HABER-YORUM

(Tercüme)

Afiye Sıddiki’nin Serbest Bırakılması

Hilafetin Yeniden Kurulması Gibidir

Haber:

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Dr. Muhammed Faysal; “Dr. Afiye Sıddıki'nin Pakistan'a geri dönmek istemediğini ve evine geri dönmek istediğini bildiren belgelerin saçma olduğunu” söyledi.

Yorum:

Mevcut Pakistan hükümetinin ikiyüzlülüğüne ilişkin sayısız örnek verilebilir. Ayrıca başarısızlıklarını gizlemek için her şeyi yapmaya istekli oldukları da aşikârdır. Pakistan Dışişleri Bakanlığı bacımız Afiye Sıdddiki'den vazgeçmesinden utanması gerekir. Bacımızı suçlamakta ve suç atmakta çok mahirdirler. Ümmetin kızı Afiye Sıddiki’nin gözden kaybolması ve onu geri getirmedeki başarısızlığı, şereflerini ve onurlarını yere sererek, içerdeki bazı hainlerin yardımıyla kâfirlerin ellerine nasıl bıraktıklarının dakik bir resmini ortaya koymaktadır. Bu içerdekiler hainlerin  ve onların zürriyetlerinin insanların beyinlerini yıkamaya nasıl teşebbüs edebildiler!?

Eğer bacımız Afiye’nin geri alınması ile Hilafetin yeniden kurulması arasında bir benzerlik kurmaya çalışırsak, hem korkmadan, tereddüt etmeden ve yapmamız gerekenleri tam olarak anlamadıkça hem de doğru hedefte durmadığımız ve hedefe yönelik doğru hareket etmediğimiz sürece ikisini de elde edemeyeceğimizi öğreneceğiz.

Bacımızın işlemediği suçla töhmet altında bırakılması ve zalimce hüküm yemesi bu uzlaşma çözümlerinin ve anlaşmaların işe yaramadığı, bunların sadece sürecin uzamasıyla birlikte enerjinin tükenmesine yol açacağının bilinmesi gerekir.

Başkonsolos’un Mayıs 2018’te yaptığı ziyaretin raporunda; “Afiye Sıddiki’nin çok kötü bir durumda olduğu belirtilmiş, Başkonsolosun onunla bir araya geldiğinde onun; baskıdan, fiziksel, duygusal ve cinsel tacizden şikâyetçi olduğunu, yalnızca ABD yetkililerinin davranışlarından şikâyetçi olmadığını, aynı zamanda Pakistanlı yetkilileri de dava için fon ayırmamakla suçladığını söyledi. Pakistan’a geri dönüşü ile ilgili yetkililerin başarısızlığından dolayı sorumlu olmakla suçladı.” Bu tür zalimane tutum, Pakistan yetkililerinin beceriksizliklerini ne ölçüde gizleyebileceğini göstermektedir.

İktidardakilerin sorumluluklarını yerine getirmeleri durumunda Afiye’nin geri dönüşü muhtemelen birkaç gün sürer. Tıpkı İslam beldelerinin birleşmesiyle Hilafetin iadesi, özgürlüğün ve onurun korunması gibi, ümmetin kılıcıyla bu çabucak başarılabilir.

Bacılarımızın kaçırılmasının ve zorla hapsedilmesinin, Mescidi Aksa’nın işgalinden daha az olmadığını anlamamız gerekir. Bu değerli unsurları tekrar kazanmamız için devletin güçlerini kendileri için kullanmak yerine güçlerini halkın çıkarları için kullanmalarını talep etmeliyiz.

Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellemşöyle buyurdu;«مَثَلُ الْمُؤْمِنِينَ فِي تَوَادِّهِمْ وَتَرَاحُمِهِمْ وَتَعَاطُفِهِمْ مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكَى مِنْهُ عُضْوٌ تَدَاعَى لَهُ سَائِرُ الْجَسَدِ بِالسَّهَرِ وَالْحُمَّى»“Müminlerin birbirlerini sevmekte, birbirlerine merhamet ve şefkatte ve birbirlerini korumaktaki misali yek vücud gibidir. O vücudun herhangi bir uzvu hasta olduğunda, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve hararete tutulurlar.”(Buhari)

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

İhlak Cihan