellikle Suriye'de Türkiye'ye güveniyoruz. Suriye, Türkiye'ye emanet. Size emanet. Yakında göreve başlayacak olan Büyükelçimiz Tom Barrack emrinizdedir sayın Başkan. Doğrudan kendisiyle bağlantı kurabilirsiniz. Başka aracıya gerek yok." dediği ifade edildi.
Yorum:
Bu ifadeler Türkiye’de iktidar çevreleri tarafından bir övgü olarak kabul edildi. Gerçekte ise bu bir övgü değil, Suriye’de son dönemde yaşanan gelişmelerin arka planının özeti ve Türkiye'nin Suriye'de Amerika ile birlikte hareket ettiğinin itirafıdır.
Esad rejiminin Türkiye destekli muhalif güçler tarafından herhangi bir mukavemetle karşılaşmadan devrilmesi sonucunda Suriye’de oluşturulan yeni yönetimin eylem ve açıklamaları incelendiğinde bir batılılaşma projesi olarak laik bir ulus devletin hayata geçirilmeye çalışıldığı ve devrimin İslami karakterinin yok edilmeye çalışıldığı apaçık şekilde görülecektir.
Suriye’nin kuzey doğusundaki Suriye Demokratik Güçleri adıyla bilinen YPG/PYD Kürt yapılanması ile Suriye’nin yeni yönetimi arasında Amerika arabuluculuğunda gerçekleşen anlaşma ile Suriye geçici yeni anayasası, Suriye yönetimi üzerindeki Türkiye ve Amerika etkisinin belirgin göstergelerindendir.
Ayrıca Esad rejiminin devrilmesinden sonra gasıp Yahudi varlığı tarafından Suriye’deki askeri ve stratejik tesislerin bombalanması sonucunda Suriye’nin devlet olma dinamikleri önemli ölçüde zarar görmüştür.
Halen devam eden bu saldırılar ile Yahudi varlığının Golan Tepeleri çevresindeki işgali genişletmesine karşın Türkiye ve Suriye yeni yönetiminin bu saldırıları ve işgali önlemeye yönelik somut bir adım atmaması da Amerika’nın Orta Doğu siyasetinin en önemli konusu olan Yahudi varlığının güvenliğinin sağlanması konusunda Türkiye ve Suriye yönetimin Amerika’nın plan ve çıkarları gereğince hareket ettiklerini göstermektedir.
Ne Türkiye ne de Suriye’nin yeni yönetiminden kimsenin Trump Suriye’nin sahibi mi ki Suriye’yi Türkiye’ye emanet ediyor, Trump kim oluyor dediğini duymadık.
Gören gözler ve işiten kulaklar için Trump’ın ifadeleri, Türkiye ve Suriye’nin yeni yöneticilerine yönelik büyük bir aşağılama ve utanç yüklü gerçeğin ta kendisidir.
Körler ve sağırlar için geriye kalan ise Amerika’nın çıkarları adına sadece kendilerini ve halklarını aldatmak için bahaneler üretmeye çalışmak olacaktır.
Bu yönetimlerin Müslümanların önemli işlerini Müslümanların ve İslam’ın düşmanlarına teslim etmeleri, izzet ve şerefi sömürgeci kafirlerin yanında aramaları ise siyasi intihar ve siyasi iflastan başka bir şey değildir.
الَّذِينَ يَتَّخِذُونَ الْكَافِرِينَ أَوْلِيَاءَ مِنْ دُونِ الْمُؤْمِنِينَ أَيَبْتَغُونَ عِنْدَهُمُ الْعِزَّةَ فَإِنَّ الْعِزَّةَ لِلَّهِ جَمِيعًا
“Onlar, mü’minleri bırakıp kâfirleri dost edinen kimselerdir. Onların yanında izzet ve şeref mi arıyorlar? Hâlbuki bütün izzet ve şeref Allah’a aittir.” (Nisa 139)
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Remzi Özer / Türkiye